•4•

43 8 47
                                    


"çocuklar sizin gelmenize gerek yok."

jimin ve diğerleri gergince birbirlerine bakıyorlardı. bay kim arkasını dönüp yürümeye başladığında yoongi usulca jimin'in kolundan tutup kulağına yaklaştı ve fısıldadı. namjoon ise kaşları hafif çatık bir şekilde pür dikkat onları izliyordu.

"nereden çıktı durduk yere. birkaç saat durup gideceğim dememiş miydi?"

jimin kulağının dibindeki yoongi'den biraz uzaklaşarak geri çekildi. gözleri bir yandan merdivenlere yönelen bay kim'deydi. aceleci bir tavırla cevaplayarak bay kim'in peşine takıldı.

"ben de bilmiyorum. üst kata çıkayım sonra da döneceğim dedi."

namjoon ve yoongi'de peşlerine takılarak arkalarından takip ettiler onları. jungkook'un gruba yazarsınız saklanırım demesini hatırlayan namjoon hemen eline telefonu alarak gruba girdi.


•••

namjoon:
jungkook
saklan

jungkook ve taehyung tarafından görüldü.

•••

taehyung'un gerginlikten kendini yediğini tahmin edebiliyordu. fakat şu anki konumda kimse grupta durup oyalanamazdı. tek korkuları jungkook'un sözünün arkasında durmama ihtimaliydi. telefonu elinde fark eden yoongi ne olduğunu anlamış olmalıydı. yine de gözleri cevap bekler gibi bakıyordu. namjoon sesini en düşük seviyede tutarak ağzını oynattı.

"haber verdim."

jimin onları kontrol etmek amaçlı arkasını döndü birkaç saniyeliğine. bir sıkıntı olmadığını anlaması için ikisi de kafasını olumlu anlamda sallamakla yetinmişti.

üst katta sadece üç oda vardı fakat çok büyük oldukları için kapıları da birbirine çok uzaktı. bu yüzden avantajlıydılar. ortamdaki gergin havayı dağıtmak için konuşan jimin olmuştu.

"bay kim aradığınız bir şey varsa bize söyleyin biz halledelim."

merdivenin başında durup kapılar arasında bakışlarını gezdiren bay kim'in bakışları jimin'e dönmüştü. yüz ifadesi tam olarak istediği cümleyi duymuş gibi neşelenmişti.

"aslında öyle. tae'nin piyanosu vardı. hangi odada olduğunu hatırlamaya çalışıyordum sadece. o sıpa uzun süredir çalmıyor. alt kata indirtmek istiyorum onu."

istediği şeyin jungkook'un olduğu odada olduğunu anında anlayan jimin gergin olduğunu belli etmemek için büyük çaba sarf ediyordu. namjoon'a da son anda dank etmişti. büyüyen gözlerinden gördüğü kadarıyla yoongi'de anlamıştı. ya jungkook'a güvenip odaya girmesine izin vereceklerdi ya da başka bahaneler üretip bay kim'i üst kattan uzaklaştıracaklardı. ikinci fikri denemekten zarar gelmeyeceğini düşünen yoongi oldu.

"bay kim."

önce ona seslenerek bakışlarını kendine odaklamak istemişti. hâlâ kapılar arasında düşünen bay kim bakışlarını yoongi'ye çevirmiş ne olduğunu sorgularcasına bakıyordu.

"şimdi siz bununla uğraşmayın. biz yarın hallettiririz. gidip dinlenmeniz gerek."

kulağına az da olsa cazip gelmişti bu teklif fakat kararından tam olarak dönmüş sayılmazdı. bakışlarını tekrar önüne çevirerek ileri doğru bir adım attı.

SEA • taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin