Ay Güneşe değince kurgusunda bir kaç sorun olduğu için, yazımını kendi başıma özel bir şekilde tamamlamaya karar verince.Başka bir aile kurgusu yazmaya karar verdim skelwldöşwa ki bence aile kurgularımı seviyorsunuz 🤍🤍🤍
Ahu'nun bitmesine az kaldı sayılır o yüzden başka bir aile kurgusu yazıp yayımlamak güzel olabilir diye düşündümm.
Umay'la tanışmaya hazırsanız eğer keyifli okumalar...
Başlangıç tarihiniz???
Hani insan bazen kaçmak,kaybolmak, ortadan yok olmak,kimse onu bulamayacağı bir yerde var olmak ister ya.Bende içinde bulunduğum durum ve şartlar göz önüne alındığında tam olarak bunları istiyorum.
Ama hemen yanımda, gözlerini bir an bile yoldan ayırmadan arabayı kullanan taş devri adamın, benimle aynı hisleri taşımıyor olduğu,her hâl ve hareketinden ortadaydı.Gözlerinde,yüzünde, mimiklerinde ya da jesletlerinde en ufak bir duygu kırıntısı yoktu.Dümdüzdü.
Nefesimin ciğerlerimi doldurmadığı hissine vardığımda -ki bu çoğunlukla panik atağın oldukça yaklaştığının habercisi oluyordu-emniyet kemerimi birkaç dakikalığına da olsa, boğulma hissinden kurtulabilmek için çıkartmaya uzanıyorken arabaya bindiğimizden beri ilk kez konuştu.Cümle bile kurmamıştı, sadece tek bir kelimeydi"Çıkartma."gözlerimi kemerin tokasından ayırıp,az önceki kelimeyi bana söyleyip söylemediğini anlayabilmek için telefonuna baktım. Birini aramış ve çıkartma demiş olma ihtimali benimle konuşmuş olma ihtimalinden daha yüksekti ama telefonu kapalıydı bu da demek oluyor ki bana konuşmuştu.
Ne söyleyeceğimi düşünmem gerektiği için birkaç saniye durmam gerekti.
Beni korkutucu bir şekilde boğuyorsun,kendimi kötü hissettmeme neden oluyorsun ve biraz daha seninle bu metal kutunun içinde kalırsam panik atak geçireceğim demek istemediğimden emindim çünkü.O yüzden dudaklarımı araladım ve söyleyebileceğim en mantıklı şeyi seçerek söyledim."Durmamız gerekiyor."
"Neden?"diye sordu,insan bir soru sorarken en azından biraz meraklıymış gibi görünebilirdi.Ama sanırım taş devri adam biraz da olsa modernleşmekten haberdardı ve sırf kibarlık olsun diye 'neden?'diye sorabiliyordu. Yoksa nedeninin umrunda olduğu falan yoktu.
"Tuvalete gitmem lazım."
"Eve sadece bir saat kaldı."
"Bir saat boyunca tutmamı mı bekliyorsun?"
"Kocaman kızsın,idare edebilirsin."
kaşlarımı çatarak yüzünü incelemeyi sürdürdüm,belki uzun uzun bakarsam rahatsız olup sonunda bir benzinlikte durmak zorunda kalabilirdi.45 yaşındaki bir adamın,bir kadının tuvaleti sadece tuvaletini yapmak için kullanıldığını düşünmesi de saçmaydı.
Makyajımı tazelemek istiyor olabilirdim ya da regl oluyor olabilirdim. Annem 17 yıldır hayatında olmadığı için bunları da unutmuş olamazdı değil mi?Ya da her şeyin farkındaydı ve bana eziyet etmeye çalışıyordu son düşüncem mantıklı geldiğinde gözlerimi kısıp kendi kendime başımı salladım, kesinlikle bana eziyet etmeye çalışıyordu."İdare edemem."dedim ısrarla,derin bir nefes aldığını duydum ardından da sabır çekmişti ki bu bende gözlerimi devirme hissi yaratmasına rağmen kendimi tuttum.Her hareketini bir yerime takıp etkilendiğimi düşünsün istemiyordum.
Durmamaya kararlı bir şekilde bu arabayı kullanmaya devam ederse de onu arabasına işemekle tehtid edecektim.Dedemin traktöründe hep işe yarıyordu, belki Barboros Kandemir'de de işe yarayabilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UMAY
Teen Fiction"Annene benziyorsun."dedi,hayatım boyunca kimse bu kadar canımı yakan iki kelime söylememişti. Annene benziyorsun.