- BÖLÜM 7 -

6 2 0
                                    

Aslanpati postundan bir yosun parçası daha çıkardı. Yeni yatakları inlere taşımak tüylerini kirletmişti. Çok çalışmaktan kasları ağrımaya başlamıştı. İç çekerek güneşin ağaçların arkasına doğru giderek kaybolmasını izledi. Gün batımı devriyesi onsuz ayrılmıştı.

Ne sıkıcı bir gün ama! Hayal kırıklığına uğramış bir şekilde çırakların inine yöneldi. Ormanda koşmayı, bacaklarını çalıştırmayı ve rüzgârı tüylerinde hissetmeyi istese de, uyumaktan başka yapacak bir şeyi yoktu.

İnin dışını sarmalayan porsuk ağacının dallarının altından geçti. İçeride Tilkipati ve Buzpati tıpkı kuşlar gibi gevezelik ediyorlardı.

Buzpati, "Beyazkanat bana nasıl yuvarlanacağımı öğretti," diye övündü.

Tilkipati, "Ben de arka patilerim üzerinde savaşmayı öğrendim," diye miyavladı. "Beni izlemek ister misin?"

Aslanpati genç çırağın kendisiyle konuştuğunu zar zor fark etti. Yorgun bir şekilde başını salladı ve Tilkipati'nin titrek arka patileri üzerinde ayağa kalkmasını ve yosunların üzerine tekrar düşmeden önce yatağının etrafında sendelemesini izledi.

"Önceki denememde daha iyiydim!" Tilkipati telaşla ayağa kalktı.

Aslanpati, "Öyle olduğuna eminim," diye miyavladı. Tilkipati'nin heyecanını kıskanıyordu. Dağlardan döndüğünden beri hayat sanki tamamen sıkıcı işlerden ibaretmiş gibi gelmeye başlamıştı. Kabileyi beslemek ve yatakları temizlemek kötü değildi ama patilerinin altında titreştiğini hissettiği gücü kullanma şansını ne zaman bulacaktı? Yatağına kıvrıldı.

"Bak!" Tilkipati seslendi. "Bu sefer daha düzgün yapıyorum!"

Aslanpati başını kaldırma zahmetine bile girmedi.

Buzpati, "Ona yeni av çömelmesi hareketini göstersene," diye kardeşini teşvik etti.

Yosunlar hışırdadı ve Tilkipati ona saldırırken Aslanpati sarsıldı, erkek çırak o sanki bir yılanmış gibi kuyruğuyla boğuştu. Aslanpati öfkeli bir şekilde çırağı arka ayaklarıyla iterek yatağından dışarı çıkardı.

"Hey!" Buzpati korumacı bir şekilde miyavladı.

"Yerinde dur da bırak uyuyayım!" diye hırladı Aslanpati.

"Ama hiç eğlenceli değilsin!" diye somurttu Tilkipati.

Püskülpati ine girerken porsuk ağacının yaprakları hışırdadı.

"Aslanpati, Tilkipati'ye vuruyor!" diye şikâyet etti Buzpati.

Tilkipati, "Ben kendi başımın çaresine bakabilirim," diye itiraz etti.

Püskülpati, "Aslanpati sanırım yorgun," diye onları sakinleştirdi. "Sabah olunca oynamak isteyeceğinden eminim."

Aslanpati'nin yanına kıvrıldı ve Aslanpati, kardeşinin dilinin yumuşak dokunuşunu postunun üzerinde hissetti. Minnetle onun tüylerindeki son yosun parçalarını da temizlemesine izin verdi, ritmik yalama onun sakinleşmesini sağlamıştı.

"Neşelen," diye miyavladı dişi kedi. "Kartaltüy az önce bana, sabah ikimizin de devriyeye çıkacağını söyledi."

Aslanpati'nin kulaklar dikildi.

"Ateşyıldız, avlarımızı çalmaya devam edip etmediklerini kontrol etmek için Rüzgâr Kabilesi sınırına fazladan devriye gönderiyor," diye açıkladı.

Sonunda! Aslanpati, av hırsızlarıyla yüzleşme düşüncesiyle karanlık bir heyecan duydu.

Püskülpati, "Biraz uyusak iyi olur," dedi. "Şafakta sınırda olmamız lazım."

Savaşçı Kediler: Üçün Gücü 4 - Tutulma 🌔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin