1.

682 43 16
                                    

Bereli'nin ikinci kitabıdır, o kitabı okumadan bunu okumayın.

/

Berkan

Miraç Komutan, kendi timine ceza verip bağırırken ben ise bir şey yapmadığım halde korkudan yerimde titriyordum.

Hepsi benden birkaç metre ötede olmalarına rağmen Miraç Komutan, sağ olsun bütün herkesi o gür sesi, kudretli cüssesi ile titretmeyi başarıyordu.

İkra ortadan kaybolduğundan bu yana fazlasıyla sinirliydi ve kimse ona çıtını bile çıkartamıyordu.

Kendi Timi bile İkra'nın olmamasına ne kadar üzülse de Miraç abiye karşı oldukça anlayış gösteriyorlardı.

İkra...

İkradan çok uzun zamandır haber alınamıyordu ve bildiğiniz ortadan kaybolmuştu.

Kendi Timi bile kendi çabaları ile bu durumu araştırsa da önlerine saçma sapan bir şekilde hep bir engel çıkmıştı.

Büyükbaş itlerin, bu duruma karşı hâlâ nasıl soğukkanlı oldukları apaçık bir soru işaretiydi ve adamın babası bile bu süreç karşısında sessizliğini korumuştu.

İkra'nın öldüğüne dair birçok söylenti çıksa da bir yandan da evlendiğine dair söylentiler vardı ve hiçbirinin doğru olduğunu düşünmüyordum.

İkra eğer hayatta olsaydı illa ki birkaç sene içerisinde bir yaşam belirtisi, hastane kaydı, ilaç raporları ya da evliliğine dair bir şey olurdu ama bunların hiçbirisi yoktu...

Yaşıyor olsa bile belki başka bir kimlik kullanıyordu ama bu er ya da geç ortaya çıkardı...

******
Arya

Deha, bana umursamaz bir tavır ile bakarken suçluluk ile kafamı eğmiştim.

Ne yaparsa yapsın haklıydı ama kıskanıyordum ve bu elimde olan bir şey değildi...

-Yaptığın çok saygısızcaydı, beni rezil ettin.

Hiç de rezil etmemiştim, bir taraflarından uyduruyordu.

Seçkin, yurt dışına çıktığı zaman Deha tayinini buraya aldırmıştı ve biz neredeyse 7/24 beraber takılıyorduk, bundan hiç ama hiç şikayetim yoktu.

Şu an ki gündemimize gelirsek de, ondan hoşlanan kadının yanında Deha'yı öpmüştüm ve bundan gram pişman değildim.

Evet evet bildiğiniz öpmüştüm ve Deha iti de bana bir güzel karşılık vermişti!

Eve gider gitmez yastıkla ağzımı kapatıp çığlık atacaktım ama şu an oldukça sakin görünmem gerekiyordu ama -Bu oldukça zordu- Deha bana utanmadan fırça atıyordu...

O an Deha oldukça kızarmıştı ve haliyle ağzını açıp tek kelime edemediği için fırsattan istifade kadına ikimizin - Deha ile (Arya) - sevgili olduğumuzu söylemiştim.

Deha ile ufak tefek flörtlerimiz olsada ona hâlâ kendisinden hoşlandığımı söyleyememiştim çünkü ne zaman söylemeye kalksam beni tersleyip kalbimi kırıp kaçıp gidiyordu...

"Deha ben senden çok hoşlanıyorum, hoşlanmayı da geçtim köpek gibi aşığım. Bundan sonra aramız ne olur bilmiyorum ama bana karşı bir şeyler hissetmiyorsan bir daha konuşmayalım, arkadaş kalmak istemiyorum." Bana verdiği bilekliği çıkartıp avucunun içine bıraktığım zaman yalandan gözlerimi silmiştim.

Hepsi blöftü çünkü bana başka çare bırakmamıştı, ona aşık olduğum doğruydu ama onunla arkadaş kalmak istemediğim blöftü.

Gerçi onunla bu durumda arkadaş kalmak bile benim için çok zordu çünkü bana bir nevi hareketleri olsun, bana söylediği sözler olsun umut vermiş oluyordu.

Deha bana şaşırmış bir ifade ile bakmaya başladığında kızgın yüzü ortadan kaybolmuştu.

Onunda benden hoşlandığını biliyordum çünkü bana karşılık vermişti!

Eh onu bu sefer ben kıskançlıktan süründürmezsem benim adımda Arya değildi ulan.

*****

Tim /bxb (Bereli 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin