"Ela Gözlü Çocuk"

223 9 9
                                    

Canlarım hepinize merhabalar🎀 İlk değil ama neredeyse ilk deneyimlerimden biri olacak bu yüzden hatalarım olursa söyleyin lütfennn❤

Hepinizi seviyorum iyi okumalarrr🩷

____________________________________

Arif'in dilinden,
  
  "Hayır!" Küçük bir çığlıkla yerimden sıçrayarak uyandım. Yine o lanet kabuslardan biriydi... Ne zaman gece stresli olarak uyusam kabuslarım kendini göstermekten çekinmiyordu. Bu durum canımı sıksada alışmıştım artık.

  Bugünün BKM'de ki ilk günüm olduğu şimdi aklıma geldiği için apar topar kalkıp banyoya koştum. İlk günden geç kalmayı kim isterdi ki?
Elimi yüzümü yıkayıp yine koşar adım odama gittim. Üzerime düz siyah bir tişört, altıma bol bir pantalon geçirdim. Ayna karşısında ellerimle saçımı taradım ve iki fıs parfüm sıkıp kapıya ilerledim. Telefon, anahtar gibi önemli eşyalarımı ceplerime doluşturdum ve askıdan oduncu gömleğimi giyip kendimi dışarı attım.

   Arabayla kısa ama uzun bir yolculuktan sonra kendimi BKM'nin önünde buldum. Arabadan indim ve derin bir nefes alıp içeriye girdim. Kendimi tanıtıp sahnenin olduğu salona doğru ilerledim. Benim dışımda neredeyse herkes gelmişti ve kaynaşmıştı bile. Bir çocuk hariç... Önden 3. Sıraya oturmuş kimseyle konuşmuyor, telefonuyla ilgileniyordu. O an nedense elini çenesine dayamış durmasıyla, arada bir iç çekip etrafa bakınmasıyla ve dağınık saçlarıyla gözüme çok masum gelmişti.

Tam yanına gitmeye yelteniyordum ki asıl kadrodan olduğunu tahmin ettiğim biri yanıma geldi ve bana elini uzattı.
"Merhaba ben Cemile. Asıl kadrodanım. Hoş geldin! " Gülümsedim ve uzattığı elini sıktım.
"Arif bende. Arif Güloğlu. Tanıştığıma memnun oldum" Cemile de gülümsedi ve elimi hafifçe sıkıp diğer kişilerin yanına gitti.

O yanlız çocuğa baktığımda bu sefer  ayaktaydı ve yüzü bana dönük bir şekilde kıvırcık saçlı bir kızla konuşuyordu. Çocuğun gözlerini o zaman gördüm; gerçekten hayatımda gördüğüm en güzel ela gözlere sahip kişiydi...
Çocuğun yanına gitmekten vaz geçip kafeteryaya doğru ilerledim ve sütlü bir kahve aldım. Boş masalardan birine oturup etrafı seyretmeye başladım. Kafeteryanın kapısındaki hareketlenmeyle kafamı o yöne doğru çevirdim.

"Ela gözlü çocuk"

Evet sahnenin orda gördüğüm çocuktu. Aklıma böyle kodlamıştım. Tam gözlerimi başka yöne çevirecekken bir kahve alıp bana doğru geldiğini gördüm. Pek sosyal biri olmadığımdan hafif hafif kalbim hızlanmaya başlamıştı bile.
"Merhaba. Oturabilir miyim? "  Karşımdan gelen sesle sandalyede dikleştim ve gülümseyerek
"Tabi," diye cevap verdim. Ela gözlü çocukta gülümsedi ve tam karşıma oturup bana elini uzattı.
"Ben Cenan bu arada. Cenan Adıgüzel"
  
  Cenan Adıgüzel... Cenan Adıgüzel...

Diye tekrar etti beynim. Bir yerden çok tanıdık geliyordu ama çıkartamamıştım. Cemile'ye yaptığım gibi tekrar gülümseyip uzattığı elini sıktım. "Arif bende. Arif Güloğlu"

   Birbirimizi tanımak adına sorduğumuz klasik sorularla başlayan sohbet aynı saatler gibi akıp gitmişti ve nasıl akşam oldu ikimizde anlamamıştık. Gülüp eğleniyor, şakalar yapıyorduk ve diğer ekip arkadaşlarımız hakkında konuşuyorduk.
   İkimizinde kahkaha attığı bir sırada Cenan cebinden telefonunu çıkartıp,
"Bu arada numaranı alabir miyim?" diye sordu. Bende telefonumu çıkartıp masaya koydum ve Cenan'ın telefonunu alıp numaramı yazdım. Daha sonrasında kendimi arayarak kendi telefonuma da onun numarasını kaydettim. Telefonu Cenan'a geri uzattım ve vedalaşıp evlerimize dağıldık.

     Eve geldiğim gibi kendimi yatağa fırlattım. Neden pişmiş kelle gibi sırıttığımı bende bilmiyordum fakat iki elimle göğsünde tuttuğum telefona gelen bildirimi görünce sırıtmam dahada büyümüştü.

Cenan'ım
Vardınız mı eve Arif bey? :)

Evet onu böyle kaydetmiştim çünkü tanışalı bir kaç saat olmasına rağmen sanki onu yıllardır tanıyormuş gibi hissetmiş ve sevmiştim. Ama sanki normal bir sevgi değildi bu... Gerçekten, neydi bu? Garip hissediyordum. Ama tatlı bir gariplikti. Cenan'ın o gülen yüzü, ben heyecanlı heyecanlı konuşurken gözleri parlayarak beni dinlemesi... Bunlar her gözümün önünde geldiğinde karnıma bir şeyler oluyordu. Ne oluyordu? İşte onu bende bilmiyorum.

Düşüncelerimden sıyrıldım ve Cenan'a cevap yazdım. Küçük bir muhabbetten sonra beni yarınki provadan sonra evine skeç yazmaya çağırdı. Tabiki de kalbim çarpa çarpa kabul ettim ve birbirimize iyi geceler diledik.

   Pijamalaranımı giydikten sonra yatağa uzandım ve telefonu elime aldığımda yine whatsapp tan gelen bildirimi gördüm. Bu sefer Cenan dan değildi. Uygulamaya girdim ve sohbet ekranında yeni bir grup gördüm.

BKM Altyapı

Gurup sohbetine girdim ve herkesin kendini tanıttığını gördüm. Mesaj atan kişilerin numaralarını kaydettim ve bende aynı şekilde mesaj attım. Tam çıkacaktım ki
Cenan'ım kişisi yazıyor...  Bildirimini gördüm.

Cenan'ım
Ben de Cenan Adıgüzel🙋‍♂️

Dümdüz bir mesajdı fakat nedense tekrar yüzümde bir gülümseme belirmesine neden oldu. Cenan'ın profiline tıkladım ve fotoğrafa bakmaya başladım. Ne kadar karizmatik çıkmıştı...

  En son gözlerimin ağırlaştığını ve telefonu tutan kolumun yan tarafıma doğru düştüğünü hatırlıyorum. Daha sonrasında ise bedenim kendini uykunun rahat ve güvenli kollarına bıraktı.

Cenan'ın dilinden,(Bir kaç saat önce)

Karşımda oturan hoş çocuk gülümsedi ve uzattığım elimi sıktı.
"Arif bende. Arif Güloğlu."

Arif Güloğlu...  Arif Güloğlu...

Diye tekrar etti beynim. Bir yerden çok tanıdık geliyordu ama çıkartamamıştım.

_____________________________________
Tekrar meraba canlarimmm❤ 
Nasıldı ilk bölümü beğendiniz miii🎀

ilk bölüm olduğu için pek uzun yapmak istemedim sıkılmayın diye umarım beğenmişsinizdir💎

Dediğim gibi eğer hatalarım varsa söyleyin sizi seviyorum görüşmek üzereee💜🙌🏻

Çikolatalı Kek-{ArCen}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin