Chapter 4

536 44 5
                                    

Sesi tanımam o kadar uzun zamanımı almamıştı. O sesi nerede duysam tanırdım.Nash'e sinirle baktım.Bir şey söylemek ister gibi ağzını açtı ama arkadan beliren Shawn konuşmasına izin vermedi.

''Sasha?''dedi gülümseyerek.Gözlerimi kaçırdım.Çünkü eğer ela gözlerine bakacak olursam yumuşamaktan korkuyordum.

''Shawn.''diye karşılık verdim.Hala Nash'e bakıyordum.Shawn'ın buna bozulduğunu ve yüzünün ifadesiz kaldığını fark etmiştim.

''İçeri girmez misin?''diye sordu Nash?Kapının kolunu kavradı.

''Sanmıyorum.''diye karşılık verdim.Şuan fazlasıyla gerilmiştim.Eğer açık havada olmazsak kusar,ya da bayılabilirdim.Bunun olmasını da hiç birimiz istemeyiz değil mi?

''Tamam o zaman.Bahçeye geçer misin?Ben de birazdan geleceğim.''

Kafamı tamam anlamında sallayıp,bahçedeki koltuklara yöneldim.İçlerinden tekli olana oturup minderlerin ne kadar yumuşak olduğunu düşündüm.Ben bu saçma detaylarla uğraşırken karşımdaki ikili koltuğa oturan Nash dünyaya dönmemi sağladı.

''Bana kızgın mısın?''diye sordu.Ellerini birleştirip masaya doğru eğildi.Bu da sorumuydu şimdi?Beni kandırmıştı yani.Tabi ki kızmıştım.

''Bir de soruyor musun?''dedim.Kollarımı göğsümde kavuşturdum.

''Bak,özür dilerim ama onu dinlemen-''

''Neyini dinlememi istiyorsun?Beni nasıl aldattığını mı?''

''Hayır ben-''

O sırada Shawn bahçe kapısından yanımıza geldi.Nash'in yanına oturdu.Elindeki kupayı masaya bıraktı.

''Sana anlatmak istediğim şeyler var.''dedi gözlerime bakmaya çalışarak.Ama onu gördüğümden beri yaptığım gibi ona bakmıyordum.

''Ne yazık ki,benim dinleyecek bir şeyim yok.''dedim.

''Dinlemiyorsun.''

''Dediğim gibi dinleyecek bir şeyim yok.''

''Ama benim anlatacak şeylerim var.Tanrım!İnat etmeyi keser misin Sasha?Bir kere de neden susup dinlemiyorsun?''dedi.Ayağını hafifçe yere vurdu.Hiç bir şey söylemedim.Söyleyecek bir şey yoktu.

''Yapmamam gereken bir hata yaptım.Bu hata içinde şu bir yılın her günü kendimden nefret ettim.Toparlanamadım.Her şeyi bırakıp gittiğin günden beri her gün kendimi suçladım.Sana bunu yaptığım için özür dilerim.Seni seviyorum.Hep sevdim.''Sinirlenmiştim.Ayağa kalktım.

''Bir de kendini mi savunuyorsun Shawn?Yaptığın şeyden sonra bir de karşıma geçmiş özür diliyorsun.Tek toparlanamayan sen misin sanıyorsun?Kendinden bir yıl boyunca nefret eden bir tek sen misin?Bütün yıl boyunca iyi bir kız arkadaş olamadığımı düşünerek geçirdim.O yaptığın şey,kendime özgüvenimi parçaladı.Dünya üzerindeki en çok sevdiğim kişi,en çok güvendiğim kişi bunu yapınca,her şey mahvoldu.Ve artık ne var biliyor musun?Artık seni sevmiyorum.''Bunları öyle bir hızla söylemiştim ki kendime inanamıyordum.Gözümden yaşlar istemsizce süzülmüştü.

''Bunları yaşadığın için çok özür dilerim.''dedi bana yaklaşıp.''Lütfen geri dön.''dedi neredeyse yalvarır bir ses tonuyla.

Ona geri dönmeyecektim.Bunu yapamazdım.Her gün erkek arkadaşım acaba beni aldatıyor mu?diye düşünmek istemiyordum.Bunları tekrar yaşayamazdım.Bunu hak etmiyordum.Bir şansı daha hak etmiyordu.Ben de ona bu şansı veremezdim.Vermeyecektim de.

''Benden nefret etmeni istemiyorum.''dedi yine aynı ses tonuyla.

''İstemesem de edemeyeceğimi anlamıyor musun?''dedim hızlıca arkama dönüp.''Senden nefret edemem.Ama sana bir şans daha veremem.Her saniye beni aldatıp aldatmadığını merak etmek istemiyorum.''Gözlerinden bir yaş süzüldü.''Dediğim gibi senden nefret etmiyorum,ama güvenmiyorum da.''

''Anlıyorum.''dedi ve arkasına dönüp eve geri girdi.Anlıyorum mu?Bir tek anlıyorum mu?Bu muydu yani?Yerime geri oturdum.Nash bakışlarını bana dikmişti.

''Bana öyle bakma.Hatalı olan ben değilim.''dedim kapıyı göstererek.

''Biliyorum...''dedi elini saçlarına daldırarak.

''Gitmeliyim.''dedim.Bu günler neden hep böyle iğrençti.Kafasını salladı.Şuan sinirli değilim.Gitmek üzereyken Shawn evden çıktı.

''Ben de gidiyorum.''dedi montunu giyerek.''Sasha bir şey sorabilir miyim?''

''Evet?''dedim çantamın içinden telefonumu çıkarırken.

''Arkadaş kalabilir miyiz?''

Arkadaş mı?

''Vicdanını rahatlatmak için mi?''diye sordum,kaşlarımı kaldırarak.

''Hayır...Seni kaybetmemek için.Ne olduğumuz umrumda değil.Yanımda olmanı istiyorum.''

Arkadaş olmaktan kimseye zarar gelmezdi değil mi?Onunla arkadaş olursam,biriyle beraber olmasının,beni rahatsız etmesi saçma olurdu.Belki arkadaş olursak bu konu kapanırdı ve ikimiz de hayatlarımızı yaşayabilirdik.Başka birileriyle.Birbirimizi rahatsız etmeden.

''Arkadaş kalabiliriz.''dedim çantamdan kafamı kaldırarak.

''Harika.''dedi gülümseyerek.Zoraki bir gülümsemeyle gülümsemesine karşılık verdim.''Yakın zamanda görüşürüz o zaman?''

''Tamam.''dedim.Tekrar gülümseyip,evime doğru yürümeye başladım.

Bunu sadece rahatlamak için yapıyordum.Onun yanımda olmasını istediğimden değil.Sadece şu konu kapansın ve eskisi gibi olabileyim diye.

Belki de ona,onsuz da mutlu olabileceğimi göstermek istiyordum.

Sanırım evet,

Tek istediğim buydu.

Hold Your Peace||s.mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin