İmpasse / VMinKook

Baba

***

Düşünme... konu shake. Salla salla... Artık sallamaktan kol kaslarım yeterince gelişmişti ve zorlanmadığım için siktiğimin düşüncelerini siktiğimin beyninden uzak tutamıyordum.

"Hyung... bu Margaritayı beğenmemişler. Likörü azmış." Diyerek tezgahıma kadehi koydu Minho. Bastım üstüne portakal likörünü.

"Hyung, Bloody marinin domates suyu az gelmiş." Diyerek Jisung önüme bardağı bırakınca dişlerimi gıcırdattım.

"Teker teker gelin lan! Ömründe sojudan başka şey içmemiş mal herifler baristalık taslıyor. Alın götürün! Bizim tariflerimiz, ölçülerimiz bunlar. Siktirsin gitsin başka yerde içsinler beğenmiyorlarsa!" Jisung geri alıp giderken,

"Baba dedi ama!" Diyerek uyardı Minho. Kafamı kaldırıp Baba'yı aradım. Göz göze geldik.

"Beni çağırdı mı?" Diye sordum. Margaritasını tekrar yapmaya başladım. Yenisini yaptığımı gören Minho eski olanı kafasına dikti. Kötü bakışlarımı süzdü ve safmış gibi güldü şerefsiz.

"Ziyan olmasın." Diyerek boş kadehi kaldırdı. Sabır! "Çağırmadı. Misafirleri için çalmanı istiyor sadece."

"Minho?"

"Efendim hyung?"

"Bugün hafta sonu mu oğlum?"

"Hayır hyung."

"O zaman neden bugün çalmadığımı söylemedin?"

"Baba'ya bunu nasıl diyeyim?"

"Al şunu götür. Bu gece müzik olmadığını, hafta sonu beklediğimi söyle." Derken... Kapıdan Taehyung girdi.

"Dur dur! Söyleme. Çalacağım."

"Bir karar ver hyung!"

"Yürü git lan!" Diyerek kovdum.

Taehyung'un gözlerine bakarak şarkı söyleme fırsatını hiç teptiğim olmamıştı. Gülümseyerek bana doğru yürüdü ve tezgahımın önündeki yüksek tabureye oturdu.

"Hoşgeldin." Hep gelirdi. Hep hoş gelirdi.

"Hoşbuldum Jimin. Nasılsın?"

"Kötüden hallice. Sen nasılsın?" Ağlanmayı ihmal etmemek gerek.

"Ah... yorucuydu bugün. Enerjiye ihtiyacım var." Zarif ellerini, her zaman dediği şeyi tasdikler gibi oynatırdı. Veririz anam, veririz babam.

"Enerji istediğine göre viski günündesin."

"Evet. Artık halimden ne istediğimi anlıyorsun, sormadan koyabilirsin." Sormadan koyabilsem çoktan koymuştum da sormama rağmen istemiyordu.

"Jimin! Geldim. Baba gelmiş ilgilendin mi?" Diye sordu Minseo. Tavırlara bak! Saçlarını savurup gözlerini parlatmalar, üstüne başına çeki düzen verme çabaları!

"İlgilendim merak etme. Ve Minseo salak olma! Öyle bir adama seni yedirmem. Adamın pazarladığı karıları ve kocaları var!"

"Kimden bahsediyorsunuz?" Diye sordu Taehyung arkasına dönüp bakarken. Taehyung'un güzelliği Baba'nın dikkatini çekmemeliydi.

"İşine başla Minseo. Babacık şuan onu okşayan karısı ve kocası için parça bekliyor benden." Dedim sinirle.

"Aman be! İki adam süzdürmüyorsun." Dedi küskün surat ifadesiyle.

"Ulan adam sü... Şey yani güzelim adam süz ama adam olsun gözünü sevdiğim!" Dedim yalvarır tonda. Dil çıkarıp bir şey demeden döndü.

"Adı ne?"