2.

193 27 3
                                    

Yine gözlerini aynı beyaz tavana doğru açmıştı.

Bir süre yerinden kıpırdamadan durdu.

Yattığı yerden tavanı izlemeye devam etti.

Buraya artık daha fazla katlanamazdı dayanamıyordu.

O bu düşünceleriyle yatarken içeriye iki adam girdi. Yine o lanet olası beyaz önlüklüler.

"Günaydın C21. Bugün nasılsın bakalım" Dedi kumral saçlı olan gözlüklü.

Yavaşça yerinden doğrularak gelen iki adama baktı. Ne dediklerini kesinlikle anlayamıyordu. Hiçbir zaman anlamamıştı zaten.

İçlerinden biri odanın içindeki masaya elinde getirdiği çantadan çıkarttığı malzemeleri yerleştiriyordu.

Kumral olan onun yanına gelerek beyaz kıyafetini omuzlarından tutarak indirdi ve tamamen çıplak bıraktı onu.

Kumral adam gözlüğünü düzelterek deneği baştan aşağı süzdü.

Evet onu çok güzel bulduğu gerçekti.

"Hey Tom, malzemeleri eksik getirmişim. Gidip almam gerek, biraz bekleyin"

Arkadaşı çıktıktan sonra denek beyaz oda da kendisine tuhaf bir şekilde bakan adamla baş başa kaldı.

Adam onun vücuduna bakarken derin bir iç çekti.

"Çok güzelsin" Dedikten sonra deneğe doğru yaklaştı.

Elini onun çıplak tenine uzatmak isterken. Denek hızla bir iki adım atarak geriye kaçtı.

"Korkma" Dedi adam ona yakalamaya çalışarak.
Denek hızla adamın yüzüne tırnaklarını geçirdikten sonra üzerinde farklı sıvılar olan masaya doğru koştu.

Adam sert bir küfür savurarak yüzünü tutuyordu.

Hafif kanayan yüzünü ona doğru çevirmiş tam saldıracakken denek masadan aldığı sıvıyı adamın suratına attı.

Adamın yüzü acı çığlıkları ile erimeye başlarken odanın dışında değişik siren sesleri çalıyor odanın içinde bir ışık yanıp sönüyordu bununla  birlikte eş zamanlı olarak odanın demir kapısı da kendiliğinden açıldı.

Denek hızla o tarafa doğru koşacakken durup adamın beyaz önlüğünü almaya karar verdi geri dönüp hareketsizce yatan adamın üzerindeki önlüğü çıkardıktan sonra kendini üzerine geçirdi önlüğün düğmelerini bile iliklemeden hızla odadan çıktı.

Etraftan değişik patlama sesleri ve bağırışmalar geliyordu.

Denek hızla beyaz koridorda koşmaya başladı çıplak ayaklarıyla.

Gideceği koridorda siyah kıyafetli bir adamın beyaz önlüklülerden birini öldürdüğünü görünce hızla başka bir tarafa doğru kaçmaya başladı.

"Dur!" Diye bir ses geldi arkasından.

Denek arkasına baktığı zaman elinde silahı olan yapılı ve bir hayli uzun adamla daha hızlı koşmaya başladı.

Carlo silahını beline yerleştirerek kaçmakta olan yeşil saçlının peşinden koştu.

Denek çıkışı olmayan koridora gelmesiyle tam arkasını dönmüşken siyah üniformalı adam karşısında bitti.

Denek korkarak geri geri yürürken ayağının takılmasıyla yere düştü. Fakat o bunu umursamadan geriye doğru kaçmaya devam ediyordu.

Carlo ona doğru bakarken aklı karışmış gibiydi kimdi bu?

Burada ne işi vardı?

O adamlardan biri olmadığı açıktı hatta normal bir insan olmadığı da.

Carlo yavaşça üzerinde sadece beyaz bir önlük olan yeşil saçlıya doğru yaklaştı.

Denek onun kendisine yaklaşmasıyla ağlamaya başladı korkuyla kafasını tutuyor bedenini küçülterek soğuk duvara daha çok sokuluyordu.

Adam onun bu haliyle duraklamıştı. Elini ona doğru uzatarak konuştu:

"Merak etme sana zarar vermem seni buradan kurtarmak için geldim. Benden korkma"
Dedi yumuşak tutmaya çalıştığı sesiyle.

Denek onun dediklerinden hiçbir şey anlamamıştı. Başını kaldırıp dolu gözleriyle bir adam bir de ona uzattığı ele baktı.

Kızarmış burnundan küçük bir nefes çektikten sonra adamın ona uzattığı elini tuttu.

Tam ayağa kalkacakken yüzünü buruşturdu denek.
Ayağı burkulmuştu .

Durumu anlayan adam onu tutup kendi kucağına aldı.

Denek bir anda kendini adamın kucağında bulmasıyla hem şaşırmış hem de rahatlamıştı. Kucağında olduğu adam daha çok sokularak bir elini de boynuna sardı.

Carlo kucağında ki miniğe bakarken yüzünde küçük bir tebessüm belirdi.  O an bu güzel yüzlüye karşı kendini çok aciz hissetmişti sanki bu kucağındaki yeşil saçlı için her şeyi yapabilirmiş gibi.

Carlo dışarı çıkmadan önce adamlarına son bir emir verdi.

Daha sonra da kucağında ki denek ile beraber siyah araca bindi.

" Aman tanrım! Bu da kim?" Diye bağırdı Alex.

Carlo sarışın çocuğa kaşlarını çatarak bakarken kokudan kucağına iyice sokulmuş bedenin sırtını yavaşça okşuyordu.

"Bağırmayı kes. Şuna söyle de arabayı çalıştırsın" Dedi dişlerini sıkarak.

Alex onu başıyla onaylayarak şoförlük görevini üstlenen adama gitmeleri için emir verdi.

Bir yandan elindeki tabletle uğraşırken bir yandan da ağabeyinin kucağındaki çocuğa bakıyordu.

Küçük denek Carlo'nun göğsünde uyuya kalmış yavaşça nefes alıp veriyordu.




























Gençler bu arada denek 19 yaşında haberiniz olsun kitapta yaşını söylemeyeceğim.

DENEK   B×İNTERSEXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin