"bora naptığını sanıyorsun!"

55 6 1
                                    

Multimedia da bora^^
Ve yine yb biraz geç geldi ama. Kusura bakmayın. Canlarım seviyorum sizi.

(Hastane)*****

Bora odaya alınmıştı. Ve yanından ayrılmıyordum. Seviyordum genede. Hiç konuşmuyordu. Bende konu açmamıştım. Bi süre böyleydi hiç konuşmuyorduk. Sonra "keşke en iyi arkadaş olsaydık seninle". Dedi. "Efendim?" Dedim. "Hiç olmazsa senden ayrı kalmazdım hep birlikte olurduk. Birlikte sinemaya gitsek,sen filmi seçerken seni izlesem. Sadece bans gülsen. Sen gülerken ben seni hayran hayran izlesem. Birlikte ders bile çalışabilirdik. Mutsuz olduğum bahanesi ile seni arasam saatlerce konuşsak. O kimsenin duymasını istemediğim sesin bana huzur verirdi." Dedi. "Hep yanımdaydın. Hep el kızartmaca oynardık beraber çift bisikletine binerdik. Hatırladın mı? Kaykay sürmeyi sen bana öğrettin" dedim. Gülümsedi. "Hatırladım üzerime düşmüştün cadı" dedi. Kahkaha attım. "Hayır sen beni düşürdün" dedim. Aslında kendim düşmüştüm hatta borayıda peşimden sürüklemiştim. Ama insan kabul etmio işte gurur işte. "O yüzden ben önce düşüp yakamdan tutup çekmiştin. Çünkü ömür boyu dalga geçerdim dimi". Dedi. Haklıydı. "Uff bora kapat şu konuyu". Dedim. Gülümsedi. "Tamam tamam" dedi.

Yanındaki sandelyeye oturdum. Bora su istediğini söledi. Bende suyunu koydum. Yavaşça doğruldu. Nazikçe elimdeki bardağı uzattım. Ama güldü. Ah aptal eylül çocuğun kolu kırık. "Gülmesene ya" dedim. "Çok susadım sen içir bana suyu" dedi. İlk baştan kabul etmesemde neyse dedim. Yavaşça ona yaklaştım. Bardağı ağzına götürdüm. Hafifçe eğilirken. Sonra suyunu içtikten sonra bardağı yandaki komidinin üstüne bıraktım. Oturduğum yer olan koltuğa doğru ilerlerken sol kolu ilr kolumu kavradı. Kendine çekti. Ani bi hareketle dudağıma yapıştı. Karşılık vermedim. İttim. Ve suratına sağlam bi tokat attım. "Ne yaptığını sanıyorsun!" Dedim. "Yazık çok yazık bu kadarmı alçaldın". "Sevdiğim kızı öpmek nie alçaklık ?" Dedi. "Sevdiğin kızın sevgilisi var ve o dudaklar sevgilisinin anlatabildim mi?" Dedim. Onun cevap vermesini beklemeyerek odadan çıktım. Aşağıya kata indim. Çıkışa ilerledim. Ve egeyi aradım. "Ege müsaitsen beni hastaneden alabilirmisin ?" Dedim. "Tabi aşkım hemen geliyorum". Dedi. "Tamam aşkım" dedim. "Bişey mi oldu?" Dedi. "Yok aşkım her şey yolunda" dedim. "Herkesi kandırabilirsin ama beni kandıramassın aptal sarışın oraya geldiğimde konuşuruz" dedi. "Valla yok bi şey" dedim. "Uzatma bay bay" dedi. "Tamam bay" dedim. Ve telefonu kapattım. Ne yapacaktım ya.

*****

Ege gelmişti. Arabadan inip yanıma geldi. İki yanağımada buse kondurunca mutlu oldum. "Hadi arabaya ne olduysa anlatıcaksın seni üzen şeyi" dedi. "Ege valla bi şey olduğu yok" dedim. "Beni kandıramazsın aptal sarışınım" dedi. Gülümsedim. "Tamam bay ukala" dedim.

****(araba)

"Eylül?" Dedi. "Hıh?" Dedim. "Kim üzdü seni" dedi. "Nerden çıkarttun" dedim. "Çok" dedi. "Ne çok?" Dedim. "Çok güzel gülümsüyordun" dedi. "Ah be ege'm beni bi tek sen üzmedin" dedim. "Noldu?" Dedi. "Ne ne noldu?" Dedim. "Bora sana ne yaptı?" Dedi. Sinirlendiğini anlamak zor da değildi. Usulca arabayı kenara çekti. Arabadan indik. "İlerde kafe var oraya gidelim". Dedi. "Tamam" dedim. oraya kadar yürüdük. Çok az bi mesafeydi. Ama ege öküzü ne telefonunu nede arabanın anahtarlarını almıştı. Hızla ilerledi. Ve kısa süre sonra yanıma geldi. "Geldiğm" dedi. Kahkaha attım. Bu hali cidden komikti. "Neden gülüyosun aptal sarışın" dedi. "Bu halin, fazla çocukca bay ukala" dedim. "Fazlasıyla" dedi. "Hoşuna gitti mi?" Dedi. "Keyfimi yerine getirdi". Dedim. "Keyfin yerine gelicekse ben her şeyimi eve bırakayım hatta kendimide bırakayım". Dedi. "Yanımda olman daha iyi" dedim. "Sen iste ben dünyanın öbür ucundan yanına gelirim". Dedi. "Biliyorum" dedim. "Anlat o şerefsiz ne yaptı sana" dedi. "Hiç bişey" dedim. "Eylül!" Dedi. Bu sefer sesi ciddi çıkıodu. Sinirlenmişti. "Öptü" dedim. Gözleri büyüdü. "Ne!" Dedi. Çok kızmıştı elini sımsıkı sıktı. Kalktı. Kolumdan tuttu sürükledi. Lavaboya götürdü. Kızlar tuvaletine beraber girmiştik. Bazıları kızmıştı ama egenin umrunda bile değildi. Ağzımı yıkattırdı. Öle bi yıkadım ki ağzımı her tarafımdan su akıyordu. Egede su içti. Sonra kapıyı kapattı hızlı bi şekilde. "Ege napıyosun?" Dedim. Yanıma yaklaştı. Elini dudapıma götürdü hala ıslaktı. Oda su içtiği için ıslaktı. "Bu dudaklar benim paylaşmayı sevmem cimriyim ben o sana dokunamaz bile". Dedi. Ve ıslak dudakları ıslak dudaklarımla birleşmişti.

Bana Bir Sen.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin