"Hatırlamak unutanlar içindir Onbaşım."

133 4 1
                                    

Unuttuklarına, unutamadılklarına... en çokta diline bağır ey insan!

Ne sandın, ne sandık, ne istedik ki bu hayattan? Sadece biraz sevgi ama en çokta güven.. Peki ne oldu? Unutmamız için gerekli sebepler çıktı ortaya.

Cidden unutmak mı lazımdı? Sonra hatırlamamız için. "Hatırlamak unutanlar içindir Onbaşım." Demişti filmdeki kadın...

Unut onu, yepyeni sayfa aç bunun için mi deniyor? Hatırlayıp, canımızı dahada yakmak için...

Dostlukları, aşkları yada sevgileri unutalım ve günün birinde ortaya çıkarak canımızı en derinden yaksınlar. Omlar daha güçlü.. Biz ise daha hâla unutuyoruz numarasımdayız.

Ne var, birazdaha akıllansak ta, neyi unutacağımıza biz karar versek? Mesela sevdiğimiz ama çoktan gitmek zorunda kalmış dostluklarımızı?

Peki ya hiç unutmasakta tozlu raflarımıza koysak olayları, kişileri..

Ne vardı unut demeye?

Aklıma geldi sabah sabah. Uykumdan da oldum... Beni bırakanlar geldi aklıma.

Hani unutunca geçiyordu her şey?

Alın size kanlı canlı kanıt...

Peki o bana unutturmaya çalıştıklarınız, sabah uykum kadar değerli mi?

Bir sabah uykusu olacak epi topu iki üç kişi tanıyorum...

Dostuklarımız vardı sabahı akşama, akşamı sabaha katacak.. Ne oldu onlara, hala varlar mı ya? Sabah uykum kadar değerli dediklerimiz nerelerde?

Çoktan ağızlarındaki salya akmış, yastıklarını ıslatmış horluyorlardır.

Ne verdikleri söz ne kendileri kaldı.. Hepsi başkası olma yolunda ilerledi. Kaç kişi kaldı kendi olan? Adam gibi bir iki kişi kalmıştır.

Ha adam demişken...

Aklıma adam gibi adam olanlar birde, yüzünde bir iki tüy çıkınca, adamım ben diye dolşanlar geldi.

Eğer adam olmak bir iki tüyle olunup başka şeyler yapılmaksa... Her önüne gelen adamım ben desin.

Bu zihniyeti anlayamıyorum... Ne kadar canım sıkılsada gün geçtikçe büyüyorlar ve durduramıyoruz.

Durduramıyoruz çünkü, geri kafalı zihniyet yetişiyor..Belki konudan saptım ama şu adamım ben diye dolaşıp aslında kızlara, bayanlara yan gözle bakanlar adamsa!

Daha neler neler yazılırdı buraya.. Ama kalsın onlara laf söylemek saçmalık... Hepsi laftan anlamaz serseri...

Saçamalık; unutmak gibi aptalca, onlara laf anlatmak kadar gereksizce..

Unutmak; atalarımızın bizlere böyle güzel bir yurt vermek için döktüğü kank, geri kafalı olarak yaşayan, adamım ben diye dolaşan-adam olmayanlar kadar saçma ve gereksiz ama en çokta utanç verici..

Tıpkı başklarına güvenmek kadar utanç verici... Hepsi.

Utançlıklar fazla, az çok, garip ama unutmaya çalışmak kadar saçma...

Can acıtıyor. Hatırlamak kadar..

Can sıkıyor. Unutamamak kadar.

Üzüyor, değer verdiklerimin değer vermemesi kadar...

Selamlar olsun! Burayı okumanız için ve rahatlamak için yazıyorum. Diğer hikâyemi rahatlarken başkalarıda rahatlasın diye yazıyorum. Burası tutamadığım günlüğüm gibi ;)

Kanımdaki Duygu'ya destek!







Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 21, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beyaz SayfaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin