ADEN KUMSAL

BÖLÜM 4

HELLÜÜ ARKADAŞLAR

Arkadaşlar lütfen hayalet okuyucu olmayalım en fazla 2 saniyenizi alır oy vermek

İyi okumalarrrrr :)

Bu sabah bir ilk yapıp erken kalkmıştım yanımda yatan Canerin üstünü yavaşça örtüp Tarçınla beraber odadan çıktım.

Abimin odasını yavaşça açıp içeriye girdim masadaki kahve bardaklarından çok geç yattığını anlamıştım onunda üstünü örtüp odadan çıktım.

Tarçınla beraber mutfağa girecekken saatin daha 6 olduğunu gördüm bende abimin garajındaki kum torbasıyla  aksattığım idmanımı yaptım.
İdmanım bitince  kısa bir duş alıp çıktım altıma siyah bol bir şort ve beyaz tişörtümü giyip mutfağa girdim ki saatin 7.15 olduğunu fark ettim.

Dolaptaki kahvaltılıkları hazırlayıp sofrayı kurdum sırada ise Cankuşumun kahvaltıda en sevdiği krep vardı.Krepleride bitirip tabaklara koyunca abimleri kaldırmaya gidicektim ki abim her sabah zift kahvesini içmese kendine gelemezdi.Mutfağa yönelmiştim ki  abim gömleğinin kolların iliklerken.

"Benim hamaratlı fıstığım sen o kokarcayı kaldır bende kendi kahvemi yapayım olur mu ."derken bir yandanda birbirimize sarılıyorduk.Bende

"Tamam abişimmm"diyip merdivenleri ikişer ikişer çıkmaya başladım.Kapıyı açttığımda Caner yerde yatıyordu.Nasıl kaldırsam diye düşünürken aklıma naif videosu gelmişti.Kamerayı kurup bağırmaya başladım.

Nazif kalk Nazif kalk Nazif kalk ÖSSyi kaçırdın kalk.Caner önce bana sonra kamerayı sorgular gibi bakıp

Kaçırdım  mı diyince ileri sardığım takvimimi gösterip evet bak geç kaldın dedim duygulu bir şekilde.

Caner ise kendine gelin "hassiktir bu sefer kalpten gidicektim Adencik" diyince

yüzümde vatan gülüşü vardı.Canerde odada fazla durmayıp kendi üstünü değiştirmeye gidince bende kahvaltıya indimki Tarçnın kabıın görünce onunda mamasını ve suyunu vermiştimki abimlerde masaya oturmuşlardı.

Abim bana dönüp "Adenim maalesef gitmek zorundayız ama istersen seni gizlice İtalya ya gönderip en azından belki onlardan seni kurtarabiliriz.Ne dersin?"diyince yüzümde istemsiz bir gülüş oluştu ama acı bir gülüştü o kesin çünkü yıllarca boşuna acı çektmiştik ve abim zora düşeceğini bile bile şansını deniyordu ama bu sefer onu böyle bir şeye çekmeyecektim.

"Emin ol ki gerek yok abişim uğraşmaya değmez zaten doğum günüme şuracıkta kaç ay kaldıki 18 olduktan sonra oradan ayrılırım."abim diyecektir şey bulamadığından susuyordu çünkü oda biliyordu. Elinden birşey gelmediğini.

Caner ise dünden bu yana çok suskunlaşmıştı yine ben ise onun bu susmasından nefret ediyordum aklıma o günümüz geldikçe hala ürperiyordum.

FLASHBACK

Aden Kumsal 6 yaşında

Babam olucak o alçak adam yüzünden şuan bu durumdaydım ellerim ve ayaklarım bağlı bir şekilde yerde otuyordum karşımda ise Canerim onunda benden bir farkı yoktu ama tek fark onun ağzıda bantlıydı .

Deponun kapısını sertçe açıp içeri elinde beni her zaman dövdüğü sopası ve kemeri vardı.

Canerin yanına gidip kulağına birşeyler söyleyip geri çekilince Caner avazı çıktığı kadar bağırıp ağlamaya başlamıştı.

Ben ne kadar Cankuşum ağlama çıkıcaz desemde durmuyordu.Cihan şerefsizi önce elindeki sopayla kendimi sıkabildiğim kadar sıktım ki Canerimin de içi rahatlasındı ama olmadı becerememiştim.