Vehn Hastalığı

27 13 17
                                    

Vehn Hastalığı: Dünyaya fazla odaklanmak

Haticegile gittikten sonra fİlm açtık, kitap okuduk. Sabah namazı için alarm kurarım dedim sonraya erteledim, sohbet muhabbet derken uyuduk. Uyandığımızda güneş doğmuştu ve kerahat vakti girmişti.
"Alarmım niye çalmadı?" dedim uykulu gözlerle.

"Alarm kurmayı unutmuşum!"
"Ah İnşirah! Beni de uyandıracağını söyledin, uyandırmadın!"
"Çok özür dilerim."
"Yapacak bir şey yok. Kazasını kılarız artık."
"Tabi daldım dünyalık işlere unuttum işte alarm kurmayı."

"Bir dahakine unutmazsın. Hadi kalk da abdest alalım, Kur'an okuyalım."
Sırayla abdest aldıktan sonra Kur'an okuduk. Her ne kadar dini konulara dikkat etmeye çalışıyorsak da bazen insan tongaya düşebiliyordu.

İnsanoğluyuz kusursuz değiliz ama bence en büyük kusur kusurunun farkında olmamaktır yada fark edince bile bunu kabul etmemektir.

Kur'an okuduktan sonra dışarıya çıktık, hava aldık. Tertemiz ve esen havayı içime çektim.

Sonrasında parka gittik ve banka oturduk. Bu sırada bir grup genç kavga etmeye başladı. Birisi diğer gence yumruk attı. Başka bir kız çığlık attı. Sonra diğer genç de ona yumruk attı derken kavga çığ gibi büyüdü. Neler olduğuna hayret ettim.

Kavga bir kız içindi. Kız kavga eden gençleri engellemeye çalışıyordu, derken bir gürültü oldu. Gençler deli gibi bağırıyordu. Tam o sırada bir kadın camdan seslendi.
"Deli gibi ne bağırıyorsunuz? İnsanlar sizin sesinizi mi dinleyecek!"
"Sen karışma teyze!"
"Ne demek karışma? Belki benim bebeğim sesinize uyandı? Gidin başka yerde kavga edin!"

Bu sırada Hatice ellerinde içecekle yanıma geliyordu.
"Bu ne gürültü!" dedi söylenerek.
Bu sırada gençlerden biri Hatice'ye seni ne ilgilendirir? Hayırdır! dedi.
Hiç uğraşmadan kalkıp gidiyorduk tam o sırada çığlık atan kız karşımıza geçti.

"Onun adına sizden özür dilerim, ne dediğini bilmez o dedi."
"Önemli değil, ince davranışın için sağol."
"Siz iyi birine benziyorsunuz, görünüşünüzden öyle bir kanıya vardım. Allah(c.c) yolunda gibi görünüyorsunuz. Maşallah sizlere. Keşke bende sizin gibi olabilseydim dedi iç geçirerek. Ama işte nefİs buna engel oluyor."

Kız kot bir pantolon siyah bir tişört giymişti. Makyaj yapmıştı. Dışarıdan bakınca yargılarız ama içi öyle değildi.
"Senin dış görünüşün öyle olmayabilir ama kalbin öyle değil bunu anladım konuşmandan. İstersen seninle biraz vakit geçirelim belki etkisi olur, dedi Hatice"

"Nasıl olacak ki?"
"Öncelikle çevreni değiştirmelisin.Mesela daha demin kavga eden arkadaşlarından kurtularak."
Peki dedi ve yanlarına gitti.
Onlarla bir şeyler konuştu. Sonra tartışmaya başladı. Yanlarına gidecekken hızla yanımıza geldi.
"Hızlıca gidelim buradan." dedi ve hızlıca yürümeye başladık.

Bir yere oturduk. Adı Şevvalmiş. Uzunca sohbet ettik ve ayrıldık.
İlk adım olarak zikir çekmeye başlamaya karar verdi. Kolaydan zora gitmek istediğini söyledi. Kendini iyi biliyordu.
Yanımızdan ayrıldıktan sonra bizde eve gittik.

Kudüs Vakti Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin