Başımın Üstünde Yerin Var

İLK ÖRTÜNEN BİR ERKEKTİ

Tesettür emrinin ilk olarak erkeklere geldiğini yeni öğrenmiş ve şokundan henüz kurtulamamış olabilirsin ama sana şok bir haberim daha var : İLK ÖRTÜNEN BİR ERKEKTİ !

' Nasılll yaniiiii? ' mi diyorsun ...

Şöyle ki ; daha örtü ayeti gelmede uzun yıllar önce , Mekke' de , yakışıklı mı yakışıklı , ahlaklı mı ahlaklı ,doğru sözlü , güler yüzlü biri yaşardı . Kim olduğunu anladın sanırım . Evet , o kişi kendine ' PEYGAMBERLİK ' görevi verilecek olan Muhammed Aleyhisselamdı...

Peygamberimiz , peygamberliğinden kısa süre önce çok dertlenmişti .  Haklıydı da bu kadar dertlenmekte...

Güçlünün zayıfı ,zenginin fakiri , erkeğin kadını aşağıladığı , ezdiği bir toplumda yaşıyordu .Kız çocukları diri diri toprağa gömülüyor , kadınlar eşya gibi alınıp satılıyor , köleler evde beslenen hayvandan farksız sayılıyor , insanlar taştan , topraktan , helvadan yaptıkları putlara tapıyordu.

Böyle kötü insanların yer aldığı toplumun parçası olmak istemeyen Hz. Muhammed , sıklıkla yalnız kalmak için dağlara çıkardı.En sevdiği yer ise , Nur Dağı 'ndaki Hira Mağarasıydı. Peygamberimiz Hira mağarında yalnız kaldığı zamanlarda düşünür , tefekkür eder , bu kötü düzenen 'DUR' diyecek bir yol arayışına girerdi.

Günlerden pazartesiydi .  Diğer insanlar 'AMAN YENİ HAFTA BAŞLIYOR , İŞ,GÜÇ ,OKUL VAR,PAZARTESİ DEPRESYONU' falan derken , Hz. Muhammed Hira mağarasında derin düşüncelere dalmıştı bile... İşte tam bu sırada bir ses duyuldu:

'OKU!'

Peygamberimiz şaşkınlıkla cevap verdi :

'Ben okuma bilmem ki...'

Sesin sahibi Hz.Muhammed'i  sımsıkı sarmalayarak tekrar etti:

'OKU!'

Peygamberimiz bütük bir korku içindeydi. Çünkü okuma bilmiyordu.Okumabilse bile,zaten ona ne okuyacağı da söylenmemişti.Çaresiz yineledi:

'Ben okuma bilmem '

Sonraları dört büyük melekten biri olan 'CEBRAİL' olduğu öğreneceğimiz sesin gizemli sahibi , Hz.Muhammed'i biraz daha sıkarak yine 'OKU' dedi.

Acı ve korkuyla ' NE OKUYAYIM?' diye sordu Muhammed Peygamber .Cebrail fıdıldadı:

' Yaratan Rabbinin adıyla oku . O , insanı bir kan pıhtısından yarattı...'

Bu konuşmanın ardından Hz.Muhammed korku içinde mağaradan dışarı fırladı.Bir de ne görsün?

Gökyüzünü bir başından diğer başına Cebrail Aleyhisselam kaplamış , tüm heybetiyle O'na selam ediyordu.Yerde  ise , her taş,ağaç,çiçek, dile gelip 'SEN ALLAH'IN RESULÜSÜN'diyordu.

Kolay iey değildi yaşadıkları...Bir yandan sevinç,bir yandan hüzün;bir yandan korku,bir yandan huzur koşuyordu Peygamber...Omzunda 'PEYGAMBERLİK' mührünün ağır sorumluluğu , aklından bilinmeze açılan onlarca soru , koşarak dağdan aşağı iniyordu.

Hz.Muhammed Nur dağından indi,evine giitti.İşte tam bu sırada o iki kelimelik cümleyi bizlere emanet etti:

'BENİ ÖRTÜN!'

Örtündü Allah'ın son Peygamberi...

Örtülerin altında olmanın,kendini korumak olduğunu bilerek örtündü.

Gizlenmenin, kişiyi Allah katında görünür kılacağını bilerek örtündü.

Örtünün en güzel sığınak,en sıcak kucak,en huzurlu sine olduğunu bilerek örtündü.

Örtünün büyümenin elbisesi olduğunu göstererek örtündü.

Yani ilk örtünen bir erkekti.

O zaman sen de 'ERKEK GİBİ ' sahip çıkmalısın örtüne bence.