Uyuyunca geçecek derdi Dadım ama hiçbir zaman geçmedi , hissettiğim his uyunca benimle bütünleşti büyüdükçe bunu daha çok anladım.
Eskiden bir yeri terk edince oraya hiçbir zaman dönemezsiniz derlerdi. En çok gitmek istediğimiz yerlere ise gidemezdik bunu uzunca bir zaman anlamadım.
Yazı yazmayı öğretirlerdi bize çocukken ve onu okumayı ben okumayı geç söktüm belkide okumak istemedim düşüncelerim daha ağır basıyordu.Sonra büyüdüm okumayıda yazmayıda biliyordum ama kafamdaki cümleler asla susmadı daha fazla arttı. Geçmiş her an aklımdaydı sessizlik bana sıkıcı gelmemeye başladı sessizliği sevdim
onu sevdim,onu sevdiğim kadar kafamda ki sessizliğide sevdim.
Oysa elimdeki zincirler nereye gitsem benimle geliyorlardı.Babam bana on ikiden fazla dadı bulmak zorunda kaldı, beni büyütmek için benimle ilgilensinler diye annem onu terk ettikten sonra.
Annen seni de terk etmedi mi Feris?
Bu soruyu çok kez sordum kendime
etmişti beni de terk etti giderken yada kaçarken. On üçüncü dadım asla değişmedi çünkü onu sevdim diğerleri gibi beni yargılamadı
beni gerçekten sevdi hissettim.
Helya beni büyüten kişiydi çocukları ve eşi bir kazada ölmüştü
bizim eve geldiğinde ben beş yaşındaydım uzun siyah saçları beline kadar gelirdi mavi gözleri eşsizdi çarpıcı bir güzelliği vardı.Ona benzemek isterdim hep büyükçe saçlarım onun saçlarına benzedi bazen onu annem sanarlardı veli toplantılarında benim ki kaçmıştı bu kez gerçekten yüzüme vurulan gerçekle anladım bunu. Babam işini severdi ve başarıyı, beni kendine göre yetiştirmeye çalışsada halama çekmişim onun gibi kavgacı olmuştum babam öyle diyordu.
Oysa halam çok sakin biriydi!
Buna kendin inandın mı?"Doktorlar öldüğü söyledi ama ben inanmadım" "Feris uyan öldü o inan artık buna" gözlerimi açtım
odamdaki ayak sesleri yanıma yaklaştı "Feris hanım kalkın babanız kahvaltıya bekliyor" bu dediği ile Helya'ya baktım güldüm gözlerimi tekrar kapatıp kendimi yatağa bıraktım "Sen bana hanım demezdin Hel noldu?" gözlerimi açtığımda sessizce bana bakıyordu
gülümseyen yüzüm durgunlaştı
"Hel noldu?" Yutkundu gözlerini kaçırdı acele işi varmış gibi etrafta dolandı "ne olacak canım babanın arkadaşları gelecekmiş geç kalmanı istemedim" hızlı hızlı konuşurken bir yandan odadan çıkarken yüzüme baktı "geç kalma beyfendi merak eder" eminim eder Hel...Siyah taytımı giyip takımı olan siyah kolsuz üstünü giydim sabah yürüyüşü fena olmazdı hafta sonu yürüyüşlerini seviyordum erken saatlerde olduğu sürece. Merdivenlerden inerken misafirler gelmiş olmalıydı bahçeden gelen seslerle. Yanıma telefonumu ve kulaklıklarımı almıştım ön kapıdan çıkacaktım bahçe kapısından çıkarsam yakalanırdım ve bunu istemiyordum.
Kapıdaki korumalar beni görünce kapıyı açmadılar çoktan babam haber vermiş olmalıydı
"Efendim Demir bey kapıları açmamızı söyledi çıkamazsınız"
Demir bey bunu istemedi efendim
Demir bey izin vermedi efendim
Demir bey bunu istemedi
Demir bey hayır dedi Feris hanım
Demir bey bunu kabul etmedi hanımefendi.
O istemezse asla olmazdı bunu kabul etmeyi öğrendiğimde beş yaşındaki bir çocuk için çok aptalcaydı.Arkamı dönüp hızla eve girdiğimde bahçeye yürüdüm babamın mutlu çıkan sesiyle ses tellerini koparmak istedim. Geniş masadaki kişilerle oraya yürüdüm "Feris nerde diyordum bende hoşgeldin kızım" gülümseyen suratıyla bana bakan babamdan gözlerimi ayırmadım masadaki kişilere bakmadan gözlerinin içine baktım "günaydın" masadaki kişilere baktım ardından
biri babam yaşında olmak üzeri iki adam gördüm diğer ikisi gençti birde adamların yaşında olgun bir kadın vardı.Masaya oturduğumda umursamazca yemeğe başladım
masadaki sohbet devam ediyordu çoğunu duymuyordum bile
"Yeni ortaklık herkes için hayırlı olur umarım" kadının sesiyle ona baktım ardından babama başını salladı bana baktı "olacak" gözlerimi kıstım ağzımdakileri çiğnerken. Yeni ortaklık demek
"Ne ortaklığı?" Sorumla bana dönen gözleri es geçtim Babamın gözlerine baktım gülümsedi "yeni gemi üretimi için bir anlaşma" " hmm iyiymiş" ardından tabağıma baktım
ardından masadan kalktığımda
"Gitmem gerek afiyet olsun size" büyük mutfağa girerken içerden gelen seslerle durdum."Ortaklıkmış kıza diyemiyor tabi adamın oğluyla seni evlendiricem diye" kaç yıldır bu evin işleri ile ilgilenen Seniha Teyzenin sesiyle duvara yaslandım "Sus biri duyarsa ne olur biliyor musun?" Bana yalan söyledin Hel güven bu kez çok çabuk kırıldı içine düştüm o kırıkların belkide ilk kez canımı sen acıttın babamdan sonra.
Güven zor kazanılan ama çok kolay kaybedilen o duygu ben onu kaybetmeye bazı insanların gidişiyle alışmıştım,asla gitmem diyen kişilerle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senin Bana Son Nefesin
Mystery / ThrillerSana dayatılan hayattan kaçana kadar nefesini tut. Geçmişte yaşanılan hayatını hatırla ve asla üstünü karalama yak , karalamakla geçmez bazen tamamen yok etmek gerekir. 𝐕𝐞 𝐮𝐧𝐮𝐭𝐦𝐚 𝐛𝐚𝐳𝐞𝐧 𝐲𝐨𝐤 𝐞𝐭𝐦𝐞𝐤 𝐭𝐞𝐤𝐫𝐚𝐫 𝐢𝐧𝐬̧𝐚 𝐞𝐭𝐦𝐞�...