KM ~ 1

1.7K 34 5
                                    

Bölüm şarkısı Murat Dalkılıç kördüğüm

Bugün ihaleyi bize vermeleri gerekiyordu. Beyaz dar paça ve gri tişörtümü giydim. Saçlarımı açık bıraktım. Kahvaltımı ettikten sonra arabaya bindim.

Şirkete geldim. Asistanım Kemal ihaleyi bizim lehimize döndüğünü söyledi. Kemalden kahve istedim. Her zamanki sade ve köpüklü kahvemden getirdi. Kahvemi içerken dosyaları göz attım. Bir dosyada yanlışlık olduğunu farkedince bu konuyla ilgili tüm dosyaları Kemal'e verip incelemesini istedim.

Dünkü çocuk tarzıyla çok hoştu aslında. Bir takım elbise bu kadar mı bir insana yakışırdı?? Bu düşünceleri aklımdan uzaklaştırdım. Çünkü annemle babam gözümün önünde yakıldığında hiçbir gözyaşı sarfetmemiş ben duygusuz olan ben aşık mı olucaktım? Ha gülüyüm bari.

Acaba şu çocukla biraz oysam mı? Bence hiç fena olmaz. Kemalden dünkü çocukla ilgili bilgileri bana getirmesini istedim.
Adı Barış AYAN mıs. 27 yaşında. Annesi ile babası şuan tatildeymis. Genelde onlar tatildeyken Barış şirketle ilgelinirmis. Büyük ihtimalle birazdan öğle yemeğine çıkar ve acele edersem ona yetişirim.

Hemen arabama atladım. Hareketli bir müzik çaldım. AYAN Holding in önüne geldiğimde bekledim. Barış'ın çıkmasını bekledim. 2dk beklemiştim ki Barış holdingten çıktı. Arabasına bindi. Bende arabasını takibe aldım. Bir tane kafenin önünde durdu. Kafede bir tane masaya oturdu. Ben de kafeye girdim.

Barış'ın karşısında ki sandelye ye oturdum. Barış beni gördüğü ne şaşırmış olduğu belli. Konuşmaya başladı.

"Ne var , yine ne istiyorsun? İhaleden çekildim."

"Bir şey istemiyorum, sadece beraber yemek yiyoruz."

"Sebep?"

"Sebep canım, öyle istiyor."

"İyi peki."

Garsona siparişlerimizi verdik. Beraber yemek yedik. Hesabı takibikide ben ödeyip kalktım. Bir erkeğe hesap ödetecek kadar daha alçalmadım. Şirkete geldim. Önemli bir toplantım yoktu. Önemli isleride Kemal'den yapmasını istedim. Sonrada alışverişe gittim.

Beğendiğim siyah elbiseyi denemek için kabine girdim. Kabinden çıktığımda Barış'ı karşımda gördüm. Konuşmaya başladı.

"Güzel olmuş."

"Teşekürler de senin ne işin var kadın kıyafetleri satan yerde? Sevgiline mi bir şeyler alacaksın?"

"Sevgilim yok. Seni içeri girerken gördüm ve geldim. Hem hep sen mi beni takip ediceksin? Biraz da ben seni takip ediyim."

"İyi öyle olsun bakalım. Ben şunu kasadan geçirim beraber dolaşırız"

"Tamam"

O sırada Barış'ın tetelefonu çaldı. Bende kasaya gittim. Sonra Barışla beraber sahile gittik, dolaştık, güldük. Mutluydum onun yanında bir o kadarda huzurlu. Bu sanki güzel bir rüya ve bu rüyadan uyandığımda her şey kötüleşecekmiş gibi. Ya da ben fazla kuruntu yapıyorum.

Sanki şu anda üstümüzde bir mutluluk büyüsü var ve bu büyü insanı hiç olmadığı kadar iyi hissettiriyor. Bu büyü ortadan kalktığında her şey kötüleşecek. Daha fazla yıpranıcam.

Peki bizim ilişkimiz arkadaşlıktan daha öteye gidecekmiydi? Yani birbirimize aşık olcakmıydık? Belki de bu sorunun cevabı bendedir. Benim hissettiklerimdedir. Bilemiyorum şu anlık. Umarım aşk acısı çekmem. Tabi öyle bir acı varsa.

Onun her ayrıntısı güzel. Yüzü, utangaç bakışları. Beni ona bağlayan bir şeyler var ve umarım bu bağ hiç bir zaman kopmaz.

Onun bana karşı hissettikleri neler acaba? Beni gördüğünde ne hissediyor?

Kadınım Mafya #Wattys2016Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin