⏳⏳⏳
Kapıda gördüğümüz kişi Yaman'la birbirimize korkuyla bakışmamıza neden olmuştu.
"Sizin burda işiniz ne? Bu adam da kim?" dedi bize sinirle bakan Akif. Sonra yerde yatan kızına baktı, karnını gördü. "Ne yaptınız benim kızıma?" Sesi dehşet saçıyordu.
Kapıdan gelen diğer bir adam Eleyna'yı yerden kaldırıp koltuğa bırakırken biz de mecburen baygın olan Eleyna'nın yanına kurulduk.
Yaman'la arada birbitimize bakıp çaresiz bakışlar atıyorduk. Akif karşımızdaki tekli koltukta oturmuş bir ayağını sürekli yere vuruyordu.
"Çakma kumral? Neden kaçtınız, nasıl kaçtınız bilmiyorum ama şu an hemen Eleyna'yı da al ve dışarı çık. "
"Hayır!" dedim kararlılıkla. "Hiçbir yere gitmiyoruz, sen gidiyorsun." Akif büyük bir kahkaha attı.
"Sana dediğimi yap yoks-"
"Yoksa ne? Bu sefer kimi öldürürsün. Bu sefer hangi canımı benden kopartırsın? Beni nereye hapsedersin? Sen bana ne yapabilirsin daha fazla? Anlamıyor musun be, senin kızın sevmiş, sana söyleyememiş. Sen düşün, nasıl bir insansın da kendi öz kızın yıllarca saklamış bunu?" Söylediklerim Akif'i afallatmıştı. Gözlerini saklamaya çalışıyor ama yapamıyordu.
"Bu mu sevdiğin adam?" dedi yan tarafa bakarak. Ben de yan tarafıma baktığımda Eleyna'yı uyanmış bir şekilde gördüm. Bir eli karnında diğer eli Yaman'ın elimdeydi. Korkuyla olanları izliyordu. Kısa bir an göz göze geldik. Konuşmadı. Korkuyordu. Çünkü koruması gereken bir can vardı.
Akif başını aşağı yukarı sallayarak anladığını belirtti. Anında hızla ayağa kalktı. Eleyna'nın karnındaki elini tutup ayağa kaldırmaya çalıştı ama Yaman onu tuttu.
"Nereye?" dedi.
"Hastaneye gidiyoruz." Sonra Yaman'a döndü. "Bu bebek doğmayacak." Yaman ayağa kalkıp Eleyna'yı Akif'in elinden kurtardı ve arkasında sakladı.
Hayır, o benim karım ve karnındaki de benim bebeğim. Şimdi defol git." Yaman bunu söylediğinde içimde 'waoeewww kralll' diye bir ses geçmişti. Akif bunu beklemiyor olacaktı ki şaşkınlıkla Eleyna'ya baktı.
"Kızım, gelmeyecek misin?" dedi. Eleyna Akif'trn bu kadar korkmasına rağmen taşıdığı can için konuşuyordu. "Gelmeyeceğim. Gelmem baba. "
Akif'in yaşadığı acı yüzünün ekşimesinden belli oluyordu. O sırada Demir geldi. Yani bizim sıçan adamımız. Tamam dedim artık bunun dönüşü yok, olay çıkacak. Fakat benim küçük kahramanlarım Barış ve Başak pat diye ortaya çıkınca tüm sesler sustu. Başak yakın bir zamanda mezun olup polis memuru olmuştu. Elimde silahla yanında Barış'la içeri girince sevinç çığlıkları atacaktım resmen.
⌛⌛⌛
(-Demir'in anlatımıyla-)
Evden çıkmış arabaya binmiştik. Akif büyük bir hayal kırıklığı yaşıyordu. Bense şaşkınlık.
"Bu oydu Akif" dediğimde Akif dışarıya bakmayı bırakıp bana döndü. "Kim?" dedi.
"Başak, kesin oydu. Gözlerinden tanıdım onu. O kararlı, keskin bakışları aynı kalmış. Küçükken de hep polis olamk isterdi. Her kïz Barbie bebekle oynarken o silaha merak salardı. Hiç değişmemiş."
![](https://img.wattpad.com/cover/358228491-288-k19642.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞİZOFRENİN KANLI ÇIĞLIKLARI
Teen FictionBir kısmı gerçek hayattan alınmış ve bir kısmı da benim hayallerim, kalan kısmı sadece hayali...