Hasret kaldığım o gözlere bakmaya başladım. Özlemiştim onu bedenim ve ruhum yalnızca ona aitti.
Parmakları ile yüzüme okşuyordu yavaşça bana yaklaştı gözlerimin en dibine baktı.
"Bu dünyada olmayacak kadar güzelsin. O kadar güzelsin ki zira ben san...
Şarkıyı dinleyerek okumanızı tavsiye ederim! __________________________________
Kolumdan sürüklediğinde arkasınca şok içerisinde yürüyordum bu bu kadın mafyamıydı ben neye bulaştım böyle. Nişan olan salona gelmiştik bizim için düzenlenen yerde iki sandelye ve şarap vardı. Oturduğumuzda ona baktım siyah gözlerinden ateş çıkmıyordu sakinleşmişti sanırım.. ben ise hala olayın şokundaydım.
Babaannesi bize yaklaşmış " torunum hadi törelerimize uygun nişanı başlat" diyerek yanında ki hizmetliye bakarak yüzükleri getirerek ortamızda durdu. Her kesin gözlerini buraya dikti önce alev yüzüğü çıkartıb parmağıma taktı alkış tufanları koptu. Sonra ben ellerim titreye titreye yüzüğe elimi atıp onu parmağına taktım. Çokluk alkışlarla tören bitmişti. Odama gitmek isteğimi bildirip odama çıktım ve yatağın bir ucuna yaslandım.
Neler yaşıyordum böyle ben ne hallere gelmiştim. İçeriye Alev girdi. Ona korkarak bakarak "Ailemin yanına gitmek istiyorum" dedim. Bana öyle baktı gözyaşlarımı sildim kapıya yöneldiğimde kolumdan tutarak geri itti " hiç bir yere gidemezsin" ben böyle sinirliyken onun sakinliği beni daha sinirlendirdi ellerini kolumdan sertçe çektim ve bir parmağımı sallayarak "ben bir hayvan değilim beni bir kafeste barındırasın!" Bu sözlerden sonra sırttı tokatı basmıştım. Ona vurduğum 2 tokattı bana öyle bir baktı ki, korkmadım desem yalandır.
Ama kendimi geri çekmeyerek " ben senin o korumana bezmem anladın mı!!" Yine sakince bana bakıyordu. Gözlerimden yaşlar süzülüyordu. " ben seninle evlenmek istemiyorum bırak gidiyim nolur?!" İşte sanırım bunu söylememeliydim. " biz seninle evlenicez o kadar!!" Sesi ile kükredi adeta beni duvara yasladı. "Seni zapt edemem mi sanıyorsun heh?! Baban benim ellerimde yaşamasını istiyorsan susucaksın!" Dedi ve noktayı koydu.
Konuşamadım bile odadan çıktı. Ağlayarak yere düştüm bu gün nişan olmuştu 2 gün sonra düğündü ve ben ağlamaktan harap olmuştum. Yere çömelip gözyaşlarımı tekrar aktı.
Sabah
Gözlerimi açtım ve tavana baktım koltukta gözlerini benden ayırmayan Alev'e baktım. Bana bakarak soğuk sesle " kalk sana gelinlik ve çeyiz seçiçez!" Söyledikten sonra odadan çıktı üzerimi değiştirip ben de aşağıya indim her kesle kahvaltı yaptık ben ve Alev bir de babaanneyle gelinçiye gittik. Babaanne " gelinliği seçip gelin biz altınlar olan reyonda olucaz" dedi kafamızı salladık.
Geçen seferki alışverimizde olduğu gibi o oturdu ve benim giyinmemi bekledi. Bana getirdiklerini denemeye başladım. Uff hiç biri sevdiğim gibi değildi ki. Bu dediğime pişman oldum çünki bu gelinlik çokk güzeldi!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hemen dışarıya çıktım Alev bana bakmış ve kafasını sallamıştı. Sanki kendisi jüri üyesi gibi televizyonda ki Gülşah Saraçoğlu bile bir alkış patlatırdı ama bu kadında tık yok duygusuz diyerek içimden geçirdim. " sövme beni" ne ben onu nasıl lan! Hemen kabine girib üzerimi değiştirdim ve babaannenin yanına gittik. Babaanne bana bakarak "güzel gelinim hangi takı senin için uygundur?" Diye sordu. En azından torunundan merhametliydi "siz hangisini tercih edersiniz " diyerek nazikçe cevap verdi.
