"Maviliklerde Kaybolmak İster Gibi..."

56 5 6
                                    

2020/İstanbul

Sulu gözleriyle yanıma yaklaştı annem.Sıkılmıştım artık.Asker olacağımı söylediğimde kabul etmemişti ama her gün böyle ağlayacağını da söylememişti.

"Kızım" dedi ağlamaya yakın bir şekilde çıkan sesiyle.
Evet,ben artık bir askerdim ve ilk görev yerime gidiyordum.
"Anne" dedim yumuşak olmaya çalışarak.Ama biraz daha ağlarsa yumuşaklık falan kalmayacak.

"Güzelim" diyen babamın da annemden bir farkı yoktu.Bir ağlamadığı kaldı.Artık dayanamayacağım vallahi.
"Gözünüzü seveyim bir durun yahu.Valla bıktım bu ağlamalarınızdan.Ben hayalimdeki mesleğe sahip olmuşum.Heyecanlıyım,sevinçliyim.Siz gelmiş bir "Kızım",bir "Güzelim" deyip duruyorsunuz.Yeter!"

"Kızımız bizden ayrılıyor,zil takıp oynayalım mı?" dedi annem.
"Yeter ki oynayın,şarkı da açayım ben,hadi." diye ciddi ciddi şarkı açmaya koyuldu canım kardeşim Polat.
Mal,yemin ediyorum mal."Bokunu çıkarma sende."
"Abla yemin ederim ben de bıktım.Bu ne böyle be.5 yıldır ev cenaze evi gibi."
"Sen anca oyun oyna.Ablan gurbete gidiyor gurbete." dedi annem.Artık tam anlamıyla hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"Al bak yine ağlıyor.Abla gel sen bu işten vazgeç.Sen gidince ne yapacağım ben bunlarla?"
"Ağzının ortasına bir tane yapıştırmamı istemiyorsan sus."
"Tamam tamam sustum."
Susardı tabii.Tokat atma işinde çok iyiyimdir.Bunu en iyi bilen kişi de canım kardeşim Polat olduğu için şimdi sütünü dökmüş kedi gibi bakıyordu bana.

Saatime baktım.On ikiyi kırk beş geçiyordu.Ve bilin bakalım benim uçağım kaçta kalkıyor.Biri on beş geçe.Bende de akıl bırakmadılar ki ben ne yapayım.
"Evet" dedim harfleri uzatarak."Benim artık gitmem lazım biricik ailem."
Annemin ağlaması şiddetlendi.Hızlı adımlarla yanına gidip kocaman sarıldım.Aynı şekilde karşılık verdi kurban olduğum."Ağlama artık anne.Merak etme,her şey güzel olacak."
"İnşallah yavrum,inşallah."dedi boynumu öperken.Ağlamasını zor da olsa durdurmuştu.
"Ha şöyle" dedim neşeli bir sesle.
Aynı hızlı adımlarımı bu kez babam tarafa yönelttim.Sıkıca sardı kollarını bedenime.Doya doya çekti kokumu içine.

Vedalaşma faslı bittiğinde Polat'la beraber evden çıktık.Annemle babamı yanımızda getirip orada da ağlamalarını istemezdim.

Polat telefonunun bluetooth'unu arabaya bağladı.Yaklaşık 20 saniye sonra Sezen Aksu'dan Geri Dön çalmaya başladı.
"İnadına mı yapıyorsun?"
Cevap için beklemedi."Evet." Ben de tabii ki çok nazik bir şekilde yanıtladım bu cevabını."Senin kafatasını sikeyim."
"Aa çok ayıp ablacım.Senin artık konuşmalarına dikkat etmen lazım.Askeriyede de sikerim,sıçarım dersen ilk günden geri paketlerler seni."
"Kurbanlık koyun muyum ben?Kim kimi paketliyor?"
Havalı olayım diye dedim.Orada kedi yavrusu gibi uslu duracağım.

"İki gün sonra görürüm ben seni."
"Aynen,dediğinden."Beş dakika boyunca konuşmadık.Hâlâ Geri Dön çalışıyordu.Allah'ım sabır.

"Geri dön,geri dön.
Ne olur geri dön.
Uzanıp tutuver elimi bir gün,
Utanır diyemem ne olur geri dön."

"Kapa şunu artık" dedim bıkmış bir halde."Geldik zaten" dedi yakışıklı kardeşim.Şaka maka kardeşim diye demiyorum çok yakışıklı.Kaymakla beraber yemelik bir şekilde de tatlı ama o tatlılığı tek bizde göstermiyor beyefendi.

Araba durdu.Centilmen kardeşim kapısını açıp çıktı ve yürümeye başladı.Beni unuttu galiba."Ağzına sıçayım senin" diye azıcık söverek indim arabadan.
Arkasını bile dönmeden tam gaz gidiyordu.Ama bende de artık askerlik yetileri vardı canısı.Hızlı adımlarla beş saniyede yanına vardım ve ensesine silleyi çaktım."Ahh!" diyerek inledi.Ben ise "İçimin yağları eridi resmen" diyerek yoluma devam ettim.Arkada hala mal gibi ah uh deyip duruyordu.Şeytan diyor git bir tane daha çak.Ama bizde de acıma duygusu var elhamdülillah.

Uçağa binmiş bulunuyorum.Evet asker,hedef Hakkari.

Askerlik konusunda daha acemiydim.Yeniyim çünkü.Umarım bir mallık yapıp hayallerimi yerle bir etmem.Çünkü ciddi oluşumun yanı sıra serseri ve psikopat halim de vardı.

Kalan yolun yarısında dışarıyı seyrettim.Maviliklerin içinde kaybolmak ister gibi bakıyordu yeşilin her tonunu barındıran gözlerim.Valla bence bayılacakmış gibi bakıyordu çünkü uyukluyordum.
Tabii kalan bir saatlik yolda da doyasıya uyudum.Uyumamak gibi bir şansım yoktu zaten.Orada uyuma gibi bir şansım olacağını düşünmüyordum çünkü.

SINIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin