Only friendly / Sahyo

Bölüm 2 (Dahmo)

Jihyo'nun ağzından...

Ona yıllardır ondan hoşlandığımı şimdi söylesem bana ne yapardı? Camdan atardı? Aslında yıllardır ondan hoşlansam da arkadaşlık duygularım beynime bir uyarı vermişti ve onu sevmekten az da olsa vazgeçmiştim. Fakat şimdi... Ona olan duygularımın yeniden yeşermesine sebep oluyor ve beni çok pis azdırıyor... 

Ben onun dudaklarına kilitlenmişken o masumca film izliyordu. O sırada çalan telefonla ikimizde irkildik. 

"Bu ses... Bu benim telefonum!"

dedi.

"Nereden geliyor?"
"Bilmiyorum, ama benim olduğuna eminim."

Ayağa kalktım ve sesin geldiği yöne doğru gitmeye başladım. Çantasından geliyordu. Çantasına baktım. İçinde bir parfüm vardı. Kokladım. Evet, bu her zaman sıktığı o mükemmel kokuydu. Çaktırmadan aldım ve göğsüme koydum. Çantasını biraz daha deştikten sonra derinliklerde telefonunu buldum. Elimle telefonu havaya kaldırıp ona gösterdim.

"Burada. Mina arıyor."

Yanına gelip telefonu ona uzattım.

"Ahh. Yanımdamıymış yaa."

Telefonu açıp kulağına tuttu. Bir şeyleri dinledikten sonra şöyle dedi;

"Sakin olun. Uzun hikaye şuan anlatamam ama güvendeyim merak etmeyin."

Sonra da telefonu kapattı. Tam uzatmış olduğu bacaklarını geri çekecekti ki koşup yetiştim ve tekrar kucağına uzandım ve gülümsedim. O da bana gülümsedi. 

Anlamadığımı zannetti ama farketmiştim. Bana bakıyordu sürekli. Bakışlarını yakalamıştım. Bir kere göz göze geldik artık dönüşü yok bunun Minatozaki Sana. Elimle boynunu tuttum ve kafasını kendime çevirdim. 

"Sana..."
"Mh. evet?"
"E- şey bir şey yok boş ver."
Hayır, yapamam...

Momo nun ağzından;

"Abla ben arkadaşıma ders çalışmaya gidiyorum, onda kalabilirim bu gece."
"Dahyun'a mı yine?"
"Çıktım bilee"

Uzun zamandır Dahyun bebeğimle planlarımız vardı. Öğlen olucaktı ve ablam anlamayacaktı. Eğer bizimkiler kütüphane işi çıkarmasaydı. Hepsi Jihyo malı yüzünden. Sana' ya yavşıyor resmen aq. Bi Sana anlayamadı gitti.

Evden hızlı adımlarla uzaklaştım. Karanlık çökmüştü bile çoktan. Aşkımı çok iyi becericem bugün. Telefonu elime aldım ve en başta çıkan numarayı yani; bebeğimm diye kaydettiğim Dahyun'u aradım. Hemen açıldı.
"Aşkım ne zaman geliceksin bekliyorum, annemler bugün evde yok hadi gel çabuk."
"Yoldayım bebeğim, anneciğini bekle."

Hemen bir taksi çevirdim ve bindim.
~
Evin önüne geldim ve hızla zile bastım. Kapıyı açtığında eşsiz şekildeki gövdesi beni karşıladı. Kapıyı açar açmaz yakamdan tutup beni içeri asıldı ve hemen kapıyı kapattı. Sırtımı duvara yaslamıştı.
"Geldim bebeğim, sana geldim"
"Seni çok özledim."

Dudağına hafif bir öpücük kondurdum. Elimden tutup beni salona götürdü.
"Dahyun? Bu gece seni becermek istiyorum"
"Bende çok istiyorum annecik."
"Günah benden çoktan gitti"

İki elinden de tuttum ve yatak odasına götürdüm onu.
"Seni çok seviyorum Hirai Momo.. "
"Imh ben daha çok"
(E smut var burda)

Dudaklarımızı birbirine yapıştırdım. Hızlı şekilde dudağının her bir hücresini öpmeye çalışıyordum. Ellerimi beline doladım ve vücudunu kendi vücuduma bastırdım. Bu sırada dudaklarımdan ayrılmadan bir inleme bıraktı. Eli yavaşça kızlığıma gittiğinde şaşırdı. Çünkü işimiz kolay olsun diye iç çamaşırı giymemiştim. Tek eliyle vajinamla oynuyordu, diğer eli ise yüzüm deydi. Yavaşça okşama başladı. Beni azdırıyordu. Harekete geçmeliydim. Hemen dudaklarından ayrıldım.

"Sevgilim-"
"Shhht"

Dudaklarından ayrıldığım anda alt tarafına yöneldim, üzerindeki eşofmanı aşağı indirdim. Sonra yukarı çıktım ve tişörtünü çıkardım, dolgun göğüslerini örten siyah sütyeniyle başbaşaydık şimdi. Ben onun sütyeninin kopçasını çıkarırken o benim boynumu emcüklüyordu(?). Sütyeninin kopçasını açtığımda bir kenara fırlattım. Göğüsler daha sonraydı şimdi alta geçicektim. Ondan önce beni soymasına izin verdim. Şimdi ikimizde çırılçıplaktık.

-yatağa geçtiler

"Seni becermem için bacaklarını açman gerek sevgilim"
"Tabii."

Bacaklarını açtıktan sonra vajinasını yalamaya ve emmeye başladım. Dahyun' un zayıf noktasıydı. Huylandığı için bacakları sabit durmuyordu, iki elimle bacaklarını tuttum.

"Imhhh, sevgilim daha hızlı! "

Komuta uydum ve hızlıca yalayarak deliğe doğru indim. Etrafını yalayarak deliği daha fazla genişlettim. Onun hazzı doruklarına kadar hissetmesini istiyorum. Yeterince genişlediğini düşündüğümde 3 parmak birden soktum içeri. Çığlıkla karışık uzun bir inleme bıraktı.

"Komşuları başımıza toplayacaksın yavaş"
"Ahhh  beklemiyordum bunu."

Hızlı hızlı gel-git yapmaya başlamadan önce, içinde daireler çizerek onu tahrik ediyordum.

"Imhhh.. Ahhhhh... "

Gibi sesler çıkarıyordu devamlı. Bugün yorgundum, fazla çaba sarfetmek istemedim. 4. Parmağı sokmayacaktım. Hızlı şekilde gel-git yaptım tam 27 dakika boyunca. En son parmak uçlarımda hissettiğim sıvıyla rahatladım ve dışarı akan sıvıları yalamaya halim bile kalmamıştı. Zar zor yaladıktan sonra banyoya girdik ve güzel bir duştan sonra, Dahyun la o kadar yorulmuştuk ki; kıyafetlerimizi bile giymeden çıplak bi şekilde sarılarak uyuduk...

Ben ne yazdım amk