Taksi ile kolejin yurduna dönüyordüm. Aklımda ise hala o eski ev ve maskeli balo vardı. Bir tuhaflık vardı. O siyah maskeli adam ve kadın tam bir ruh hastası gibi davranıyordu. Ya şömine salonundaki o öpüşen çift. Oğlanın boynundaki kan...
Cildinin kanadığını nasıl hiss etmezsin. Midem yine kasılmaya başladı. "Ne boktan bir gün." Ne kadar farklı şeyleri düşünmeye çalışsamda o kadının bakışları aklımdan çıkmıyordu.
Gri maskeli adamı düşünmeye başladım. Onun sesi... Çok güzeldi ve garipdi. Sanki içime işliyordu. Bu düşüncelere uzun zamandır dalmış olmalıyım ki, eve nasıl geldiyimi bile fark etmemişim.
Elina her zamanki gibi eşyalarını etrafa dağıtıp uyumuştu. Kıyafetlerimi çıkardım, makyajımı ve dövmemi temizledim. Sonra sıcacık bir duş alıp siyah saten geceliğimi üzerime geçirdim.
"Bu gün ne kadarda yoruldum." Kafam yastığa deydiği an uykuya daldım.
"Vampirlerin, cadıların ve kurtlarım kaderi sana bağlı kızım..." diyen sesin kaynağını göremiyordum. Sesi suyun altına konuşuyormuş gibi boğuk geliyordu. "Vampiella" diyordu sesin sahibi "Bu ismi sahiblen ve kaderini belirle."
Karşımda siyah takım elbise giymiş kırk elli yaşlarında bir adam belirdi. Gözlerimin içine bakıyor benden onu anlamamı istiyordu. Ben ise konuşamıyordum. Konuşmak istedikce sanki karanlık benim sesimi yutuyordu.
"Cadılar, kurtlar ve esasende vampirlerin kaderi sana bağlı kızım..."
"Mia! Mia!"
Gözlerimi açdım. İlk anda nerede olduğumu çıkaramadım. Kalbim deli gibi atıyor, bedenim ise titriyordu.
"Rüyanda çığlık atıyordun!" dedi Elina endişeli bir halde.
"Kusura bakma, kabus gördüm." dedim iç çekerek. "Şu aptal balo..."
"Ne gördünki?"
"Vampirler, kan, cadılar, kurtlar, psikopat gibi dolanan çiftler falan işte"
"Ne diyorsun... Deli gibi eğlendin ha?"
"Boş ver, sonra anlatırım." dedim geçiştirerek. "Seninki nasıl geçti?"
"Harikaa, çok kalabalıktı. Okuldaki her kes gelmişti."
Elinanın gittiyi partiyi anlatması neredeyse günün geri kalanını aldı. Akşam olunca vakti nasıl geçireceğimizi düşünmeye başladık.
"Bir fikrim var!" dedi Elina hevesle. Onun bu coşkusu beni tedirgin etti.
"Nedir?"
"Caddedeki barı hatırlıyormusun? Uzun zamandır oraya gitmek istiyorduk."
"Ne olmuş ya? Kahve, pasta, erkekler. Sende biz yoldayken şu maskeli balonu anlatırsın."
"Tamam. Ne giyeceğime karar vereyim de..."
Giyinmek için kırmızı saten bir elbise seçtim. Evet kırmızı ve siyah benim rengindi. Aynı elbisenin siyahından Elinada olduğu için siyah yerine bu elbiseyi seçmiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
