Lissa, kirli kıyafetlerini bodrum katına inerek boş çamaşır makinelerinden birinin içine yerleştirirken hala düşündüklerinin var olma ihtimalinin şaşkınlığını yaşıyordu. Makineyi çalıştırdı ve çamaşır sepetini alarak yukarı doğru çıktı. Saatlerce oturup düşünmüş, aynı zamanda odasını toplayarak kafasını dağıtmaya çalışmıştı. Maria'yı kahvaltıdan bu yana görmemişti. Neredeyse akşam olacaktı. Aynı zamanda eğer defterin onda olduğunu birileri biliyorsa dolabına bakma gereksinimi de duymuş olabilirlerdi. İyi de bunun Maria ile bir alakası olamazdı ki ! Fakat diğer tezini de konuya dahil edecek olursa akşam yatmadan önce odanın kapısını hep kilitlerlerdi. Eğer kendisi uyur gezer olup kendi dolabının kilidini kırmışsa o başka bir meseleydi. Kendini de eledikten sonra geriye sadece Maria kalmıştı. Ama arkadaşı böyle bir şeyi ona yapmazdı ki ! Belki Maria akşam kapıyı kilitlemeyi unutmuştu ve odaya biri girip dolabına bom yapmıştı. Kendi kendine gülmeden edemedi Lissa. İki dakika da onlarca senaryo kurup kurup durmuştu. Sonunda defteri sakladığı yere gitmeye karar vermişti. Ama dünkü saldırıdan sonra biraz tırsıyordu o da ayrı bir meseleydi. Bir de işin Bay Thompson'dan izin alma boyutu da vardı. Ama gitmese elindeki tüm kozları da kaybedecekti. İntikam arzusu tüm olasılıklara bir savaş açmıştı ve Lissa'nın tekrardan Nacha kütüphanesine gitmesine karar vermişti. Bu savaşı kazanacak olan intikamın alev alev yanan öfkesi olabilir miydi?Lissa siyah dar paça pantolonunu giydi. Üstüne zifiri karanlık renginde bir t-shört ve deri ceket çekti. Bu dehşet saçan kombini zift renginde bir şapkayla tamamladı. Görüntüyü bozan tek şey düz açık kahverengi saçlarıydı. Odadan çıkarken, içine gerekli olacak alet edevatlarını da koyduğu sırt çantasını da aldı ve ellerine siyah deriden eldivenlerini geçirdi. Lakabının hakkını vererekden sinsi bir yılan gibi yurttan dışarı süzüldü. Hava kararmıştı artık. Yıldızlar onun karanlıktaki tek yoldaşları olarak, onu yine yalnız bırakmamışlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMÜN RENGİ
Mystery / ThrillerÖlümün rengini daha önce keşfetmiş miydiniz ? Siyah mı ? Ve yahut alev kırmızısı ya da duman rengi ? Annesinin ölümünü mevsimsiz getirmişlerdi. O gün ölümün mevsiminin olmadığını anladı. Ve mevsimsiz ölümlere, ölümün rengini getirmeye ant içti !
