Kanlı pîramît

2-Başlangıç

"...gece yatma saatinde koridora çıkan öğrenci beş gün işkence görücek.Sorumlu olanlar öğretmenler değildir."

"Pekiya kim?!ve ayrıca işkence ne tür bir işkence!hakkınız yok!"
Diye sordu Halen meraklı bir tavırla.

"3 gözlüler ancak size görünen türlerden.işkence,kırbaç,bıçak oyunu ve sopa."

"Ne saçmalıyorsunuz biz buraya okumaya geliyoruz 3 gözleri olan birinden kacmaya degil!işkence görmeye hiç değil! Saydığınız ölümle eşit?!"

"Elbette okumaya geldiniz bu kural gece icin gecerli kimse çıkamaz!"

"Nasıl biri getirinde görelim o halde!"

"Gece görürsünüz.Gece 12 gibi odanizda olmalisiniz."

Bu dedikleri ürkütücü geliyordu.Ancak akşam görecektik.

Gece saat 23:55

Gece 11 olmuştu 12 ye 5 vardı herkes koşarak odasına dolmaya başlamış.Kimisi umursamaz tavırla ağır ağı odasına geçiyordu.Herkes geçince saat anca 12 olmuştu.Kimisi erken uyumuştu kimiside yeni uyuyacaktı. O sırada koridorun başında biri belirdi o ilerledikçe ışık kapanıyordu. Bende onu daha net görmeye başladım.Pencerenin altından gizlenmiş gözlerimle takip ediyordum.Mavi ve kuş tüyünden yapılmış uzun bir elbise.Kafasına ise piramit kafa tası takmıştı ama herşeyi maviydi elinde gaz lambası tutuyor,bir yandan bakınıp bir yandan yatmayanlar yatsın diye bağırıyordu.

Işıklar artık sönmüştü o sırada camda nefes nefese kalmış birini gördüm.O kişi Sue'ydu bize camı açmamız için yalvarıyordu tam o sırada açıcakken piramit kafası delirmiş kadın geri dönmeye başladı.Cam tutukluk yapmıştı.Bi anda sertçe açınca tak diye ses çıktı.Sue vakit kaybetmeden odaya daldı ve en köşeye saklandı.Camı geri kapattım.Ancak o sırada.Piramit kafası kapımıza doğru yollanmıştı.Çok geçmeden kapı açıldı.

"Sizden ses geldi napıyordunuz."

"Ş-şey biz-"

Hemen lafa daldım.

"Ben yatakta örtünürken yatak çıt etmişti oradanmı geliyor diye anlamayarak bakmak için zıpladım o sırada tak etti."

Dedim.

"İyi öyleyse kaç kişisiniz."

"Elbette iki!"

"Pekala iyi geceler."

Diyerek kapıdan bakınarak çıktı.Çok korkmuştuk şimdi sırada Sue'yu odasına göndermek vardı.

Camı geri açarken ses çıkmamasına şükrettim.Sue aceleci tavırla:

"Çok teşekkür ederim iyi geceler."

Diyerek odasına yol aldı.Kapıyı açarak son bikez daha kontrol etti ve içeri daldı.

Bu günün çabuk geçmesi için Halen'a iyi geceler deyip uyudum.

Sabah 06:00

Gözlerimi zar zor açtım.Güneş ışıgı vurmuyordu cünkü dışarı bakan bi cam bile yoktu.Dert etmeyip su içmeye kalktım.Serin su iyi gelmişti.Odasaki ortak banyoya girdim.Kapımı kapamadan önce duş alıcam diye not bıraktım.Buz gibi su altında duş aldım.

İçeri girmedim,saç kurutma makinam sessiz modda olduğu için sert ve sıcak rüzgarlarını sessizce saçımı kurutmak için üflüyordu.Üzerime küçük buzdolabımda beklettiğim sade pastel mavi elbiseyi giydim.Elbise ayak bileğimden 2 parmak aşağıda bitiyordu içi ve dışı naylon gibi ve ayrıca buzdolabımda tuttuğum için serinletici özelligi vardı.bele doğru inen büzgüleri vardı.Aşırı rahat ve güzeldi.Saçımı düzleştirdim ve taradım.Yüzüne en sade makyajı yaptım.Maskara,ruj, gloss,kapatıcı ve birazda allık sürdüm.Ayağıma günlük kısa ve kalın topuklu,krem rengi ve önü kapalı topuklu ayakkabı ile kombinimi tamamladım.

Halen çoktan uyanmış beni dikizliyordu.Benim ona baktığımı görünce kıkırdadı.

"Tamam harika oldun aynaya bakıp bir oraya bir buraya savrulma."

Diyerek ayağa ağır ağır kalktı ve baş selamı verip kahkahalar eşliğinde duşa girdi.Çok neşeli ama alaycı bir kızdı.Egoist yapısı oldukça yüksekti.

"Lala laa la la laa lala la la laa...haah Nolan! Beni duyuyormusun?!"

"Elbette!çirkin karga sesinle annemin bana söylediği melodiyi mırıldıyorsun!"

"Çirkin karga götüne layık seni kaltak!bana bavulumdan lavanta duş jelimi uzatı ver."

Derin nefes alıp çantasını aramaya koyuldum.Birçok tatilde çekildiği küçüklük resimleri vardı dalıp gitmiştim.O sırada bir detay dikkatimi çekti.Benimle bir fotoğrafı vardı ve yanyanaydık.Bu tesadüftü.her neyse bende dursun diyerek yatagıma attım ve duş jelini aldığım gibi fırladım.

*tık tık*

"sonunda ya! Arala kapıyı oraya gelicem."

"NE!"

"BAKMAZSAN BİRŞEY OLMAZ ARALA!"

Tam kapıyı araladığım anda