Altıncı bölüm | ACD'nin Ailesi.

128 17 7
                                    

Ahmet'le biraz daha konuştuktan sonra Sıla uyandı, Ahmet'te bir malikanenin önün de durmuştu, hepimiz beraber dışarı çıktığımız da Ahmet birisine arabanın anahtarını verdi, Sıla'nın yanına yaklaştım, "Sıla, burası neresi?" Sıla gülümseyerek, "annem ve babamın evi. " dedi. Ben de gülümsedim istemsizce. Annenle Babanın ismi ne peki? "Anne Dündar, Bana Dündar. " Sıla'nın koluna yavaşça vurdum, Ahmet'e vurduğum gibi vuramazdım. "Doğruyu söyle! " benden uzaklaşıp, "onu içerde görürsün abime yetiş!" koşarak Ahmet'in yanıan gittim, malikanenin önünde durduk. Hizmetçiler bize bakıyordu, Ahmet hiç aldırış etmiyorduk. Bende Ahmet gibi hiç aldırış etmeden geçtim. Ahmet bir bayanın önünde durdu. "Hala, annem nerede?" dedi Ahmet, ama kadın sadece bana bakıyordu. Ahmet cevap alamadı. "Yanında ki gelinimiz mi? Pekte güzelmiş!" dedi. "Hala! " diyerek konuyu bitirdi Ahmet. Sonrasında biraz daha ilerledik.
Babasının ismini, halasının, annesinin ve herkesin ismini salladım. İsimlerini bulamadım.
"Anneciğim." diyerek bir bayana sarıldı, Sıla da bir adama. Babaları ve Anneleri ydi galiba. Eğer benim babam ve annem de burada olsaydı, bana olan ailenik görevlerini yerlerine geçirselerdi burada Ahmet ve Sıla gibi olabilirdik. Gözlerimi ovuşturup etradıma bakındım. Ahmet ile Sıla'nın küçüklük fotoğrafı vardı. Bir de kitap ilgimi çekmişti, koşarak kitabın önüne gittim ve kitabı aldım. "Feride neye bakıyorsun? " dedi Sıla, Aldırış etmedim demeyeyim de. Duymadım. "Feride!" Kitabın bir sayfasını açtım, "Feride duyuyor musun?" Bilmem duyuyor muyum? "Hmm." Ahmet lafa atladı, "o kadar soğuk suyun altında duş alırsan duymazsın tabi!" Ne? Beni mi izliyordun sen? Kitap elindeyken Ahmet'e döndüm ve yanına yaklaştım, "Ahmet benim duş aldığımı nerden biliyorsun?!" Ahmet duraksadı, "konuşma burda bitsin." Biraz daha yakınlaştım, "bitmesin!" Ahmet'te yakınlaştı. "Bitecek dedim bitecek." Ahmet'i ittim. "Neden getirdin hem beni buraya? Ben en son uyuyordum! Kalırdım ben bir yerde!" Güldü, harbiden güldü! Harbiden! "Dövmemi ister misin Ahmet? Döveyim mi seni? Dedim. "Dövme be Feride." Dedi sakince. Ahemt'i itip Sıla'nın yanına yaklaştım. "Bakma bana öyle Ahmet!" Dedim, Ahmet gözlerini kaçırıp annesine döndü.  "Anneciğim, bu meraklı kız gördüğünüz gibi Feride. Her şeye burnunu sokan, bir şeyi öğrenmeden duramayan inatçının inatçısı. İnatçî ke-" "hoşt be Ahmet! Sen nesin? Lakapcı, katil, sapık, plotonik, daha sayayım mı?" Sayma Feride Sayma. "Anladım ben oğlum, anladım."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 27 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Sonsuz Aşk | Ahfer FicHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin