chapter twelve ❝The First War Bell and The First Sacrifice❞

22 2 10
                                    

ON İKİNCİ BÖLÜM
İlk Savaş Çanı ve İlk Kurban

ON İKİNCİ BÖLÜM❝İlk Savaş Çanı ve İlk Kurban❞

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

𓃖

İnsanların yaratılışından önce,
Titanlar Savaşı sırasında Othrys Dağı.

Tanrıların aptal olmasının tek sebebi atalarının onlardan daha aptal olmasıydı.

Titanlar, onlardan önce gelen İlkellerin onlara ne gibi bir lütuf bahşettiğini bu zamana kadar anlayamamışlardı. Somut bir beden ve hükmetmeye müsait güç dolu kanlarıyla çağlar baştan yazılabilir, iktidar hiç görülmemiş bir güce ulaşabilirdi.

Oysa şimdi milyarlarca ihtimalin ardından denk düşen şey acınası küçük tanrıların başlattığı kıyametti.

‘’Sadece birkaç Titan kaldı, Prometheus. Tarafsız olduklarını defalarca belirtseler bile Olimposlular onların peşine düşecek.’’ dedi Epimetheus ve sıkıntıyla çenesini kaşıdı.

Antrasit gri saçlarını altın bir kuşakla örmüş, bıkkınlık yayılan puslu gözleri balkon uçurumunda dikilen kardeşine odaklanmıştı. Prometheus ellerini arkada birleştirmiş bir vaziyette kızıla boyanan gökyüzünü izliyordu. Tanrıların ve Titanların kanıyla boyanan bulutlar arasında yeri sarsan şimşekler Zeus'un hiddetinin sadece küçük bir kısmıydı.

Olimpos Dağı karşılarında her saniye yer değiştirdikçe Prometheus'un kaçış yolu daralıyordu. Epimetheus bile ilk defa onu bu kadar endişeli görüyordu. Kardeşi her daim bir çıkış yolu bulan, Titanları öz kontrolü ile parmaklarıyla oynatan gizli kuklacıydı ancak şimdi, ne yapacağını bilemez haldeydi.

‘’Kronos'un tahta çıkışında Titanların tarafsız kalması bugünü yaratmışken bir Tanrı tüm Titanlara boyun eğdirmeden tahta çıkarsa sadece başka bir baba oğul savaşı başlar da ondan.’’ dedi Prometheus. Siyah sivri uçlu saçlarını yukarı doğru dağıttı. ‘’Bir Tanrıda olmaması gereken duygulara sahip. Anlaşmalarda ve hükümlerde bir aptal olsa da savaştaki zekâsı şimdiye kadar görmediğim bir nimet.’’

Epimetheus, sandalyesinden yavaşça kalktı. Aylakça yürüyüp kamburunu çıkarmışken, kardeşinin kişisel tatmininden çıkıp Zeus’a meydan okuyacak genel bir plan yapması için onu sarsmaya çalıştı. ‘’Önümüzde yığılı duran bir savaş varken bu zekâ bir nimet mi yoksa bizim cezamız mı, emin olamıyorum.’’

‘’İkisi birden.’’ Prometheus onun korkulu sözlerini keskin bir cevapla kesti. ‘’Titanlar olarak çok geç uyandık ve açık bir güç baygınlığı yaşarken ellerimizden alınan haklara sahip çıkmadık. Bu bizim hatamız, Epimetheus.’’

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 23 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Prometheus Desmotes | JenoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin