G.K.-1.BÖLÜM

33 5 2
                                    

Bundan 5 yıl önce tanışmıştım onunla. 18 yaşımda yetimhaneden yeni çıkmış, çok güzel bir üniversite kazanmış ve o üniversitenin kız-erkek karışık yurduna yerleşmiştim. Kız-erkek karışık dediysem de o kadar geniş olmayın canım. Kütüphane, bilgisayar odası, bahçe ve yemekhane gibi ortak alanlar karmaydı. Yatakhane'lerimiz ayrıydı yani.

Ne kadar güzel o duvarları rutubet olmuş, çeşmelerinden kireçli sular akan ve yemekleri yenilemeyecek kadar berbat olan yurttan çıktım özgürüm artık dedim, hooop yine giriş-çıkış saatleri olan bir yurda yerleştim ama bundan kesinlikle şikayetçi değilim. Bu yurdun iyi tarafıysa: Yemekleri benim o hiç bir zaman bilmediğim ama televizyonlardan duyduğum bildiğim kadarıyla anne yemekleri kadar lezzetli olmasa da benim şuana kadar yediğim en güzel yemeklerdi.Ayrıca temiz,kütüphanesinde yeteri kadar kitap ve bilgisayar bulunan bir yurttu. Odaları bizim yetimhane yurdunun aksine 2 kişilikti . Ama şansıma koca odada yine tek başımaydım. Alışmıştım artık yalnızlığa. Zaten insanlarla ilişkim pekte iyi sayılmazdı. Sanırım bu 18 yıllık hayatım boyunca yetim olduğum için beni ezikleyen gerizekalılardan kaynaklanıyordu.

Yemekhaneye inip bir köşede akşam yemeğimi yiğip odama çıktım. Karşımda ve yatağımın üzerinde oturan çocuğu görünce afalladım ve acaba yanlış mı geldim diyerekten çıkıp oda numarama baktım ."56" sayısını görünce tekrar odama girip çocuğa

"Sen kimsin ? ve benim odamda ne işin var? "diye 2 tane soru yönelttim .Sonlara doğru sesim sanırım yüksek çıkmıştı ki adını henüz bilmediğim ama okyanus kokusunu 3 metre öteden alabildiğim çocuk konuşmaya başladı.

Ellerini göğüs hizasında kaldırıp , teslim oluyorum dercesine bakıp"Sakin şampiyon " dedi.Beni baştan aşağı güzelce süzdükten sonra "Vaay oda arkadaşımın bir kız olacağını düşünmemiştim." dedi.Ben hala anlamamıştım .O da bunu anlamış olacak ki"Yurtta başka boş yer yokmuş o yüzden buradayım"dedi. "Ne yani ben şimdi bir erkekle mi kalacağım ?" diye düşündüğümde "Beğenmediniz sanırım hanımefendi.İsterseniz bir koşu cinsiyetimi değiştirip geleyim "dediğinde aslında düşündüm sandığım cümleyi sesli düşündüğümü fark ettim. "yok gerek yok canım" dediğimde biraz geçte olsa çocuğun şaka yaptığını idrak edebildim. Ve bu yakınlık nereden geliyor acaba ,canım manım bunun içinde boş bir zamanımda kendime tokat atacağımı aklıma not ettim.

Adını yine henüz öğrenemediğim çocuğa dönüp "Cam tarafı benim" dedim hala üzerinde oturduğu ve benim hemen sahiplendiğim yatağı işaret ederken."Tamam " dediğinde yurtta bu yüzden çıkardığım kavgalardan birini daha yaşamayacağım için mutluydum açıkçası.

Kalkıp kendi yatağına uzandı. Bende ufak valizimdeki devletin bize sunduğu imkanlarla alabildiğim bir kaç parça kıyafetimi ve eski yurdumdan yürüttüğüm birkaç kitabı dolabıma yerleştirdim.Yürüttüm dediysem hırsız falan değilim sadece karşılık .O eski cazgır müdireye yurt için verilen parayı kendi için kullanınca bende çok iyi olmasa da kendimce kitap çalarak onu zarara uğrattım. Biraz daha kendime gelim şuraya yerleşim , dava açacaktım ona. Ben ve benim gibi bir sürü çocuğa eziyet ediyorlardı.Buna daha fazla göz yumamazdım.

Dolabımdan 'YARAMAZ ÇOCUK' kitabımı alıp yatağıma uzanmıştım . Saat 12 ye geliyordu ve ben biraz acıkmıştım. Eski yurttan yürüttüğüm bir sürü bisküvi ve meyve sularım vardı gece gecede yemekhane kapalı olduğundan onlarla idare edebilirdim . Hala ve hala adını bilmediğim çocuğa bakıp "Senin adın ne?" diye sordum . Çocuk yerinden kalkıp yanıma oturdu ve elini tokalaşmak amacıyla kaldırdı ve" Yeni başlangıçlar güzeldir. Ben Aren " dedi. Gülümseyip "Bence de. Benim adım da DORA " deyip elini sıktım.

"Akşam yemeğini kaçırdım ve karnım açlıktan kolbastı oynuyor" dediğinde bir çocuğun bu kadar komik, sempatik ,kuğul ve yakışıklı olabildiğine şaşırdım ve benim ufak çaplı depomdan 2 meyve suyu ve 2 bisküvi getirip ona uzattım. "Allaaah saol güzellik " deyip yanağımdan bir makas aldı ve kendi yatağına geçti.

Bende Yaramaz çocuğuma geri döndüm .Gerçekten harika bir kitaptı. bir süre sonra uykuya daldım.

***

Bu gün yine hepimizi mal gibi dizmişlerdi 15 yaşımdaydım. Müdire olacak o cadaloz zengin bir aile gelip içimizden birini evlatlık alacağını söyledi .O yüzden sabahın köründe ayağa kaldırıp sıraya sokmuştu bizi. Bu kadından hiç haz etmiyordum. Onunda beni sevdiği söylenemezdi.. Bizlerden birini evlatlık alacak kadın geldiğinde.Bana "Merhaba tatlım senin adın ne ?"diye sordu."SANANE"diye bağırdığımda kadın afalladı böyle bir tepki beklemiyordu sanırım.Müdirenin sert bakışlarına bir süre maruz kaldım ama aldırmadım ve bağırmaya devam ettim. "Annesiz babasız olabiliriz ama biz mal değiliz hepimiz insanız bizlere bu muameleyi yapamazsınız siktirin gidin buradan " dediğimde kadın müdireye hiç bir şey söylemeden son model arabasına atladı gitti. Müdiremiz Müzeyyen cadalozu herkesi gönderdi ve beni boş bir odaya getirdi başıma gelecekleri az çok tahmin ediyordum . Biraz sonra elinde kemerle gelen bir adama bir şeyler fısıldayıp gitti. Sabaha kadar işkence görmüştüm ve beni kurtaracak kimse yoktu." İmdaat!! yardım edin!! vurma ne olur vurma" diye bağırıyordum ama ağlamıyordum sadece yardım istiyorum ama kimse beni duymuyordu duysa bile kıllarını kıpırdatmıyorlardı.

***

"Dora... Dora uyan güzelim geçti "uyandığımda her zaman ki kabuslarımdan birini gördüğümü ve bu okyanus kokulu çocuğun beni sakinleştirmeye çalıştığını görünce şaşırdım . İlk defa biri bana acıyarak değilde endişeli bakıyordu. Bir şey demesine fırsat vermeden yanımda diz çökmüş endişeli gözlerle bana bakan ve az önce beni kabusumdan kurtaran düşünceli, yakışıklı ve samimi gözüken Aren'e sarıldım .Hayatımda hiç kimseye böyle sarılmamıştım . Düşündüm de ben hiç kimseye sarılmamıştım ki ben doğuştan yalnızdım ...Yalnız doğmuştum ,yalnız ölecektim.



VEEE SON ...UMARIM BEĞENİRSİNİZ ... VOTE VE YORUMLARINIZI ESİRGEMEYİNİZ PİLİİİS :))

multimedyada DORA var.

GERİDE KALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin