Kıro

772 52 6
                                    

"Pişt esmer bebeğim! Bak iki dakika işte gülüm

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Pişt esmer bebeğim! Bak iki dakika işte gülüm."

Puşt Turgay'ın çenesine dayanamayıp söve söve balkona çıktım. Sinirden alnımdaki damarların attığına emin bir şekilde, "Lan, Allah'ın kırosu ben o çeneni kırmadan çek git şuradan asabımı bozma benim." adam bana resmen kafayı takmıştı ve işin trajik kısmı buna mahalleli de alışmış Turgay'ı böyle gören sadece gülüp geçiyordu.

Kanı tatlıydı puştun...

Her şeyin başlangıcı ise geçen gün mahallenin girişinde bulunan Salih abinin kahvehanesinde fenerbahçe-galatasaray maçını izlerken bu gerizekalı, fenerbahçe gol atınca gaza gelmiş üstüme atlamıştı. Üstüme atlaması ile de ikimiz yerde yuvarlanmıştık.

Daha sonra soğuk fayansa amele sümüğü gibi yapışmış bir adet ben ve üstümdeki davarla neredeyse öpüşme raddesine gelmiş ve benim onu üzerimden tabiri caizse fırlatmam ile birbirimizden ayrılmıştık. İşte şimdi de yakamdan düşüremiyordum takmıştı kafayı bana manyak adam.

Ne zaman yolda yürüsem, o da Serdar Ortaç'ın karabiberim şarkısını son ses açıp tofaşıyla arkamdan geliyordu. Bende aşağıda kalmayıp bir ağız dolusu küfürü suratına sayıyordum, fakat onun pek taktığı söylenemezdi çünkü asla usanmadan peşimden koşup durmaya devam ediyordu.

Sanırsın bana aşık olmuştu da bu yüzden dişisini avlamaya çalışan bir arizona kertenkelesi edasıyla asla peşimden ayrılmıyordu.

"Akşam kahvehaneye gelde seninle sarı kanaryaları izleyelim." Otuz iki diş sırıtıp benden cevap beklerken kaşlarımı kaldırıp, "Saat kaçta?" diye sorumu yönelttim. Zaafımı biliyordu piç...

Asla kanaryaların maçını kaçırmazdım ve tabiki evde de izleyebilirdim fakat kahvehanede emekli dayılarla izlemenin verdiği keyif bir başkaydı.

"Ben seni akşam yemeğinden sonra ararım gelirsin azıcık hasrette gideririm." dediğinde bu adamın gerçekten sıyırdığını düşünmeye başladım. Resmen bir seksen üç boyda, esmer, yapılı bir vücuda sahip olan koskoca adamdım ve o yavşak yavşak konuştuğunda sinirlerim hopluyordu.

"Tamamdır git hadi yeter suratına katlandığım." diyip arkamı döndüğümde puşt yan bir gülümseme atmış, yine son ses kara biberim açıp evimin önünden geçip gitmişti...

Bu bölüm biraz Turgay'ın Araf'a neden bu şekilde yaklaştığını anlamanız için yazdım. Prolog gibi düşünün vakit bulduğumda bölüm yazacağım ve haberiniz olsun bu kitap erkek hamileliği yani mpreg içerir rahatsız olacaklar okumasın. Okuyacaklar içinde umarım seversiniz.♥️

Karabiberim (Mpreg) BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin