Bölüm 4 - Karanlık.

134 17 42
                                    

Glamour'un bahçesindeki ihtişamlı saat gece 2'ye yaklaşıyordu. Chuuya okula yeniden yerleşmenin sevinci ile deliksiz ve harika bir uyku çekeceğini düşünse de, hayalindeki ile gerçekte yaşanan birbirini pek de tutmamıştı. Sebebi ise gücüne duyulan ihtiyaçtı.

Uykusunun en güzel yerinde telefonu çalınca affallamış, ekranda okulun tamircisinin ismini görünce epey şaşırmıştı. Tamirci, kazan dairesindeki gaz sızıntısını çözmek için Chuuya'ya ihtiyacı olduğunu söylemişti. Kaçak oldukça yüksek ve ulaşılması zor bir yerde olduğundan, Chuuya'nın gücüne ihtiyaç duymuştu. Eğer sabaha kadar bunu halledemezse, müdürden sağlam bir azar işiteceğinden turuncu saçlı öğrenciyi rahatsız etmekten çekinmemişti.

Chuuya üstüne kapüşonlu bir hırka geçirip söylenerek yatakhane binasından çıktı. Taşlı yolları sessizce yürüyerek kazan dairesine ilerlerken uykusunu açmaya çalışıyordu fakat çok da başarılı olduğu söylenemezdi. Az sonra kazan dairesine ulaştığında tamirciye korkunç bakışlarını hediye ediyordu.

" Gece gece beni uyandırdığına inanmıyorum. Çok güzel rüyalar görecek gibiydim. "

" Hadi hadi, söylenme. Eğer bunu halledemezsem müdürün bana ne yapacağını hayal edebiliyor musun? Eğer işimi görürsen yemekhanedeki Bayan Kikaru ile anlaşır ve sana fazladan yemek vermesini söylerim! "

Chuuya gözlerini devirdi.

" Hiçbir zaman yemekler benim için çekici gelmedi, daha iyi bir şey bulmalısın. "

Kafa salladı ve üzerindeki hırkayı çıkardı. Tamirci sorunu ona detaylı bir şekilde anlattığında derin bir nefes alarak gücünü kullandı ve uçmaya başladı. Kaçağın olduğu yeri bir kaç malzeme ile yamaması gerekecekti. Yaklaşık 7 metre yukarıya uçtuğunda aşağı baktı, tamirci çoktan dışarıda sigara içmeye başlamış olmalıydı. Adamın huyu buydu, fırsat bulduğu her an sigara içerdi.

Bu kaçak işi sandığından zor ilerliyordu. Hem sürekli yerçekimine zıt bir durumda olmalı hem de elleri çalışmalıydı. Henüz gücü konusunda yeterince profesyonel sayılmadığından odağını ara ara kaybedip yere düşecek gibi oluyor ama sonrasında yeniden kendini toparlıyordu.

Elindeki demirden aletlerle kaçağı kapatmaya çalışırken bir anda elektriklerin kesilmesi ile sıçradı. Bu da yüksek miktarda odak kaybına sebep olmuş ve 7 metreden 1 metreye kadar düşmüştü. Neyse ki yere çakılmadan evvel kendini toparlayabilmiş ve yumuşak bir şekilde yere oturmuştu.

" Bu da ne şimdi? Hiçbir şey göremiyorum. "

Ellerini havada sallayarak bir yere dokunmaya çabaladı. O esnada da kapının dışında ıslık çalarak sigara içen tamirciye sesleniyordu ama adam asla duymuyordu. Bir kaç uzun saniye boyunca çaresizce debelenirken bir anda kendine tutulan fenerle gözlerini kıstı ve elini ışığa doğru siper etti. Işığın ardında kimin olduğunu görmekte çok zorlanıyordu.

" Gece gece burada ne işin var, Chuuya-kun? "

Bu ses şüphesiz Black'in sesiydi. İçini bir ürperti alırken kendine yaklaşan uzun bedeni izledi.

" Şunu gözüme tutmayı bırakır mısın? "

" Ah, üzgünüm. "

Black ışığı ikisini de aydınlatacak bir yere bıraktıktan sonra elini Chuuya'ya uzattı. Kalkmasına yardım etmek istemişti ama Chuuya elini ona vermedi. Kendisi yerden destek alıp kalktıktan sonra düz bir yüz ifadesiyle Black'e baktı.

" Asıl benim sana sormam gerek, sen neden bu saatte, bu kıyafetlerle buradasın? Ayrıca gerçek misin yoksa o her zamanki hayalet mi? "

" Chuuya-kun.. "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 03 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Demoniac [ soukoku ] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin