12

245 24 17
                                    

Han Jisung'tan

Felix evine gitmişti bende hâlâ Minho'yu düşünüyordum. Ona soğuk davranacaktım ki benimle ilgilensin.

Saat 13 tü bende bizim maknae grubuna buluşmak için yazdım.

MAKNAESS

Siz:
Dışarı çıkalım mı

Dalin:
Emin misin sung?

Siz:
Evet neden sordun?

Dalin:
Cünkü en son iyi değildin
Şuan iyi misin

Siz:
Evet iyiyim
Hayır bok gibiyim|

Seung:
Jisung bir şey mi oldu

Siz:
Hayır hayır bir şey yok
merak etmeyin

Seung:
Pekii

Siz:
Ee buluşcaz mi

Bebek ekmek:
Evett buluşalimm

Siz:
Tamam 13:30 da çıkın
(13:04)Herkes tarafından görüldü

Banyodan çıkınca üstüme sarı düz tişört,altıma iste tam dizime gelen bir şort giydim. Bizim maknae ler ile bayadır buluşmamıştık. Onlarla takılmayı özlemiştim.

Saçımı taramaya başladım. Aynadan çökmüş ve morarmış gözlerime baktım. Saçımı taradıktan sonra elimdeki fondoten ile gözaltlarımı kapatmaya çalıştım. Ama sadece çalıştım,ne yazıkki kapanmıyordu. Saçımı kurutmadım zaten hava yeterince sıcak ve güneşliydi,kendi kendine kururdu.

Telefonumda "geldim" mesajını gördüğüm gibi kapıya doğru ilerledim. Felix ve Seungmin vardı,Jeongin'i almaya gidicektik.

"Felix bana herşeyi anlattı Jisung. Seni anlayabiliyorum,lütfen onun için üzülme bir kaç güne barışırsınız."

Seungmin'in cümlesiyle çok az rahatlamıştım. Evet biliyorum bir kaç güne barışırdık ama o kızla sevgili olması beni kırmıştı. Beni öpmek yerine o kızla sevgili olmayı kabul etmişti,kabul etmeye dünden hazırmış.

"Sağol Seungmin,benim yanımda olduğunuz için."

"Tabiki senin yanında olucaz. Ben o Minho'yu döverim." bu cümleyi sırıtarak söylemişti

Hafif tebessüm ettim.Seungmin ve Felix'in koluna girip,
"Hadi bebek ekmeği alıp beni istediğiniz yere götürün"

10 dakika sonra Jeongin'in evine gelmiştik. Felix kapıya yaklaşıp zili çaldı.
Jeongin 2 saniye olmadan kapıyı açmıştı.

"Oh sonunda geldiniz. Kapının önünde beklerken ağaç oldum."

"Belli oluyor 1 saniyede açtın kapıyı."

Felix'in söylediği cümle hepimizi gülümsetmişti.

"Şey Jisung şu geçen gittiğimiz kafeye gidiyoruz,senin için sıkıntı olur mu?"

O kızın olduğu yerdeki kafeden bahsediyordu.

"Neden oraya gidiyoruz?"

"Oranın kahvesi çok güzel yapıyor oraya gidelim nolur."

Jeongin bana yavru tilki bakışları gönderiyordu,bu tatlı tilkiye hayır diyemezdim.

"Pekii gidelim. Ama o kızı gördüğüm yerde üstüne atlayacağım,bana karışmayın!"

"Birtanesin Hyung!"

Yaklaşık 15 dakika sonra kafeye gelmiştik. O görüntüyü görünce keşke gelmeseydim diye düşündüm.

O kız Minho'nun yanağını öpüyordu. Ve benim sinirden ellerim titremeye başlamıştı bile.
Seungmin,Felix ve Jeongin gözlerini büyüterek o iğrenç görüntüyü izliyorlardı.

Ne yapıcağımı bilemeden,gözlerim yaşlı bir şekilde onlara bakıyordum. Minho sonunda kızı ittirmişti. Kız beni görmüştü bana sırıtarak göz kırptı. Üstüne zıplamamak için zor duruyordum. Burda durmaya dayanamıyordum. En son Minho beni görmüştü. Göz göze gelince sağ gözümden bir yaş yanağıma süzüldü.

"JİSUNG!"

Adımı seslenir seslenmez o kafeden çıktım. Ağlayarak son gücümle koşuyordum.

"JİSUNG LÜTFEN DUR!"

Hayır durmayacaktım,nereye koştuğumu bende bilmiyordum. Ayaklarım nereye gidiyorsa bende öyle gidiyordum. Minho'nun koşma ve nefes seslerini duyabiliyordum. Ağladığım için yorulmuştum. Bacaklarım beni daha fazla taşıyamıyordu. Durdum ve dizlerimin üzerine çöktüm.

Nefes nefese kalmış olan Minho karşımdaydı,bacaklarını görebiliyordum. Kafamı aşağı doğru çevirdim. O da dizlerinin üstüne çökmüştü. Çenemden nazikçe tuturak kafamı kendine doğru çevirdi. Hem ben ağlıyordum hem o.

Bana sarıldı. Hem karşılık vermek istiyordum hemde 'Defol git seni görmek istemiyorum' demek istiyordum. Yorgunluktan kafamı onun omzuna koydum. Kollarımı ona dolamamıştım.

"Geçti Jisung. Lütfen bana sarıl."

Hayır,hiçbirşey geçmemişti. Kalbimdeki acıyı hissediyordum. Ama onu seviyordum. Ondan vazgeçemezdim. Bütün yaşadıklarımızı unutup ona sıkıca sarıldım.

Boynunda hıçkırarak ağlamaya başladım. Rahatlamam için belimi okşuyordu,rahatlamıştım.
O kızı istemediğini belli ediyordu. Ama beni öpmek yerine o kızla sevgili olmuştu.

"Benden iğreniyor musun? Neden beni öpmedin?"

"Senden asla iğrenmem nerden çıkardın bunu?"

"Beni öpmedin,o kızla sevgili oldun. Neden? Hiç mi düşünmedin beni? Kıskançlıktan öleceğimi kalbimin acıyacağını ağlamaktan gözlerim morar-"

"Benden soğumandan korktum Ji. Ben dayanamayacaktım seni öpmeye devam edecektim. Sen öbür erkekleri severken etkilenirken,ben... Ben seni seviyordum. Kahretsin ki sana aşığım Ji.
Sen başka birilerini severken ben senin gözlerinin içine bakıyordum,beni farketmen için. Sen benim canımı çok yaktın ama senin canın yanmasına dayanamıyorum. Lütfen ağlama. Ve şunu söyle,sen... Sen beni seviyor musun?"


Bana Aşkı Öğret /MinsungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin