8. Bölüm'

1.3K 151 82
                                    

Kitabı boşuna yazıyormuşum gibi hissediyorum

Anyway

İyi okumalar küçük trexlerim 🦖

Sınır
60 x 60 yorum=oy

Yetişkin içerikli ‼️‼️

••

Heyecanlandıkça yayılan çiçek kokulu feromonlarım daha da artmıştı araç içinde. Sıkı sıkıya tuttuğum direksiyonun üzerindeki eklemlerim daha da beyazlamıştı. Siktir! Terliyordum. Sırtımdan kuyruk sokumuma kadar akan ıslaklığı fark edebiliyordum.

Lanet olsun ki kızgınlığa girmiştim. Bastırıcı almak istemiştim. Fakat tahmin edemediğim bir durum yaşamıştım. Vampir kökenliler bastırıcı kullanmadığı için burada bastırıcı bulmak fazlasıyla zordu. Bir hafta boyunca acı içinde kıvranacaktım anlaşıldığı üzere.

Bilemiyordum. Taehyung yardımcı olabilirdi belki de. Ona ihtiyaç duyuyordum. Şuan soygunu sikime takmadan, onları arkamda bırakıp buradan siktir olup gitmek istiyordum.

Yapamazdım işte. Onları bırakıp gidersem muhtemelen kafamı koparıp beni ateşin içine atıp yakarlardı. Bu ihtimali göze alamazdım. Özellikle de yoongi denilen adamı karşıma hiç.

Bana karşı olan nefreti sandığımdan da çok fazlaydı. Hatta daha fazla da arttığını söyleyebilirdim. O gün ki yemeğin ardından 3 gün geçmişti. Bu üç gündür karşıma çok çıkmamıştı. Sadece bugün ki görev için yan yana gelmiştik.

Sıkıntıyla oflayıp dikiz aynasına bakmıştım ne var ne yok diye. Gördüğüm polis aracıyla sertçe yutkundum. Gördüklerim doğru mu diye birkaç gözlerimi kırpıştırmıştım. Siktir! Hassiktir be, şimdi sıçmıştık işte.

Yaka önüme bağladığım küçük mikrofonun tuşuna basarak içeride hâlâ soygunla uğraşanlara seslendim. Acele etmem gerekiyordu.

"Gençler yarrağı yedik. Arabanın arkasında polis aracı var." bir müddet ses gelmedi. Sonrasında yoonginin 'siktir' fısıltısını duymuştum. Büyük siktirdi hemde. Tüm her şeyi kusursuz hallettiğimizi sanmıştık.

Fakat öyle değildi bile! Adamlar elleriyle koymuş gibi bulmuşlardı bizi. Bu nasıl olurdu anlamıyorum. Ya biri bizi ifşa etmişti ya da etmişti. Bunun başka açıklaması olamazdı.

Ya da bizim buraya geleceğimizden haberdarlardı.

Kafam saniyesinde allak bullak olmuş, ne yapacağımı şaşırmıştım. Bunu kesinlikle beklemiyordum. Tamamen temiz hallediyorduk, Tanrım. Neden her şey tepetaklak gitmek zorundaydı ki?

Araba içinde hissettiğim sarsıntıyla kendime gelirken, üçlünün nefes alışveriş sesleri içeride karışmaya başlamıştı. Korkutmuşlardı beni. Ne ara gelmişlerdi araca?

"Sikik herif çabuk sür şu arabayı!"
Yoonginin bağırması beni yerimden sıçratırken hızlıca elimi vitese attım. Sonuna getirip direksiyonu sağa yavaşça kırdığımda derin nefes aldım.

Bu benim ilk polisten kaçışım değildi.  Sürekli kaçmışlığım vardı pisliklerden. Yakalanmamıştım hepsinde de. Bunda da yakalanmayacaktım. Evet, derin nefesi tekrar içime çektim. Mp3 çalardan her hangi bir müzik açarak gaza köküne kadar basıp tozu dumana kattım Paris'in sokaklarında.

Arkamızda ki polis arabası peşimize takıldığında hızlıca bir sokağa girmek için el frenini çekip sert bir dönüş yaptım ve yola kaldığım yerden devam edip gaza yüklendim.

Polis aracı yetişmek için ne kadar gaza bassa da, altımdaki bebeğe yetişemeyecek kadar yavaş bir motora sahipti. Bugün bunun için ford mustang shelby gt500 aracını seçmiştim Taehyung'un. Bu hatunu sürmek hayalimde bir yerlerde saklıydı.

Sex, Drugs, Etc. | Taekook|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin