Sabah uyandığımda gözlerimi aralayarak telefonumu aradım.Alıp saate baktığımda saatin 11 olduğunu gördüm.
Bir dakika?Komutanım benim evimdeydi!Hızla yataktan kalkıp üzerime şort ve geniş bir tişört giydim.
Banyoya gidip elimi yüzümü yıkadıktan sonra mutfağa gittim.Normalde tim bizim evdeyken yataktan kalktığım gibi timin yanına gider,bazen yanlarına bile gitmez uyurdum.
Ama şuanda evde komutanım vardı.Bu düşünce anlamsız bir şekilde beni mutlu etti.İçimdeki düşünceler dışa vurmuş ki sırıttım farkında olmadan.
Maya "komutanın sabahın bu saatinde sizin sırıtıcağınıza sebep olan şey nedir?"dedi o da sırıtırak.Tam birşey söyleyeceğim esnada komutanım mutfağa girmişti.
Elim ayağıma dolaştı anlamsızca.Kalkıp Maya'ya yardım etmeye başladım.Bunu gören Maya'nın sırıtışı büyüdü.
"Oo komutanım siz bu saatte kalkıp üstelik bana yemek hazırlamada yardım ediyorsunuz.Başımızq taş düşecek herhalde." Dedi.
Komutanıma baktığımda gülmemek için dudaklarını ısırdığını farkettim.Bu nedensizce gülümsememe sebep oldu.
"Görende beni bir işe yaramayan tembel biri zamnedecek"diye homurdandım.Maya kahkaha atarken bu sefer komutanım da dayanamamış olacak ki o da güldüğünü belli eden sesler çıkardı.
Sahte bir kızgınla"sana yardım edende kabahat ben abimin yanına gidiyorum."dedim.Bu halime sırıtarak baktı komutanım.Neden bugün bu kadar fazla ve güzel sırıtıyordu!
Bunları düşünmemek adına başımı salladım.Abimin yanına gidip göğsüne sindim.Görevde ve mesleğimizde ne kadar komutanı olsam da şuan o benim abimdi.
Mutfakta olanları duymuş olacakki "kim sinirlendirmiş benim güzelimi!"dedi sahte bir kızgınlıkla.Çocuk gibi komutanımı ve Maya'yı şikayet ettim.
O da gülmüştü bu duruma.Kahkaha atmaya başladık...Komıtanım içeri girdiğinde ikimizde ayağa kalktık.
Komutanımın oturun işaretiyle oturduk.Ne kadar soğuk olsa da o da bizim ailemizin bir parçasıydı.Aybars abim "abi neden kızdırıyorsunuz kardeşimi!"dedi alaylı çıkan sesiyle.
Barlas komutanım bu duruma kahkaha attı.O sırada zil çaldı.Kapıyı açtığımda karşımda elindeki poğaçayı ağzına sokmaya çalışan Gökay ve onu azarlayan Kutay'ı görmemle bir kahkaha patlattım.
Sesimi duyan ikili afallamış bir yüz ifadesiyle baktılar. "Bakmayın öyle geçin içeri essekler."dedim.Gökay elindeki poşetleri bırakmak için mutfağa giderken Kutay söyleniyordu.
Hep beraber kahvaltımızı etmiştik.Sahile gitme kararı aldık.Maya'ya beyaz mini çiçekli bir elbise kendime ise mavi bir elbise ayarladım.
Maya'nın elbisesi
Aylin'in elbisesi
Odadan çıktığımızda Aybars abi sinirle bana ve Maya'ya bakıp "bu kıyafetlerin devamı nerde??"diye homurdandı.Maya saçlarını savurarak kapının önüne gitti.Kısaca Aybars abiyi takmadığını belli ediyordu.Aybars abi bunu görünce peşinden kapıya doğru gitti.Gökay ve Kutay aşağıda bekliyorlardı.Komutanıma döndüğümde gözünde anlamsız bir parıltı vardı.
Yanıma yaklaşıp yüzünü boyun girintime koyduğunda titredim.Derin bir nefes alarak "Dayanamıyorum artık Aylin."dedi acı çekiyormuş gibi.
Dediği şeyi anlamamıştım.Anlamaz bakışlarım komutanımdayken elini enseme götürüp hızla beni kendine çekip öpmeye başladı.Yanlış duymadınız KOMUTANIM BENİ ÖPÜYOR!
Bir süre hareketsiz kaldıktan sonra karşılık verdim.Bunu farkeden Barlas'ın dudakları kıvrıldı.Bir süre öpüşmemiz devam ederken telefon zil sesiyle birbirimizden ayrıldık.Nrfes nefese kalmıştık.
Nefesimi düzene soktuktan sonra telefonu cevaplayıp geliyorum deyip kapatıp çantama geri koydum.Barlas bana bakıyordu.Tabi ki ben utanıp kapıya koşmuştum.
Yanlış hatırlamıyorsam eğer ben komutanımı öptüm!!!Bunu düşünmek beni utandırırken elimle yüzümü kapattım...
First kiss biraz erken oldu ama olsun
YOU ARE READING
İNTİKAM ATEŞİ
Novela JuvenilKitabın içeriğinde daha çok alınacak intikamlardan bahsediliyor.Bakalım Ayla bu intikam ateşiyle kendini mi yakacak yoksa buna sebep olan herkesi mi...