Han river -minsung angst

4.3K 56 84
                                    

Han Jisung, kendisiyle uyumlu olduğunu düşündüğü Han nehrindeydi.

İnsanların canını istemeden alan fakat ünlü olan ve sevilen nehir. Ülkenin gelişmesinde de katkısı bulunmuştu. Burada akan sular iyi kalpliydi aslında. Acıya dayanamayan insanları da ızdıraptan kurtarıyordu. Jisung da bu umutla çıkmıştı bu boş köprüye.

Gece saatleri, Seul. Ay'ın ışığı büyük nehrin üstünde parlayarak yansıyor. Jisung'un gözleri ise baktığı yansımayı yansıtarak aynı nehirdeki ay ışığı gibi parlıyor.

Elindeki açılmayı ve okunmayı bekleyen küçük mektup, sevgilisinin onu terk etmeden önce bıraktığı son hatırası. Fakat bunu bile düzgün düşünemeden vermişti.

Bunu Jisung'un elleri arasına sıkıştırırken şöyle söyledi, "bu kağıt parçası sonsuza kadar seninle kalacak. Asla kaybetme." Jisung zaten kaybetmezdi ki onu. Hep yanında tutardı.

Kendisiyle birlikte yok edecekti. Sonuçta yine yanında olacaktı.

Minho'nun yaptığı hata ise Jisung'a asla parçalanmayacak, bozulmayacak veya yok olmayacak bir şey vermemesiydi. Eğer öyle bir şey yapsaydı Jisung, sırf o eşyayla birlikte kalabilmek için sonsuza kadar yaşamak isteyebilirdi. Asla yanından ayırmazdı.

Fakat, duygusuzca yazılan bu mektup onunla birlikte eriyecekti.

Sonunda açma cesareti bulduğu kağıdı tuttu avuçları arasında. Zamanında gözyaşlarıyla harmanlanan buruşuk kağıdın uçlarından nazikçe tutarak açtı. Elleri arasına sıkıca tuttu. Bir aydır kapalıydı bu kağıt.

Küçük küçük, dağılmış kalpler vardı üstünde. Birkaç harfi dağılmış olsa da okunabiliyordu yazılanlar.

Sevgili Han Jisung,

Sevgili.... Kendi isminin güzel bir el yazısıyla yazılması onu gülümsetmişti. Dudakları hafifçe kıvrılmıştı, bitkin ruhunda küçük tohumlar yeşermişti şimdi. Gözlerini boşluktan sonra başlayan kısa paragrafa çevirmişti.

Beni desteklediğin için teşekkür ederim. Her şeyden önce sen beni sadece sevmedin, ne olursa olsun hep arkamda durdun. Beni hep korudun.

Yüzündeki gülümseme genişlediğinde sesli ve tatlı bir gülüşe dönmüştü. Eliyle yaşaran gözünü silmişti yavaşça. Şimdi istemediği cümlelere kaymaya başlamıştı gözleri.

Fakat ben değerini bilemedim senin. Biliyorum, sen bunu hak etmiyorsun. Sen hep benden daha iyilerini hak ettin.

Jisung, içinden 'bla bla ve bla' demişti. Minho'nun kendini böyle görmesi onu sinirlendiriyordu. Şu an oturduğu köprüde bile kendisini değil, onu düşünüyordu.

Ben yapamıyorum Jisung. Ben az sevgi verdiğim birinin bana dünyalar kadar aşk verip fazlaca önem yüklemesini kaldıramıyorum. Bu kesinlikle senin suçun değil, ve bundan fazla bahsetmeyeceğim. Sadece teşekkür ederim.

Jisung'un gözlerindeki yaşlar her zamanki gibi akmaktaydı. Dudakları titremeye başlarken acı içinde birbirine bastırmıştı.

Sana benden daha iyi bakacak birini bul. Eğer bulamazsan, bu mektup hep seninle kalsın. Kendin gibi mükemmel birini bulman imkansız olacak ama... Beni arama. Ben de senin gibi olamam.

Bugün günlerden... Sensizliğimin günü.

Jisung, parmaklarını yavaştan kaymaya başlayan yazılarda gezdirdi. Minho'nun eli titremiş olmalı ki yazı kaymıştı. Yine de Jisung okuyabiliyordu onları. Fakat bu titreme sonrası cümleler yarıda kesilmiş ve mektup bırakılmıştı. Sadece sondaki küçük not duruyordu.

Seni seviyorum, Hanji.
~Han Minho

Soyadı... Soyadını almıştı. Gitmeden önce soyadını almıştı o.

Siyah saçlı beden derin bir nefes çektiğinde kağıdı yavaşça kapatmış ve elinin içinde sertçe buruşturmuştu.

Jisung, kendini hayata bağlayanın hayatı olamadığı için becereksiz ve işe yaramaz hissediyordu. En azından, hayatında en çok değer verdiği kişi olabilirdi... Anılarında bile duramayacaktı ki sevdiğinin.

Fakat Jisung'un ruhunu en çok acıtan şey, kendisini dünyaya bağlayan sevgilisine ne kadar çok sevgiyle karşılık vermiş olsa bile onu bağlayamamış olmasıydı.

Sonuçta bir gerçek vardı. Lee Minho, bu notu verdikten iki saat sonra Han Nehrinde intihar etmişti. Jisung onu hayatta tutamamıştı.

Yaşların durmadığı gözlerini son bir kere sildi. Gözlerini kapattı. Yüzüne vuran soğuk havayı çekti içine. Lee Minho... Güzel sevgilisini düşündü. Dudakları tatlı suratı gördüğünde kıvrılmıştı.

Evren ona küçük bir jest yapıyordu. Ölmeden önce insanın hayatı gözlerinin önünden geçermiş derler, Jisung ise Minho'yu çok net bir şekilde hayal edebiliyordu. Onun uzattığı elini görebiliyordu.

Buruşuk kağıdı tuttuğu elini Minho'ya uzatmıştı. Minho, onun elini tuttuğunda Jisung'un bedeni öne doğru adımladı. Tek ayağı boşlukta kalırken avuç içini açtı.

Kapalı gözleri altından gördüğü sevgilisi onun boşalan avucunu tutmuştu. Jisung'un elindeki kağıt kayıp büyük köprüden aşağıya doğru düşmüş ve nehre Jisung'dan önce ulaşmıştı.

Jisung, sevgilisinin silindiğini hissettiğinde gözlerini araladı. Uçta kalan bedenini geriye çekmedi bile. Kendini biraz daha öne baskılayarak bedeninin yer çekimine kapılmasına izin vermişti.

Soğuk hava tamamen yüzüne vuruyorken bedeni sırt üstü dönmüştü. Saçları rüzgarın etkisiyle dağılıyordu, gözleri gökyüzündeydi. Daha doğrusu gökyüzündeki sevgilisinin yüzünde.

Sırtı sertçe suya çarpmıştı şimdi. Battığını hissediyordu. Kağıt su yüzeyinde kalmış ve yüzüyorken, Jisung batıyordu. Yavaş yavaş...

Kolyesi sert çarpma etkisiyle kopmuş, tanelerine ayrılarak Jisung'un boynundan uzaklaşmıştı. Siyah saçlının gözleri suda süzülen küçük incilere kaymıştı.

Ardından gözlerini kapattı. Hafifleşen bedeni derinlere iniyordu. Ruhu gömülüyordu.

Zaten kavuşmasının imkansız olduğu bedenle yollarını iyice ayırmıştı. Önce Minho, ardından Jisung bunu imkansızlaştırmışlardı. Korkaktı onlar. Birbirlerini koruyarak aşklarını yaşatamayacak kadar korkaklardı.









Smutshotun ilk bölümü niye angst bilmiyorum. Ani yazasım geldi ben de yazdım, üstünde fazla düşünmedim o yüzden boş bir şey oldu.. ÇOK ALAKASIZ KALDI AMA OLSUNN iyi okumalar namnam

 ÇOK ALAKASIZ KALDI AMA OLSUNN iyi okumalar namnam

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





kiss/sex -skzshotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin