Kanlı pîramît

4-Kırmızı taş

Sabah 04:30

Alarmımdan 30 dakika önce huzursuzlukla uyandım.Gözlerimin kendine gelmesi için biraz ovaladıktan sonra kalkıp yüzümü soğuk su yardımı ile yıkadıktan sonra elbisemin altına bir hançer yerleştirerek piramide erken gitmek istedim.Halen hala mışıl mışıl uyuyordu.Keyfini kaçırmak istemediğim için onu uyandırmadan kapıyı kapattım ve yumuşak adımlarla bahçeye indim.Etrafı kolaçan ediyordum,bir yandanda hançerimin olduğu yerde diğer elimi tutuyordum.Okuldan uzaklaştıktan sonra sonunda piramit kütüphanesine vardım.Saatler 04:45 i gösteriyordu.Biraz daha buluşma ilerledim.Bayan lex hiç bir yerde görünmüyordu.Burada duruyordur ümidi ile kütüphanenin her bir köşesini araştırdım ancak bayan Lex hiç bir yerde yoktu.Derken duvarlardan birinin içinden bir yerin sürünerek açılma sesi geldi.Tuğla gibi olan bu duvarların üstünde havalandırma vardı.Oraya tırmanmak için tuğlanın birini çekiştirdiğimde gizli bir kapı açıldı.

Geriye doğru sıçradım.Koridor ürkütücüydü ancak ilerleme kararı aldım.Temkinli adımlarla ilerlemeye başladım.Bir anda arkamdaki kapı yavaşça kapandı.Nasıl çıkacaktımki?Bağırıp yardım istesem.Bayan lex kaçtığımı öğrenirdi.Bunu sabah saatleri yapmak iyi olurdu.Kararım ilerlemek olunca yeniden önüme döndüm bir an tak sesiyle duraksadım.Derinden boğuk bir kadın sesi geliyordu.Kendi kendine mırıldanıyor gibiydi.Sesin geldiği yöne yaklaştıkça sesi netleşiyordu.Bu kadın bayan Lex ti elbette!Hangi odasa olduğunu anlamak için sese doğru yaklaştım.Kapıyı bulduğumda hafif aralıktı.Sessizce görebildiğim kadar açmayı denedim ama gıcıdıyordu.Yeterince ses çıkartmadan durdum.Ve bayan Lex'i izlemeye başladım.Bana arkasını dönmüş bir şekilde gizli bir rafı kapatıyordu.Bir işler çevirmiş ve ben gelene kadarda işini bitirmiş olmalıydıki rapı kabadıktan sonra etrafa göz gezdirdi.Bulduğum bi aralıkta gizlendim ve gitmesini izledim çıkış için kapının yanındaki bir tuğlayı bastırması yeterli olmuştu.Gidişini izledikten sonra içeri dalıp o rafa ilerledim.Direksiyona benzeyen birşey vardı onu çevirmeye çalıştım ama çok sertti kaç dakika denedim ama bir türlü çeviremedim.Hızlıca çekerken ellerim kaydı ve yere yapıştım.Heryerim acımıştı.Olduğum yerde doğruldum ve ellerime öylece baktım.

"Nerde hata yapıyorumki!" diye mırıldanırken.Arkamdan tanıdık bir ses geldi.

"Ters yöne çevirdiğin için olmasın?!"

Arkamı korkuyla yavaşça döndüğümde bayan Lexin alaycı gülümsemesiyle karşı karşıya geldim.Bu tavrı beni ezmeye çalışan bir zavallıyı andırıyordu.

"Bayan Lex!"

"Evet ta kendisi! Yeterince sessizdjn tebrik ederim ama farketmedim sanma.Gece karanlıkta parlayan loş ışık yayan gözlerin beni izlerken nasıl tanımam seni?"

Sinirimi bozmuştu iltifat edip azarlıyordu!

"Öncelikle,İltifatınız için sağolun."

Kahkaha patlattı.

"İltifatmı?o gözler sana lazım olucak-"

Derken arkasından ucu sivri bir bıçak çıkarttı.

"İyi koru.Birazdan oyucam o gözlerini."

Yavaş yavaş bana adım atıyordu.ben geri doğru adım atıyordum.Bir anda üzerime atıldı.Boğazıma bıçağı dayadı.Daha sonra gözlerime doğru hafifçe hareket ettirdi.

"Nerenden başlasamm?..."

O benimle oyalanırken biryandan elbisemden çıkan sesi bastırmak için konuşuyor bir yandanda elbiseyi yukarı kaldırıp hançere ermeye çalışıyordum.

"Bayan lex.Eğer cinayet işlemek istiyorsanız hızlı olun."

Hançere ulaştım ve hançeri ona hissettirmeden göğsüne dayadım.