3. BÖLÜM

498 65 2
                                    

Kazım pencerenin önüne gelir ama kimseyi görmez. Ferit hemen yan sokağa atmıştı kendini.


Kazım: niye  o zaman bu pencere açık.


Seyran: biraz nefes almak için açtım baba.


Kazım: biri görse ne der ha? Bu kızın bu saatte bu pencere önünde ne işi var demez mi? Geç hemen odana yarın akşam için sabah erkenden hazırlık var. Git uyu yarın da güzel bir şekilde hazırlan.


Seyran birşey diyemeden çıkar ambardan. Ferit'in aldığı suyu ve krakeri ceketinin içine koymuştu. Hemen odasına girip ağlamaya başladı.


Suna: ablam, ağlama bitanem .


Seyran: nasıl ağlamayayım abla. Yarın ne olacak biliyor musun?

Suna: ablacım daha da direnme daha fazlasını yapar bu adam.

Seyran ceketinin içindeki suyu çıkarır bir çırpıda içer.

Suna: ablacım nerden buldun o suyu .

Seyran olanları anlatamazdı ablasına. Ya o doktor yalan söylüyorsa. İçinden bir his ferit'e güvenmesi gerektiğini söylese de bir yanı ümitsizliğe kaplıyordu.


Seyran: ambarda buldum abla.

Suna : hadi ablacım yatağa gidelim.


✨✨✨✨✨✨


Ferit konağın yolunu tutmuştu. Az önce yaşadıkları hayal mıydı? Seyran'la konuşmuştu. Ferit ne yapıp ne edip Seyran'ı kurtarmalıydı. Konağa girdiğinde dedesinin odasının ışığının açık olduğunu gördü. Belli ki Ferit gelmeden uyumamıştı.


Ferit: dede uyumadın mı?

Halis Ağa: yok oğlum uyumadım.

Ferit: geliyim mi dede.

Halis Ağa: gel oğlum.

Ferit: dede bugün olanlardan dolayı çok özür dilerim senden.

Halis Ağa: bende yaşlandım Ferit biliyorsun tek dileğim bebeğini görmek oğlum sende beni anla.


Ferit dedesinin bu kadar ısrarı üzerine bir karar verdi. Dedesi bu evde Ferit hariç kimseye böyle musahama etmemişti. Asuman'ı bulup fuata bir tercih imkanı vermeden evlendirmişti. Allah'tan birbirlerini çok sevmişlerdi. Ferit evlenecekti, ama Dilan ile olmayacaktı. Seyran'ı düşündü ikiside bir çıkmazın içindeydi. Bu her ikisi içinde iyi bir fırsattı. Belki Ferit bencillik yapacaktı ama Seyran'ı kurtarmanın tek yolu buydu.


Ferit: dede tamam evlenecem.

Halis Ağa: çok şükür Rabbime.

Ferit: ama Dilan asla olmaz.

Halis Ağa: tamam oğlum sen ne dersen o  .

Ferit: öyle de olmaz dede. Sen bu evde kimi evlendirdiysen sormadın. Şimdi bana böyle birşey yaparsan herkes düşman kesilir sanada banada. Bana da sorma ama benim sana söylemem gereken şeyler var .

Halis Ağa: haklısın oğlum söyle.


Ferit: ben bugün öğle vakti dışarı çıktığım zaman ortalama senin yaşlarında bir kadın yolda düşmüştü. Tansiyonu düşmüştü o sıcakta. Bende ona yardım ettim. Kadının yanında çok güzel bir kız vardı. Çok güzel dede. Ben araştırdım biraz adı seyran . O kadında halasıymış hattuç diyorlar.


YALI ÇAPKINI (KADER)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin