English Teacher | HyunLix

12📒

Sınır çok hızlı dolmuş bende hemen görevimi yerine getireyim 😚

There is a light never goes out- The simiths

----------------------------------------

Hyunjin ile beraber toplantının olacağı yere gitmeye başladık. Açık olmak gerekirse biraz gerilmiştim. Hyunjin kapıyı açmadan önce dönüp bana baktı.

"Hey gerilme olurmu? Birşey olmayacak."

"Hmhm tamam."

Derin bir nefes alıp beraber içeriye girdik. İçeride iki adam vardı.
Yerlerimize oturduk ve toplantıya başladık.

(...)

İki saat sonra toplantı bitmişti. Şuan hyunjin ile beraber odasına gidiyorduk. Hyunjin kapıyı açtı.

"Buyurun felix bey."

Çekingen bir tavırla içeri girdim ve o da girip kapıyı kapadı.

"Vay be gerçekten işini çok iyi yaptın."

"Rica ederim. Ee artık ben gideyim."

"Nereye gidiyorsun?"

Bu esnada o yerine oturdu. Bende masanın karşısında ki koltuğa oturdum.

"İşim bitti bende artık eve gideyim."

"Öyle mi?"

Yerinden kalkıp önüme geldi ve yüzüme doğru eğildi.

"Biraz daha kal bende birazdan çıkacağım beraber gideriz. Hem seni eve bırakmış olurum."

"Ama-"

"Aması falan yok hem belime yaptıklarının hesabını böyle ödemiş olursun. Hala canım acıyor."

"Gerçekten mi?"

"Evet."

Hyunjin'den:

Yalan söylüyordum. Sadece onunla beraber daha fazla vakit geçirebilmek içindi. Felix'le konuştukca kendimi iyi hissediyorum nedense ama bu hissim eşimi aldatmaya giriyormuydu? Acaba ben gerçekten gyeong-hui'i seviyorum muydum? Felix ile tanıştıktan sonra ilk kez bunu sorgulamıştım. Evlendikten sonra ilk kez hemde. Acaba oda beni-

"Hey hyunjin oradamısın?!"

"Hah noldu?"

"Yüzüme baka baka daldın gittin."

"Yok aklıma bir şey geldide ondan."

Geriye çekilip karşısında ki sandalyeye oturdum.

"Felix sana bir teklifte bulunmak istiyorum."

"Evet?"

"Şimdilik bizim tercümanlığımızı yapar mısın? Uzun bir süre tercümansız kalıcağız gibi görünüyor ve bugün inanılmaz derecede iyi bir iş çıkardın. Önümüzdeki günlerde oldukça fazla toplantımız var."

"Bilemedim ki."

"Seni zorlamak istemiyorum. Lütfen bir düşün."