1.

317 29 2
                                    


Gözlerini kaldığı oda da belki milyonuncu kez gezdirdi.

Burada ne zamandan beri kalıyordu?
Unutmuştu.

Hiçbir şey bilmiyordu o.
Ve kendini yorgun hissediyordu.
Etrafındaki beyaz kıyafetli adamlar ona sürekli değişik iğneler yapıyor ondan kan alıyor ve hiç bilmediği şeyler içiriyorlardı.

Amaçları neydi ki?

Ona C21 ismini takmışlardı. Çünkü gerçek ismini kimse bilmiyordu. Onun kim ve ne olduğunu da kimse bilmiyordu, zaten burada tutulma amacıda oydu.

O farklıydı herkesten farklıydı. Doğuştan yeşil saçları vardı, bir gözü kırmızı bir gözü ise sarıydı. Bembeyaz bir teni vardı.

Ama daha da önemlisi bir çift cinsiyetli olmasıydı. Erkeklik organına sahip olmasına rağmen kızlık organı da taşıyor hatta regl bile oluyordu.

Onu bir ormanda bulmuşlardır balta girmemiş bir ormanda.
Oraya farklı hayvanlar keşfetmek için gelen kaşifler şans eseri onu bulmuşlardı.

Bu kaşiflerle anlaşma yapan sözde bilim insanları onun farklı bir dünyadan geldiğine inanıyorlardı.

Bir uzaylı gibi.

Çünkü hiçbir normal insana benzemiyordu.
Ama sadece dış görünüşü farklıydı fililmler de ki gibi özel güçleri yoktu. Nesneleri havaya kaldıramaz, zihin okuyamaz ya da herhangi bir yarayı mucizevi bir şekilde kısa bir sürede iyileştiremezdi.

Bunun üzerine onun mutasyon geçirmiş bir insan olduğu teorisi de ortaya atılmış oldu.

Ama hayvanlarla anlaşabiliyordu o.
Vahşi ormanda hayatta kalabilmişti. Hayvanların ne istediğini kolayca anlayabiliyordu bilim insanları bunu deneyleriyle de onaylanmıştı.

Her şeyin üstüne C21 ismini taktıkları bu denek çok ama çok güzeldi.

Bir kadının olamayacağı kadar güzeldi farklı olması onu daha da güzel yapıyordu.

Fakat bilim adamlarının ona pek iyi davrandığı söylenemezdi. Onun zarar göreceğini umursamadan üstünde türlü türlü deneyler yapıyorlardı. Mesela bir yeri kesildiğinde canı yanıyor mu, o yara nasıl iyileşiyor, farklı kimyasalları karşı vücudu nasıl tepki veriyor? Hepsini denemişlerdi.

Hatta bir ara içlerinden biri her ne kadar şaka olarak söylese de bir uzuvunu kesmeyi ve yenileyip yenileyemeyeceğini test etmeyi bile teklif etmişti.

Fakat yaralarının tıpkı insanlar gibi iyileşmesi onun bize benzediğini ve kesilen uzvunu yenileyemeyeceğini de
Göstermiş oldu.

Bazı deneyler C21'in canını çok yakıyor ölüyormuş gibi acı çektiriyor ve ağlatıyordu.
Bu durum bilim insanlarını şaşırtmıştı.

Bu sayede onun ağlayıp gülebildiğini de öğrenmiş oldular.

Gelgelelim denek olan bu yaratığın durumuna aslında yaratık doğru bir terim mi o da bilinmiyor.

Çok mutsuzdu o. Evet bilim insanlarının söylediği gibi duyguları vardı onun. Sevmeyi nefret etmeyi biliyordu. Aklı da vardı. Bu yüzden bilim adamları onu hayvan kategorisinden çıkarmıştı.

Burayı hiç sevmiyordu o bu beyaz odayı beyaz önlüklü adamları, ona verilen ilaçları, deney tüplerinde karıştırılan kimyasalları, iğneleri. Hepsinden nefret ediyordu.
Fakat elinden de bir şey gelmiyordu ki buradan kaçmayı defalarca kez denemiş ama yüksek güvenlik nedeniyle bir türlü başaramamıştı.

Derdini anlatamıyordu çünkü ne konuşabiliyor ne de herhangi bir şeyi anlayabiliyordu.O bu bu insanların dilini bilmiyordu. Hoş zaten bilip konuşsa bile ne çaresi olurdu ki?

DENEK   B×İNTERSEXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin