" Demek iddiaya girdiniz he " annem ve Evia dedikodu yaparken bir yandanda yemek hazırlıyorlardı.
Birden vücuduma yayılan yorgunluk ile esnemiştim. " Evet ve kazandım " göğsünü gere gere konuşurken annem onun bu hallerine gülmüştü.
" Hey küçük abi o çocuk sevgilin mi ?" kulaklarım dikleşirken tük kanın yanaklarımda toplandığını hissediyordum. Annem merak ile yaptığı işten kafasını kaldırarak bana bakmıştı. Evia ise sırıtıyordu.
" Neteyam " annem tek kaşını kaldırırken, ben elimi enseme atmış ve boğazımı temizlemiştim. " Sevgilim falan değil arkadaşım " Evia her ne kadar arkadaşım desemde inanmıyordu.
Annem ise her ne kadar inanmasada beni sıkmamak için kafasını evet anlamında sallamış ve yaptığı işe geri dönmüştü.
" Neteyam aşık olmuş "
" Yok öyle bir şey " kulaklarımın utanç ile indiğinin farkında değildim. Bunu fark ettiğimde ise daha fazla dikkat çekmemek için kulaklarımı eski haline sokmuştum.
" Ya ya aynen. Ondanmı çocuktan gözlerini alamadın "
Evia'dan
Neteyam'ı yada sevdiğim birini sinir etmeyi çok severidim. Tamda şuan olduğu gibi. Çocuktan deli gibi hoşlandığı belliydi ve sevgilimisiniz diye sorduğumda kızaran yanakları ile herşey belli olmuştu.
Benimde adım Evia ise bunları sevgili yapardım. Sinisice sırıtırken, Neytiri'ye dönmüş ve onunda sırıtan suratına bakmıştım.
Aunong denilen çocukla aralarındaki çekimi fark etmiyor gibiydi. Neteyam'ın gay olacağına hala şaşırıyordum. Abimin ise nasıl bir tepki verecek onu tahmin bile edemiyordum.
Neytiri ve Neteyam'a bakarak çadırdan çıkmıştım. Loak'ı arıyordum. Abim yine sabah ona kızmıştı. Bu konuyu abimle de konuşmak zorundaydım. Bunu aklıma bir köşesine not olarak ilerlemeye devam ettim.
Köyün çoğu yerine bakmıştım hala Loak'ı bulamamıştım. Neredeydi bu çocuk diye geçirmiştim içimden. Gözlerimi denize çevirmiştim. İkran'ım olan ze'na yı çağırmış ve beklemeye başlamıştım.
Hala gözlerimi denizde gezdirirken düneyin iddiaya girdiğim çocuğu fark etmiştim. Uzun boyu, siyah saçları ve bizim gözlerimizden tamamen farklı olan deniz mavisi gözleri vardı.
Aslında yakışıklı biriydi ama gıcıktı. Her neyse. Bakışlarımı hissetmiş gibi benim olduğum tarafa dönmüştü. Salak herif diye geçirmiştim içimden. Gözlerimi devirirken ikran'ıma adımlayarak binmiş ve bağımı kurup havalanmasını istemiştim.
O kadar güzel bi yerdeki Pandora. İnsanın evi, ailesi, yuvası, kalp atışlarını, aldığın nefesi bile o kadar huzur kılıyordu ki.
O bizim herşeyemizdi. Bize merhamet eden ve bizim ona sığınmamızı anlayışla karşılayan biriydi o.
Yeni aşkların, arkadaşlıkların, huzurun, savaşın ve barışın habercisiydi Eywa.
Yüzüme bir gülümseme yayılmıştı. Gözlerim loak ve yanında tanımadığın 4 kişiye kaymıştı.
Gülen yüzümü düşmüştü. Bunlarda kimdi. Kaşlarım çatılırken onlara görünmeden gördüğüm ağaçlara saklanmıştım.
" Ne yapmaya çalışıyor bu çocuk !" kalbimdeki sinirim vücuduma yayılmıştı. Sevdiklerimin başına bir şey gelmesi en son isteyeceğim şeydi.
Loak önce karşısındaki çocukla el sıkışmış sonra da yüzmeye başlamışlardı. Ze'na ile uçmaya başlarken fazla ağaçlardan dolayı beni fark etmeleri zordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENİ GÖRÜYORUM
Ficción GeneralNeteyam. Çoğu kızın hayran olduğu o kişi. Güçlü sert bir savaşçı. Duygularını gizleyecek kadar yetenekli ama bir o kadarda kırılgan. Aunong ise onların gözünde zorba olan biri. Ama kim bile bilirdiki bu zorba dedikleri kişiye aşık olacağını. Kim bi...