Minho'nun ağzından;
Merdivenleri adımladım ve üst kata ilerledim. Jisung'u bir süre boyunca izledim. Bebek gibi uyuyordu. Mışıl mışıl!..
"Hey, Jis? Uyanmayı düşünüyor musun?" Dedim soru sorarcasına.
"Ağhm, beş dakika dahaaa..." dedi dudaklarını büzerek. Dayanamadım ve onu kendi haline bıraktım. Dudakları çok güzeldi. Benimkinin yanında tabii ki 🤏
Kahvaltıyı yemek masasına koydum ve sandalyeyi altıma çekip oturdum. Jisung ile daha güzel olurdu. Şansımı deneyip yanına gittim, tekrar.
"Jis, lütfen gel sensiz olmuyoor 😔" dedim duygu sömürüsü yaparak. Kandı sanırım!
"Tamam Minho, sırf senin için sıcacık (?) Yatağımdan kalkıp kahvaltı edeceğim. Sadece senin için." Son cümlesini söylerken sanki gözlerimin içini delercesine bakıyordu. Ne yapıyorduk biz?!
Jisung'un ağzından;
Kapı çalmıştı. Minho birsey siparis etmiştir diye düşündüm. Kapıya doğru merdivenleri inerek adımladım. Kapıya doğru yöneldim ve kapının koluna uzandım. Açtığımda gördüğüm bedenle şok olmuştum.
Bu benim ilkokuldaki zorbam Hwang Hyunjin'di! Ne biçim bir tesadüftü bu?! Sıçayım böyle tesadüfe ya :CMinho seslendi: "Kimmiş Jis?"
Ben daha karşımda gördüğüm bedenin şokunu atlatamamışken, Minho hala bunu soruyordu, garip...
"H-hwang Hyunjin, Minho" Neden sesim tir tir titremek zorunda yağğğg :((
Ne Hyunjin mi?!, dedi Minho şaşırır bir şekilde. Hızlı adımlarla yanıma ilerledi. Uzun süre birbirlerine sarılıp baktılar. Kıskandım mı diye soracak olursanız, yalan yok kıskandım.
"Hyunjin hayatim, seni çok özlemiştim. Nerelerdeydin? Kahvaltı koyayım mı sana?" Hayatım?! Ne ima ediyordu bu eleman?! (eleman diye kastettiği Minho)
Evet, şuan onları köpek gibi kıskanıyorum. Köpek gibi, köpek...
"Ben tuvalete gidiyorum." Dedim, ulu orta yerde ağlayamam sonuçta. Akıl var mantık var mı onu bilemeyiz.. OSHSJKS)
Neden ağlıyorsun dediklerinde diyecek sözüm yoktu, zortladım işte orada :(
Tuvalete doğru adımladım. Tuvaleti açtım ve Kapıya girdim. Girdiğim an kapıyı sertçe kapattım. Buradan sesleri geliyordu, onları ağlayarak dinledim. Sanırım ağlarkenki hıçkırıklarım dışarıya da gidiyordu. Tuvaletin ses yalıtımı hiç iyi değil:(
Duyduğum bazı sesler şunlardı:
"Minho ya~ senin evini Somiji'den öğrendim. Duyduğuma göre ayrılmışsınız? Değil mi?"
"Hayır bebeğim, biryerlerinden uyduruyor işte.."
Bebeğim mi?..
"Anladım Hayatım, odaya geçelim mi?"
Oda derken? HWANG NE İMA ETMEYE ÇALIŞIYORSUN?!
"Geçelim Birtanem."
Onların gittiğinden emin olup tuvaletin kapısını açtım. Derin bir nefes alıp verdim. Kulaklığımı taktığımda güzel bir Phonk çalıyordu.
Daisy, daisy
Tenimle oyna flame it.
Kartları karıyorum Daisy, DaisyŞarkı hoşuma gitmişti, ayrıca Türk yapımı olması da ayrı bir gurur meselesi ya...
Biraz ara verip gülünnnn
Bölümü okurken okuyucuların iç ses;
Minho hikayeden çıkmaya çalışıyor;
hyunlix insta 🥲
ARA BITTI BOLUME GERO DONUYORUZZZ
FOOSSOSOOSOSOSOSOOdadan garip sesler geliyordu. Kapıya kulağımı dayayıp dinledim. 'Swuan hwic modumdw dwildim gwrcewktn' diye mırıldandım. Aniden kapı üzerime doğru açıldı. Yere yapıştım. Rezillik, tam bir rezil. REZIL!
Minho, "Sen burada ne yapıyorsun Jisung?" Diye sordu. Artık Iis değil, Jisung diyordu...
"H-hic, benim eve gitmem lazım görüşürüz.."
Hay ben titreyen ses tellerimi ya.
"Dur hele yolcu edeyim!"
Aniden durdum ve Minho'nun bana çarpmasını sağladım.
"Ben yolcu muyum da yolcu ediyorsun hah?"
Hwang arkadan seslendi, "Hey tatlım, ben hazırım gel hadi!"
Lafı koymak için tekrar konuştum, "Git, sevgilin sevişmek için seni bekliyor, git. Sadece git."
SELAMLARRR
BOLUM KISA OLDU YAPACAK BIR SEY YOK ARTIK IDARE EDIN 🥰🤬
COK DEGERLIYPSINIZZZ
SIZI SEVIYPRUJMM
BIYYYSSS
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Minsung - YANGIN VAR!
FanfictionAyrılıklar kısa mı sürer dersiniz? Ben hiç sanmıyorum. -minsung