and what the hell were we?
tell me we weren't just friends,
this doesn't make much sense,no.
but I'm not hurt, I'm tense.
'cause I'll be fine without you,babe.'
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
0.6'
•
ona karşı duyduğum öfke ve şüphe,şu anda sakin kalmama engel oluyordu. o kadın kim oluyordu? neden Meguru'ya sımsıkı sarılmış,neden onu kucaklamıştı ki? anlaşılan,epey güzel bir kadındı. onu kıskanmadan edemiyordum,öyle ki Meguru herhangi bir şey yapamadan koluma İsagi'yi takıp sahadan ayrılmıştım. Meguru'nun aramalarınıysa açmıyordum,durumu fazla mı abartıyordum? belki de,olanları yanlış anlamıştım.
ama yine de,duyduğum kıskançlık,bu anlayışlı düşünceleri bastırıyordu. yatağımda uzanmış,uyumaya çalışıyordum. ancak düşüncelerim buna müsaade etmiyordu. tam bu sırada,camımın tıklatıldığını duyduğumda,olduğum yerde korkuyla sıçradım. neyse ki,yüreğim ağzıma gelse de,pencereme tırmanan ve dışardan sapsarı gözleriyle bana bakan çocuğun Meguru olduğunu anladığımda,rahatlamıştım.
uzandığım yataktan doğruldum,çatılmış kaşlarımla pencereme doğru yaklaştım. neden burdaydı ki? oysa,ona onunla konuşmak istemediğimi söyleyip aramalarını defalarca reddederek tavrımı ortaya koymuştum. "ufaklık,bu yaptığın pek hoş değil."
pencereyi araladım,ardından Meguru yalpalanarak içeriye atladı. kollarımı çaprazladım,ufak bir tartışma yaşamaya hazırlıklıydım. "Meguru,sana konuşmak istemiyorum dememe rağmen neden gecenin bir köründe burdasın?"
yatağıma oturdu,sanki bana aldırmıyordu. bu,açıkçası beni daha çok kızdırıyordu. "neden beni dinlemekten kaçınıyorsun,hm? oysa,ortada yanlış anladığın bir durum var ve ben sana bu durumun doğrusunu açıklamalıyım."
"açıklayabileceğin bir durum yok,İsagi o kızın senin yakın bir arkadaşın olduğunu söylüyor. sen yakın arkadaşlarınla bu kadar fazla samimiyet kurabiliyorsan,bu beni elbet rahatsız eder!"
"ses tonunu alçalt,İsagi evde." beni uyardı,bende başımı olumlu anlamda salladım. haklıydı,İsagi uyanırsa,pekte hoş şeyler olmazdı. "evet,o benim yakın bir arkadaşım. arkadaşlarımla olan samimiyetim konusunda her zaman sınırlarım vardır,seni hayatıma aldığım andan itibaren,bu konuya daha fazla dikkat eder oldum."
"o zaman neden o kadın sana o kadar sıkı sarıldı?" kıskanç bir insandım,bunu inkar edemezdim. bunun yanı sıra,ona gerçekten aşık olmam sebebiyle,kıskançlık ve koruma duygusunu daha yoğun yaşıyordum. "o anın heyecanıyla sarıldı,bunda gerçek anlamda abartılacak herhangi bir şey yok. kıskanç olmanı anlayışla karşılayabilirim,nitekim bende öyleyim. ama.. sırf bir kıskançlığın tuttu diye,neden aramıza mesafe koyuyorsun?"
bir ayağımı yere vurarak ritim tutuyordum,onun bakış açısında o haklı olabilirdi. ama bu konu beni rahatsız ediyordu. benim erkek arkadaşıma bir kadın bu kadar rahat sarılamazdı. "aramıza mesafe koyduğum yok Meguru,yalnızca başka bir kadının sana karşı rahat davranışları beni rahatsız ediyor. hem,o neden maçı seyretmeye geldi ki? onu sen mi davet ettin?"
