Aşk Şarkısı - Kerem Aktürkoğlu

Один

Şarkı bittiğinde gözlerimi alkışlayan insanlarda gezdirmiştim, nefeslerimi düzene sokmaya çalışırken bende onları alkışlayarak öne doğru yürümüştüm.

"Kendi memleketimde konser vermenin tadı bir başka oluyor gerçekten, kaçıncı konser bilmiyorum ama her seferinde ayrı bir heyecan oluyor."

Gülerek konuşurken ön sırada ki annemler ve kızlar ile bakışıp göz kırpmıştım. Derin bir nefes alarak konser alanında ki herkese bakmaya çalışıyordum, her seferinde garip geliyordu bu. Küçükken de en büyük hayalim bu sahneler üzerinde olmaktı ve bunu başarmanın verdiği zevk asla geçmiyordu. Özellikle de kendi ailemin önünde konser vermek, onların beni izliyor olması daha büyük gurur vericiydi.

Üzerimde ki deri ceketi düzelterek tekrar önüme dönüp mikrofonu dudaklarıma götürdüm.

"Maalesef bu konser de bu kadardı, başından beri burada olan herkese teşekkür ederim. Ayrıca unutmayalım gençler iki gün sonra İstanbul'da konserimiz var, görüşürüz!"

Son kısımda büyük neşeyle el sallayarak sahne arkasına doğru koşarak gidiyordum alkış sesleri eşliğinde. Aşağı indiğim zaman bütün çalışanlar alkışlamaya başlamıştı, bende onları alkışlayarak hepsine teşekkür edip odaya gitmiştim. Kendimi orada ki koltuğa atarken bir süre gözlerimi kapatıp öylece bekledim, giyinip çıkmam ve İstanbul için hazırlanmam gerekiyordu. Türkiye içi mini bir konser turumuz vardı, 2 ay boyunca. Pek de minik değilmiş.

Aynanın karşısına geçerek üzerimde ki siyah elbise, deri ceket ve dizlerime gelen siyah topuklu botlara bakmıştım. Küçükken yürümek bile zor gelirdi bunlarla, şimdi dans edip oradan oraya zıplıyordum. Kendi kendime gülerek üzerimdekileri tek tek çıkartıp geldiğim kıyafetleri tekrar üzerime geçirmiştim, üzerimde ki siyah bol sweatshirt ile altıma siyah eşofmanı geçirmiştim. Makyajı eve gidince çıkarırım diye düşünerek şapkamı kafama geçirmiş ve çantamı koluma takarak arka kapıya yönelmiştim. Bizimkileri orada görünce koşarak yanlarına gidip sarılmıştım hepsine, yemek yemek için bir yerlere gitmeye karar vererek herkes kendi arabasına geçmişti. Geldiğimiz çorbacının önüne park ederek hızla inip hepimiz içeri girmiştik. Tanıdıkları için hepsi bir anda etrafa doluşup ilgilenmeye başlamıştım. Oturup içeceğimiz çorbaları söyleyerek İstanbul konseri hakkında konuşmaya başlamıştık.

(...)

Eve geldiğim zaman sessiz olan evle beraber derin bir nefes verip gülmüştüm, bir sürü gürültüden sonra iyi geliyordu bu sessizlik. Kendimi direkt duşa atarken bir süre oyalanmış ve sonra çıkarak pijamalarımı giyip bavulumu hazırlamaya başlamıştım. İstanbul da iki tane konser vardı. O yüzden iki hafta orada kalacaktım ve ona göre bir valiz hazırlamam gerekiyordu. İçine almak istediğim her şeyi aldığımdan emin olduktan sonra sıkıca kapatıp kapının yanına koymuş ve kendimi yatağa atarak direkt uykuya bırakmıştım.