BU BÖLÜMÜ YAZMAK İÇİN ÇILDIRIYORDUMMM!!
BENCE SİZ DE OKURKEN ÇILDIRABİLİRSİNİZ WQŞPSMJXNSMAZMWQ
BU BÖLÜM DE TOYGAR’IN ANLATIMINDAN OLACAK^^
ÖNCELİKLE SPOİLER VERMEM LAZIM!
BÖLÜM İSMİ TOYGAR İLE İLGİLİ, ARTIK O MU AŞIK OLUYOR BİLEMEM 🙈
VE UNUTMADAN, İLETİŞİM İÇİN INSTAGRAM HESABIM;
-MELOSUNHİKAYESİ-
ŞİMDİ FAZLA UZATMADAN BÖLÜMÜMÜZÜ OKUMAYA GEÇELİM 🌸
___________________________________________❥︎ 𝙱 𝙾̈ 𝙻 𝚄̈ 𝙼 9 ♡︎
“G İ Z L İ A Ş K”
“Aşk, gözle görülmez ama bir bakışla hissedilir. Gözler, kalpten geçen bir yolun kamerasıdır...”
Toygar’ın anlatımından;
Beni arayalı yarım saat kadar olmuştu, ve hâlâ eve dönmemişti. Telefonu elime alıp numarasına bastım, ama arayamadım. Bana ne ki? Şuan da kaçıp gitse bile umrumda olmazdı. Ama başına bir şey gelme ihtimali nedensizce korkutuyordu beni. Şeytani düşüncelerden sıyrılıp aradım. Çalıyor... Çalıyor... Çalıyor... Ve en sonunda açtı. “Deniz! Nerede kaldın?” diye sesimi yükselttim.
“Ooo! Toygar Efendi!” dedi kâbuslarımı saran ses. Kimdi bu şimdi? Yoksa hâlâ rüyanın içinde miydim?
“Kimsin sen! Deniz nerede?”
“Karıcığın şuanda karşımda oturuyor, sesini duymak ister misin? Açın şunun ağzını!” dedi emrederek. “Toygar kurtar beni, n’olur!” dedi Deniz, ağlayarak. Elimi sıkıp tırnaklarımı avuçlarıma batırıyordum. Deniz’in yalvaran seslerini duydukça sinirlerim daha çok yükselmişti.
“Deniz, kurtaracağım seni! Korkma sakın tamam mı?” telefonu tutan elim titriyordu. Nerede olduğunu bile bilmezken kurtaracaktım onu.
“Şimdi beni dinle Toygar Esat Zümher, ben Haldun Serat. Benden çaldığın tam tamına 2,5 milyon lira parayı geri istiyorum. Ha yok getiremem, sana verebilecek param yok diyorsan karını unut. İşlediğin günahın bedelini karın öder!” dedi buz gibi bir ses tonuyla.
“Ne diyorsun sen, ben tanımıyorum ki seni! Ayrıca ben senden para falan çalmadım. Bırak Deniz’i fena olacak!”
“Hadi ya! Tetiği çekmemle geberecek olan karın için mi fena olacak. Ah Toygar, bu kadar aptal olma! Paramı istiyorum!”
“Sen neden anlamak istemiyorsun! Ben senden para falan çalmadım!”
“Adresi atıyorum, paramı 1 saat içinde getirdin getirdin. Ha yok getirmedin, olacaklardan ben sorun değilim.” dedi ve yüzüme kapattı. 2 dakika sonra Deniz’den mesaj gelmişti. Haldun denen şerefsiz konum atmıştı. Ne yapacaktım şimdi? Kaç adam vardı yanında bilmiyordum, tek çözüm polise haber vermekti. Ya da bu işi tek başıma çözmekti. Evden çıktım ve arabama binip telefondan konumu açtım. Arabayı çalıştırdım ve konumu takip edip yola çıktım. Kim bilir ne yapmışlardı kıza! Bir yandan nefret edip bir yandan korkuyordum. Ona bir şey yapmalarından korkuyordum, ama Deniz’den de nefret ediyordum. Ailesi yüzünden hayatım mahvoldu! Ama bir yandan da kıyamıyordum işte ona. İçimdeki öfkeyi gaza vurdum. O kadar hızlıydım ki, bir yarış arabasından farkım yoktu. Bir yandan Deniz’e bir şey yapma ihtimallerini düşünürken bir yandan para mevzusunu düşündükçe aklımı kaybedecek gibi oluyorum. Ben kimseden para çalmadım, ve bunu işleten biri olmalı. Benim adıma birisi yapmış olmalı, ama bunun bir yabancının değil de burnumun dibinde olan birisinin yaptığından şüpheleniyorum. Ama neden böyle bir şey yaptı? Etrafımdaki insanlar zarar görüp vicdan azabı mı çekmemi istiyor, yoksa o parayı ödemeyeceğimi bilip batmamı mı istiyor? Off! Delirmek üzereyim, zaten kafamın içinde binlerce ses susmazken bir de bunlar çıktı başıma!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Deniz Yıldızı
Teen FictionÜniversite için İstanbul'a gelen Deniz, yaptığı hata sonucu kendine zarar vermiştir. Bu hatayla birlikte gelen Toygar, Deniz'in hayatında olduğu için zor durumun içinde bulunurve yaşadığı pişmanlıktan doğacak olan bir aşk hikayesi... "Ben hiç bir za...