Yara Bandım

Yara Bandı

!birazcik smut!

Jisung'dan

Minho odasına girdi bende ardından girdim duvar kenarında bir yatağı vardı karşısında bir askılık yanında bir masa karşısında ise bir dolap vardı.Yatağa uzandı ve uyudu.Bende yanında uyumayı düşündüm ama sonrasında annesinin evde olduğunu hatırladım.Mutfağa gittim Minho'nun annesiyle sohbet ettik.

"Kolay gelsin Lee Anne"
"Aa Jisung, Minho nerde"
"Uyuyor"
"Sende uyusana,yorgunsunuzdur"
"Yok ben iyiyim,ama Minho çok uyuyor okulda bile"
"O öyledir, naptınız bugün"
"Bunu söylemek ne kadar doğru bilmiyorum ama Minho bugün bana çıkma teklifi etti"
"Aa HAYIRLI OLSUN"
"Teşekkürler"
"Ya Jisung sana bir şey sormak istiyorum"
"Tabii"
"Öğlen gelmeden önce Minho bana yazdı, Jisung'un ailesi hakkında soru sormayın diye,kusura bakmazsan çok merak ettim de"
"Anlıyorum sorun değil"
"Anlatmak ister misin"
"Annem benim doğumumu babamdan gizlemiş,babamda annemi terk etmiş,annem de dedemin evine yerleşmiş,ben dedemin elinde ve evinde büyüdüm,ve şuan aramızda değil,annem şuan şehir dışında ama nerede biliyorum."

gülümsedi ve bana sarıldı.Sol gözümden bir yaş

"Siz anne oğul bana çok destek oluyorsunuz"

dedim ve gözyaşımı sildim.

"Ben bi Minho'ya bakayım"

diyip Mutfaktan çıktık, merdivenlerden çıktım ve Minho'nun odasına girdim.Gözleri açık tavana bakıyordu.Benim geldiğimi gördü.

"Bebeğim"
"Sevgilim"

yanına yattım.Battaniyeyi üstüme örttü ve bana sarıldı.Bende ensesindeki saç tutamlarıyla oynadım.Minho yanaklarıma öpücükler kondurdu.

"Çok mu uyudum"
"Yok bende annenle sohbet ettim"
"Nasıl biri"
"Tatlı ve iyi"
"Öyledir"
"Minho"
"Hm"
"Şimdi biz öğle yemeğini burda yedik ya"
"Hıhı"
"Annene yazmışsın, Jisung'un ailesiyle ilgili soru sormayın diye,sen neden bu kadar düşüncelisin"

dedim ve yanağına bir öpücük kondurdum

"öyleyimdir"

yataktan kalktım

"Hadi kalk ya çok sıkıldım"
"Tamam tamam, sen in ben geliyorum"
"Tamamm"

mutfağa indim. Tezgahta kesme tahtasının üzerinde yeşillikler vardı ve Lee anne yoktu.Bende Yeşillikleri doğramaya başladım.Belimde soğuk bir el hissettim, büyük ihtimalle Minho'ydu.Arkamı döndüm.Evet o.Kollarını belime arkadan sararken çenesini omzuma yasladı arkamı döndüm ve Minho'nun o güzel gözlerini incelemeye daldım.Yüzünü yüzüme yakınlaştırdı.Çenemden tuttu,dahada yaklaştı,en son dudaklarımız değecekti ki Lee Anne mutfağa girdi.Girmesiyle çığlık atması bir oldu.

"AAAA"
"ANNE NE BAĞRIYON ORANGUTAN ÇİFTLEŞMESİ GÖRMÜŞ GİBİ TOBE YA KORKTUM"
"BEN DAHA KORKTUM"

Bense elimle yüzümü kapatıyordum.

"Oğlum bi anda daldım özür dilerim ya"
"Boşver ane ama daha dikkatli ol"
"Evet,evde çiftleşen orangutanlar var"

dedim, güldüler.

"Neyse birazdan kocacim gelecek ben yemek hazirlicam siz odanızda rahatça çiftleşebilirsiniz"
"Tobe ya".

Minho'nun odasına çıktık.

"Odan güzelmiş"
"Teşekkür"

Telefonunu aldı ve yatağa uzandı.

"Otursana"
"Yarım kalmış bir öpücüğüm var"

diyip bende yüzüstü üstüne yattım.Kafamı göğüsüne yasladım.Çenemden tuttu ve dudağıma hafif bir öpücük bıraktı.İkimizde yine mal mal sırıttık.Kafamı yine göğüsüne yasladım.