Sıradan bir gün değildi.Hatta hayatımdaki en acayip gündü EN ACAYİP.. Olanlara inanamıyordum. JUSTİN BİEBER ve sıradan ben.
Sanırım okulda olanlar benim hayatımdaki en büyük şoku geçirmeme neden olmuştu. Yine sabah oldu işte ve tekrar gözlerimi odamdaki posterlere diktim.Çalan telefonum bozuk olan sinirimi iyice bozdu yanımdaki komodine uzandım
KÜÇÜK SÜRTÜK yazısını görünce kıkırdadım ve telefonu açtım
"Nancy noldu?"
"Selena iyi olup olmadığını sormak istedim ama inan bana geceden beri uyumuyorum ve seni aklımdan atamamak canımı sıktı ayrıca bir haberim daha var"
Nancy'nin nefessiz konuşmasına gözlerimi devirdim."Haberin neyse söyle ve kapat telefonu" biraz sert olmuştu ama duvarlarımdaki o mükemmel insana bakarken beni aramıştı bu konuda çok huysuzum ve bu onu biliyor.
"Yine duvarını mı inceliyordun Selena ya da Justin hakkında bir şeyler mi okuyordun bu huysuzluk ne..ve birazdan söyleyeceğim şeyden sonra benden Özür dileyeceksin"
"Aklımı okumak için bir cihaz mı satın aldın Nans neyse Özür dilerim sert çıkıştım..haberi söylicek misin?"
"Bak Justin okuldan sonra benden senin numaranı istedi..bende verdim"
Emma'nın söylediklerini duyunca telefonu dizime indirdim "tanrım teşekkürler" kısık sesle mırıldandım çünkü bunu tanrı istemişti ilk başlarda..ne diyorum ben telefondan gelen bağırma sesini duyunca kulağıma geri götürdüm.Emma bağrınıyordu "Jack sanırım bayıldı anahtarları al Selena'ya gidiyoruz"
duyduğum sesler karşısına kahkaha attım ve telefonu kapattım.Odamda saçma sapan hareketler yaparken kapı çaldı Nancy ve Jack'in geldiğini düşünerek üstüme düzgün bir şey giymedim ama kapıyı açınca gelenin Justin olduğunu gördüm ve kapıyı kapatıp koşarak yukarı çıktım hemen üstüme beyaz kısa kollumu giyip pijamamı yatağıma fırlattım yatağında üstünü düzeltince aşağıya koştum umarım hâlâ kapıdadır.Kapıyı açınca Justin tekrar ayağa kalktı
"Meraba umarım rahatsız etmemişimdir" dedi ben onun kusursuzluğunu incelerken
"S-saçmalama sadece..sadece sen benim evime geldin b-buna şaşırdım. İçeri gel" o içeri geçerken bende mutfağa girdim.Hâlâ olayın şokundayım.Bunların rüya olmaması için Tanrıya dua ediyordum.Justin mutfak kapısından girince elimdeki bardak titremelerim yüzünden yere düştü kendimi dolaplara yasladım ve derin nefes aldım
"Hâlâ sakin değilsin dimi Selena?"
"Bu..bu imkansız yani sen yanımdayken" saçma bir cümle kurduğum için yüzümü ekşittim
"Yani yanlış anlama.Sen Justin Bieb-"
"HAYIR! ben sadece Justin'im..Lütfen soyadımla söyleme" onun tepkisine şaşırmıştım
"O-onu demek istemedim.Yani ben sadece benim için çok önemli biri olduğunu söylemek istiyordum.Sen gerçekten öylesin..-kısık sesle- herkesden değerli
"İçeri gel Selena" onun peşinden gittim ama ben oturunca o ayakta durdu
"Odan nerde?"
Justin'in sorusuna kıkırdadım.Ve ona odamı tarif ettim
...
Hâlâ odamın inanılmaz olduğunu söylüyordu ve bende kıkırdayıp duruyordum.
"Bir insanın beni bu derece sevmesi gerçekten inanılmaz."
"Sevmek az kalıyor"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DIFFERENT
OverigSEN O SÜRTÜĞE SARILIRKEN BEN REHABİLİTASYONUN HASTANE KOKULU YASTIKLARINA SARILIYORDUM..AMA NE BİLİYOR MUSUN?! LANET OLASI HİÇBİR ŞEY SENİN KOKUN KADAR İYİ GELMİYORDU BANA..ŞİMDİ SEN BURDASIN AMA BEN YOKUM JUSTİN -Jelena♡