41

26 5 3
                                    


Yatak odasını belli ki, ablalar hazırlamış. Derin odayı görünce güldü. İpek saten, elişi beyaz lacivert yatak örtüsü gerçekten çok şıktı.

Örtüyü kaldırdı, altından beyaz belden aşağısı dört yırtmaçlı, göğüs kısmı dantel ince askılı gecelik ve sabahlık duruyordu. Giymiş veya giymemiş fark etmeyen cinstendi.

Derin'in şu anda düşündüğü tek şey gelinlikten kurtulup banyo yapmak ve uymak olduğu için yatağı açıp, örtüye gereken saygıyı göstererek katladı.

Gelinliğini özellikle düğmeli istememişti. Yanında çok uzun olmayan fermuarı vardı. Yan döndü açmaya çalıştı ama araya astar sıkışmış. Küfretti on dakika uğraştı.

Ter içinde kalmıştı. Mertten yardım isteye bilirdi ama, işine gelmiyordu. Hem o eve gelince iyi geceler dedikten sonra aşağıdaki odasına gitti.

Derin, gelinlikle yatmaya karar verdi ama yatar yatmaz kumaş batmaya ve kaşındırmaya başladı. Bir de bu kadar para ödenen gelinliğe kıyamadı. Çaresiz aşağı inip Mert'in odasının kapısını çaldı.

Ses gelmedi. Seslendi halâ ses yoktu. Kulak kabarttı koridorun sonundaki banyodan su sesi geliyordu. Odasına gitmek için döndü ama Mert, beline doladığı havluyla ona seslendi.

" Çirkin, bir şey mi istedin?" Sırıtıyordu. Derin ona döndü ve döndüğüne pişman oldu.

Beline sardığı havlu, üst tarafında parlayan su damlaları karın ve kol kaslarıyla, Mert'i ilk kez bu vaziyette görüyordu.

 Yazları kampta görmüşlüğü vardı ama o zamanlar daha vücudu bu halini almamıştı.

Mert'in sesindeki imayı anlamadı.

" Fermuarım sıkıştı yardım eder misin?" Derin kıpkırmızı olmuştu.

Mert, hiç acele etmeden Derin'in yanına geldi. Bu derin için görsel bir şölendi, gözlerini başka yöne çevirmeye çalışsa da Mertten alamıyordu.

" Bir bakalım."

Fermuar gerçekten kötü durumdaydı. Mert biraz uğraştı. Temiz kokusu ve yarı çıplak oluşu, Derin'in aşağılarında bir yerlerde zonklamaya ve ıslanmaya yol açıyordu.

" Derin bunu sivri uçlu bir bıçakla koparayım."

" Olmaz gelinliğe ne kadar para verdi Olcay teyze haberin var mı?"

* Var tabi, o kadar parayı onlara ödetir miyim çirkinim.*

" Derin, sonra terziye götürür yaptırırız. Bu halde sabaha kadar dikilecek misin?"

Derin, çaresizce boyun eğdi.

" Derin, kızarmış burası!"

Mert parmaklarını Derin'in teninde gezdirdi. Bu Derin için fazlaydı. Teşekkür edip yukarı çıktı.

Mert, ona dönüp sertleşen organını ve havluyu kaldırışını görmediği için dua etti ve rahatlamak için yapması gerekeni yapmadan uyuyamayacağı için tekrar banyoya girdi.

Sabah, tuvalet için uyanan Derin'in burnuna kokular gelince karnı guruldadı.

Banyoda işlerini bitirdi saate baktı öğlen olmuştu. Şort ve tişört giyip aşağı indi.

Mert, mutfakta arkası dönük bir şeyleri karıştırıyordu. 

" Günaydın."

" Günaydın. Dinlendin mi?"

ANNE BU DAMADIN ( her ailede yaşana bilir.) Romantik, komedi.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin