bölüm 1

907 115 193
                                    

Selam bebekleriiimm 💖

Erişim engeline dayanamayıp ablamın eski telefonuna watty'i indirdim ve bu güzel kurguyu sizlerle buluşturmak istedim hemen.

Lütfen sizler de sizin için aldığım riskleri göz önünde bulundurarak elinizden gelen desteği verin bana. Rica ediyorum 😇

Ayrıca yazım yanlışı falan varsa belirtmekten çekinmeyin lütfen, çünkü son kez üstünden geçemedim :(( Hatta bu tüm bölümler için geçerli. Sürekli bunu tekrarlamak istemiyorum, aklınızın bir köşesinde bulunsun lütfen 🥺

Son olarak keyifli okumalar dileriim 💞

Son olarak keyifli okumalar dileriim 💞

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

♔♔♔

Jimin etrafına bakmakla o kadar meşguldü ki, ona yetişemiyordu. Jimin'in Namjoon adında bir alfa olan kraliyet şifacısını sarayın birçok koridorunda takip etmesi gerekiyordu, ancak baktığı her yerde aval aval bakılacak bir şey vardı.

Duvardaki etkileyici bir duvar halısı, güzelce oyulmuş bir sütun ya da karşılaştıkları muhafızların parlak zırhları olsun, Jimin her zaman merakla bakacak bir şeyler buluyordu. Başkentin gecekondu mahallelerinde büyüdüğü için de kendine hakim olamıyordu, çünkü ilk kez bu kadar güzel şeyler görüyordu.

Neyse ki Namjoon bunu umursamamış ve Jimin'in kraliyet ailesinin bir tablosuna hayran kalmasına izin vermek için adımlarını yavaşlatmıştı.

Bu tabloyu zaten daha önce görmüştü.

Kral'ın, omega eşinin ve üç çocuğunun yüzleri, krallıktaki her Ay tapınağının duvarlarına boyanmıştı. Ve yine de bu bile Jimin'in daha önce gördüğü versiyonlardan daha lüks hissettiriyordu, yüzlerin detayları daha hassas ve çarpıcı renklerle boyanmıştı.

Gözleri ikinci çocuğun yüzünde durdu.

Prens Jeon Jungkook.

Ablası ve küçük erkek kardeşinin arasında oturan ikinci Prens, üçlünün tek alfasıydı. Kardeşlerinden daha uzundu ve keskin çene çizgisi, güçlü burnu ve kaşlarını çatmış ince dudaklarıyla çarpıcı bir şekilde babalarına benziyordu. İfadesine rağmen Prens inkar edilemeyecek kadar yakışıklıydı.

Namjoon boğazını temizledi ve Jimin tabloya bakmak için tamamen durduğunu fark etti.

"Gerçekten buna mı benziyor?" diye sormadan edemedi.

Namjoon'un yüzünden hüzünlüymüş gibi bir ifade geçti.

"Evet." Bir anlığına düşünmüş gibi göründü ve ekledi, "Size burada tasvir edilen duyguya güvenmemenizi ve Prens'in gülümseyebileceğini söylerdim ama... koşullar göz önüne alındığında, size yalan söylemek istemem."

in a rut; jikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin