BÖLÜM ÜÇ

21 5 1
                                    

Bölüm üç.

Küçük prenste bir söz vardı.
"İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman görür gerçegi,
Gerçegin mayası gözle görülmez."
Demişti. Ne de güzel demişti aslında.

EFKEN AKINER KARAKÖSE"den

Elimde tuttuğum tabanca bana yük gibi gelmiyor,aksine parçam gibi hissettiriyordu.
Artık kirli hissettirmiyordu.
Gözlerim karşımdaki yüzü kanlar içinde kalan adama yöneldi.
Adamlarıma işaret ederek elimdeki silahı belime sabitleyip rutubet ve is kokan odadan çıktım.

Arkamda bıraktığım korumaların üçü de peşimden geliyordu.
Agâh,da yanımda ilerliyordu.
Agâh küçüklüğümden beri yanımda olan kardeşim dediğim adamdı.
Ayrıca şirket hariç, sağ kolum gibi bir şeydi.
Korumalarla, hizmetlilerle,çalışanlarla genelde Agâh ilgilenirdi.
Şirkette elbise tasarımı ile ilgilenirken,
Dışarda barlarım ve kulüplerimle ilgilenirdim.
Düşmanlarımdan bahsetmiyorum bile.

"Efken Merih yine okulu asmış iki kız ve bir erkekle bir mekanda oturuyor."

Merih benim üniversiteye henüz yeni geçen erkek kardeşimdi.
Ortamları asla hoşuma gitmezdi.
Bunun için elimden geleni yapardım.
Başında bir baba olmadığı için bana yapılıp gösterilmeyeni kardeşim için ben üstleniyordum.
Annem için öncelik hiç bir zaman evlatları olmamıştı,
Tek derdi daha genç ve güzel görünmekti.Babam onu terk ettikten sonra tamamen akladı kendini bizden, halbuki babamla
Boşanmıştı.bizle değil.

"Söyle aldırsınlar, benim eve yolla, temizlikçiler evdeydi en son şimdi ne durumdalar?"
Hera denen kız fazla dik başlıydı.
Dikkatimi çekmişti, karşımda bu denli dik cevap veren parmak sayısını geçmezdi.

"Hala evdeler kardeşim,"

"Saye nerde?"

"Lansman gecesi için hazırlık yapıyor,şirkette"dedi agâh

Anladığımı belirtircesine kafamı bir kez salladım.
Asansörle giriş kata çıkarak dışarı çıktık.

" Ortalığı temizlesinler,burda kalmasın sakın."

"Tamam. Sen nereye?"

"Eve geçeceğim, sayeyede söylesinler evde olduğumu,sonra arıyor ,laf ediyor,kavga çıkıyor, falan filan uğraştırmasınlar."
Bunları derken bıkmış bir biçimde sıralamıştım.

"Tamam kardeşim emirlerin bittiyse müsadenle verdiğin emirleri uygulamaya gidiyorum."
Agâha iş yönünden hizmetçimmiş yada korumalarım gibi asla yüklenmezdim.
Agâh sahip olduğum şeylerin başına güvenerek koyduğum bir patrondu aslında.
Agâh da bu konuda asla alınmazdı.
Ancak benimle belli bir ölçüde samimi olacağınıda bilirdi.
Zaten bu denli samimi olduğum tek insan oladabilirdi.

Geçmişmi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin