Yıldızımızı parlatmayı ve yorumlarınızı belirtmeyi unutmayın keyifli okumalar ballarr
Model-Mey
Lana Del Rey-Art Deco
10.BÖLÜM
Bazı zamanlar olurdu, yatakta kendi zihninizde yarattığınız kabuslarınızla yalnız kalırdınız.
O yalnız kaldığınız zamanda düşüncelerinize şeytanlar sıçrar, göğsünüze kederinizden ve yaşadıklarınızdan ağır hisler yüklerlerdi.
O hislerinizin altında ezilmek veya o hisleri aklınızdan çıkarmayarak yaptığınız her eylemi bir intikama dönüştürmek sadece sizin belirleyebileceğiniz seçimlerdi.
Bugün seçtiğim yol, Ilgın Eldem diye sayıklıyordu adeta.
Elbet ki göğsümdeki ağırlık yaptığım her şeyde benimle beraber olacaktı ama Ilgın eldem kuralları derdi ki;
'Başarı öyle bir ağırlıktır ki zihninizde uçuşan gereksiz düşünceleri savurduğu, tek yer bir daha asla düşünmeyeceğiniz belleğinizin kıyılarıdır.'
Ben o ağırlığı karakterimin bir parçası haline getirmiştim.
Kutay'ın koluna girdiğimde kadınların hukuki destek sürecini Tomris'e devretmek için onunla kısa süreli bir telefon konuşması yapacaktım.
İkimizde bulunduğumuz yerden çıkarken Kutay'ın telefonu çalmaya başladı.
Şaşkınlığım yüzüme yansırken Kutay bu şaşkınlığımı sezmişti ama ne düşündüğünü anlamam imkansızdı.
Mimiklerini kontrol etmede büyük bir ustaydı. Hatta bunun için 5 senelik bir eğitimden geçmişti.
Eğer size sadık bir adamınızın olduğu bilinirse yapılacak şeyler konuşturmaya çalışmak ve mimikleri takip etmek olurdu.
Kutay'ın her zaman söylediği sözlerden biri de bunu destekliyordu.
"Konuştuklarını kontrol etmek senin işin olsa da mimikler ilahidir ve bunu engellemek çok zordur eldem."
Telefonu açıp konuşmak için birkaç adım ileri gitmişti.
Arkamdan gelen Akın'ı görmezden gelmeye çalışsam da bana doğru geldiği için çabam yersiz olmuştu.
"Yaptığım şeyi izah etmeme bile izin vermeyerek ne elde etmeye çalışıyorsun kara meltem."
"Birincisi kara meltem demeyi bırak akın sınırlarını aşma. İkincisi de izah etmeni gerektirecek şeyler yaparsan o şansı sana sunmam için herhangi bir sebep kalmaz."
Kutay bize birkaç adımda ulaşırken aynı zamanda da telefonu hızlıca arka cebine yerleştirdi.
Kolunu bana uzattığında ikimizde Akın'ın yanından uzaklaştık.
Arabaya doğru yürürken aklımda olan tek şey güzel bir rakı masası kurup kafamı dağıtmaktı.
Kutay kapımı açtığında koltuğa yaslandım ve derin bir nefes eşliğinde gözlerimi yumdum. Kutay'da şoför koltuğuna oturduğunda neredeyse ağzını oynatmadan söylediği sözler karşısında kendimi bunu yapmak için neredeyse zorlamıştım.
"En azından şimdilik kendini bırakma ılgın."
Arabayla oradan biraz uzaklaşabildiğimde nedense hem rahatlamış hem de oldukça rahatsız hissetmeye başlamıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAATİN GÖSTERDİĞİ DOĞRU
ActionBen Ilgın; Hayatı babasının elleri arasına karışmış... O eller üzerinden kayıp gittiğinde ise tüm hayatı boyunca tek tabanca kalmış o kız çocuğu... Ben ılgın; Hikâyemize hoş geldin...