4 yıl önce;
Vegas elinde tuttuğu pamuk şeker ile oturduğu bankta sevgilisini beklerken içi içine sığmıyordu. Vermesi gereken son sınavı başarıyla geçmiş ve artık mezuniyeti için bir engeli kalmamıştı. Pete'in sınavlarının da sorunsuz geçtiğini bildiğinden oldukça rahatlamış hissederken denize karşı oturmuş, engel olamadığı gülümsemesiyle bundan sonraki hayatlarını düşünüyordu.
Yanında hissettiği hareketlilik ile gözlerini denizden çekip yanına oturan sevgilisine, ömrü boyunca tüm manzaraların yanında sönük kalacağını düşündüğü gözlerine çevirdi.
-Hoşgeldin sevgilim.
-Hoşbuldum.
-Bu senin, son sınavımı da geçtim Pete mezun oluyoruz. Kutlamak için sana pamuk şeker aldım. Al bakalım.
Elindeki pamuk şekeri Pete'e uzattı, Pete donuk bakışları ve titreyen elleriyle pamuk şekeri aldı.
-Tebrik ederim.
Vegas hiç beklemeden Pete'in elini sıkıca tuttu ve heyecanla konuşmaya başladı.
-Bitti Pete, artık bizim için zorlu süreç geride kaldı. Babanla aynı evde yaşamak zorunda kalmayacaksın, evimizde birlikte yaşayacağız. Okul bitince izin vereceğine söz vermişti baban ki artık izin vermese de umurumda değil, ikimiz birlikte işimizi kuracağız, paramızı kazanacağız kimseye ihtiyacımız yok. Bak ne diyorum biliyor musun, sen yüksek lisans yapmak istiyordun ya istersen ilk etapta onu yap hemen çalışmaya başlama, işle birlikte yürütmen zor olur çünkü, hem ben çalışacağım zaten senin yüksek lisnsın bitene kadar idare ederiz sonrasında zate-...
Eli avcunun içinde olan adamın titrediğini hissettiği anda sustu ve başını öne eğmiş olan sevgilisinin çenesinden tutup kendisine bakmasını sağladı.
-Sevgilim? Üşüyor musun, ne den titriyorsun?
Pete diğer elindeki pamuk şekeri yere düşürdüğünde kısa bir an bakışı oraya kaysa da tekrar gözlerine baktı.
-Pete bir şey mi oldu bebeğim, ne bu halin?
-Ben...
-Ne oldu? Baban mı? Bir şey mi yaptı sana, söylesene Pete!
Pete derin bir nefes aldı ve sonrasında hala çenesini tutan parmakları tutup Vegasın iki elini de kendisinden uzaklaştırdı.
-Vegas ben...
Vegas kendisine dolu dolu gözlerle bakan sevgilisinin tavırlarına bir anlam veremezken oldukça şaşkındı. Sevgilisi bir şeye üzülmüştü bu belliydi. Ama Pete bir şeye üzüldüğünde Vegası kendinden uzaklaştırmaz, aksine kucağına oturup sıkıca sarılır ve evim dediği göğsünde soluklanırdı uzunca bir süre. Peki neden gözleri hem bu kadar ruhsuz hemde dolu doluydu?
-Pete! Ne olduğunu söyleyecek misin artık?
Pete derin bir nefes alıp gözlerini kapattı, sert bir soluk vererek gözlerini açtığında bir anda yapamazsa bir daha yapamayacağımı bilerek konuşmaya başladı.
-Vegas, ben özür dilerim. Seninle az önce söylediğin hiç bir şeyi yapamam.
-N-nasıl ? Ne demek bu?
-Ayrılmak istiyorum.
-NE?
Pete Vegasın istemsizce yükselen sesiyle yerinden sıçradı, Vegas ona doğru iyice yaklaşıp ellerini sıkıca tuttu. Onu korkutmak en son isteyeceği şey bile olamazdı.
-Pete, ne oldu? Hadi anlat bana bebeğim, ne saçmalıyorsun?
Pete ellerini tekrar geri çekip ayağa kalktığında Vegasta kalktı.
