İşte burda tanışırlar.. İki düşman, en azından Edgar'a göre.
Edgar: Haydi ben kaçar, Bibi hanım merakından ölüpte gelirse uydurun bişiler.
Leon: O iş bende ;)*Edgar, Fang'a doğru ilerler. Zıplar, ve atkısıyla Fang'ı kenardaki ara sokağa fırlatır.*
Fang: Argh! Hey se-
*Fang'ın gözleri parlar..*
Edgar: Hey, eşek sıpası! Demek arkadaşlarımı tekmeledin öyle mi?
Fang: Sen..
Edgar: KES SESİNİ! Boynunu kırmadan önceki son sözlerin neler?
Fang: ...
Edgar: Peki, sen bilirsin! Susarak geber.
*Fang, onu yere serebilecek durumda olsada yapamıyordur.*
Fang: Sen nesin?! Büyücü falan mı?
Edgar: Ne? Neden?*Fang'ın üstüne atlar, ancak Fang onu engeller, Edgar'ı bir çırpıda yere serer, Edgar ona vurmak için kendine çeker ve göz göze gelirler..*
Edgar: Sen, ıyyy!
*Fang'ı ittirir ve ayağa kalkar*
Edgar: Buda neydi? Ne kadar iğrenç öee!!
Fang: Kızım! Beni kendine Sen çektin!
Edgar: Senin kızın değilim, hele kız hiç değilim.
Fang: Hee, erkek Fatma!
Edgar: Ciddiyim erkeğim ben.
Fang: Nası?
*Fang kızarır*
Edgar: Noldu utandın mı haha!
*Edgar, Fang'a yumruk atar. Burnunu kanatasıya kadar vurur, Fang'ın gözlerinden biri morarır.*
Edgar: Bugün vuracak mısın pısırık?
Fang: İstiyorsan, peki!
*Fang, Edgar'a attığı tekme ile Edgar'ı ara sokaktan kavganın ortasına atar, Leon ve Sandy bunu fark eder ve yanına giderler. Ara sokaktan çıkan Fang'ın halini görünce çok şaşırırlar. Ardından Fang orayı terk eder.
Leon: Oha! Tütü maşallah napmışsın öyle!
Edgar: Yaptık bişiler.*Bibi, Edgar'ı görerek yanına gelir*
Bibi: Ah, yarım saattir seni arıyorum! Çok üzgünüm iyi misin?
Edgar: Evet, camdan aşağı fırlatıldım altı üstü neden kötü olayım?
Bibi: Ehh, tekrar üzgünüm! Seni suçlamamalıydım.
Edgar: Aslında sopan yatağımın altında.
Bibi: Sen, gerçekten pisliksin!
Edgar: Senin gibi.
Sandy: Salın kardeş kavgasını şimdi! Adam kaçıyor!
Edgar: Kaçsın..
Bibi; Kim?
Edgar: Seni ilgilendirmez canım kardeşim^^
Bibi: Söylesen şaşardım zaten!...
*Fang eve doğru yönelir*
Janet: Aşkım! Bu halin ne?
Fang: Bilemiyorum! BEN BİLEMİYORUM!!
Janet: Hey, tamam sakin ol. Geç otur.
*Janet Fang'ın yaralarını sarar ve elini tutarak yanına oturur.*
Janet: Anlat bakalım, seni ilk defa böyle görüyorm. Olay ne?
Fang: Bir çocuk vardı, nedense ona vuramadım. Acıdım sanırım..
Janet: Hahaha! Şaşırmadım bebeğim, bu iyi kalpli halini seviyorum. Yalnız o senin ağzına güzelce tükürmüş gibi görünüyor.
Fang: Sanırım öyle. Biraz dinleneceğim, sonra görüşürüz aşkım!
Janet: iyi dinlemeler sevgilim ♡...
(Bu bölümde Fang sadece düşünmektedir, herşeyi içinden söyler)
: Ben! Nasıl, noldu hala anlamıyorum. Neden ona vuramadım! Lanet olsun ya, aklımdan çıkmıyor.. Ah, ben O ÇOK TATLIYDI?! Dur ne diyorum! Fang kendine gel sen nişanlısın! A-ama.. Onu tekrar tekrar görmek istiyorum!! Onun belini sarıp onu öpmek... Ya şunu kesmeliyim. Ama sanırım ondan hoşlandım. Bir an önce onu görmem gerekiyor yada kafayı kıracağım. Evi orda olmalı, gitmek istiyorum. Ama Janet öğrenmemeli, kalbinin kırılmasını istemiyorum.
...
*Bir süre sonra Fang Janet'in yanına gider, Janet Fang ve Bonnie birlikte oyun oynarlar.*
Fang: Aşkım gitmem gerekiyor birazdan dönerim.
Janet: Peki, ama nereye?
Bonnie: Yoksa parka mı! Bende bende!
Fang: Ahahaha! Hayır küçüğüm. Siz oynamaya devam edin, ben geleceğim:)*Fang çaktırmadan saçını tarar. Kapıdan dışarı çıktığında donunu tutan askılıklardan birini indirir, amacı Edgar'a çekici görünmektir.*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Benim Olsun, Lütfen..♡ | Fangar - Fadgar
RomanceMahalle kavgasında tanışan iki düşman, en azından Edgar'a göre.