Bölüm=1 Ölümsüzlük Oyunu

13 4 3
                                    

"Gerçek gizem insanın ta kendisidir."

"A412"
"U489"
"E555"
Zihnimde yankılanan bilinmeyen numaralar ve tanımadığım karmaşık ses topluluğu. Etrafımdaki tanımadığım insanlar umut bulunmayan yerde çare ararken, ben şuan nerede olduğumuzu hesaplamaya çalışıyordum. Şuan zihnimdeki her şey tamamen yok olmuştu, hatırladığım tek şey adımdı.
Ben Gece, bir gökyüzüne sahip olacak kadar özgür, en az hayatıma tutsak olacak kadar âcizdim ben.Az önce kafamdan yankılanan sesler gözlerimi açmamla beraber canlılığa bürünmüştü.

"Gökkuşağında neden siyah renk yok diye soruyorlar, tüm geceler siyaha ait olduktan sonra ne yapsın gökkuşağında yer almayı"

Yanımdaki insanlar numaraları okundukça bir ip gibi sıraya dizilirken benim gözüm Ayaz ,Yeşim ve Uraz'ı arıyordu.Ayaz benim çocukluğumdan bu yana âşık olduğum tek kişiydi ve bunu Ayaz dışında üçümüzde biliyorduk, ona karşı hislerimi hiç dökememiş,arkadaş kalmayı seçmiştim.Yeşim benimle yaşıt ve aynı zamanda da Uraz'ın sevgilisiydi. Uraz benden 2 yaş büyük ,olgun bir kişiliğe sahipti. Gözlerimi onları aramaya çevirmişken arkadan bir el beni uzun kuyruğa doğru iteledi ve kendimi bilinmezliğin bir içinde buldum.
"G486"
"Y586"
"A419"
Ve büyük bir gürültü cümbüşüyle etraf sessizliğe büründü.
"

Siz, mâhşerin 38 tutsağı Ölümsüzlük Oyununa hoşgeldiniz! Tek bir seçeneğiniz var, ya pes edip ölmek ya da bu oyunun kazananı olmak. Tercih sizin,karar bizim"

1 Gün Önce:
Yeşim:Yarınki okul gezisi için nasıl hissediyorsunuz?
"Annemden izin koparma peşindeyim" diye yanıtladı Uraz.
Gece:Bende bölgedeki gizemli olayları araştırıyorum.
Üçümüz birden kahkaha atarken Ayaz öylece durmuş,derin düşüncelere dalmıştı.
Yeşim:Ne oldu korktun mu Ayaz?
Ayaz'ın elamsı gözleri, tedirgin olduğundan belliydi.Vücudu düşünüp durduğu şeylerden dolayı sürekli irkilip duruyordu.
Ayaz:Bundan birkaç yıl önce bir grup öğrenci okul gezisine gitmişler. Öğrencilerin bir kısmı gezide kaybolmuş, söylenilene göre bu grup öğrenciler bir oyunun içine sokuluyorlarmış. Oyunun adı Ölümsüzlük Oyunu, oyunu kaybedenler öldürülüyor kazananlar ise serbest bırakılıyormuş.
Yüzümdeki alaycı ifade inanmadığımın kanıtlarındaydı.
Yeşim: Bu bir zamanlar bizim oynadığımız
"The Game of Immortality" değil mi?
Uraz: Evet,o.
Gece: Ve sizde buna inandınız mı?
Uraz: Söylenilene göre 38 öğrenci tutsak edilmiş ve bu öğrencilerden 26 tanesinin ölü cesedi bulunmuş.
Yeşim yüzünü buruşturarak korktuğunu bâriz belli ediyordu.
Yeşim: Arkadaşlar yarınki okul gezisi için korkmamızı sağlıyorsanız bu hiç hoş değil.
Gece:Üstelik bu olay aynı yerde yaşanmış değil, korkmamızı gerektirecek bir durum yok yani.
Ayaz ve Uraz'ın yüzündeki gizem çözülemeyecek karanlıktı.
Ayaz:Olay o yerin yakınlarında yaşanıldığı söyleniliyor.
Şimdi yüzlerindeki gizemi daha iyi anlayabiliyordum.
Uraz:Hem ondan önemli bir şey daha var.
Tereddütle ikimizin sesi de soluklu çıkıyordu.
"Ne?" İkimizin de aynı anda cevap vermemiz, hiç şaşıralacak bir durum değildi.
Uraz:Olay yerinde 26 ögrencinin cesedi bulunmuş fakat kalan 12 öğrenci kayıp.
Bu sefer dördümüzün de bakışları değişmiş, her bir cümlede bir gizlilik arıyor olmuştuk
Şüpheli bakışlar ama cevap veremediğimiz yanıtlar. Her bir yanıt ,her bir anahtar kelimede gizliydi.
Her bir bakışla bir sonraki bölümün gizliliği çözülüyordu.

Ölümsüzlük Oyunu'nun ilk bölümüne hoşgeldiniz.
İlk bölümü nasıl buldunuz? Düşünceleriniz?
Sizce olaydaki gizem çözülebilecekmi?
Ölümsüzlük Oyununda onları neler bekliyor?
Onlar oradan çıkmayı başarabilecekler mi?
Fikir ,öneri ve düşüncelerinizi yorumlara yazmayı unutmayın!
Görüşmek üzere...

Ölümsüzlük OyunuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin