"Yağmur"

27 4 16
                                    


"Her yağmurda şemsiye ılmaz, bazen ıslanmak gerekir..."

Çıkma vaktimin geldiğini anladım sıramın üzerindeki bir kaç kalem ve çizim defterimi çantama koydum.

Kursun bahçesine indiğimde kablolu kulaklığımın bir tekini kulağıma takıp rastgele bir şarkı açtım şarkı da şöyle diyordu Koray Avcı" yine aylardan kasım, sanki sende kaldı bir yarım".

Hava bulutlaşmıştı, yağmurlu olacağı söyleniyordu hava durumunda ama yanıma şemsiye mi almamıştım .
Kasım ayında olduğumuz için artık havalar çoğunlukla yağmurlu veya bulutlu oluyordu.

Kasım ayını severdim ve yağmuruda severdim tıpkı ismimi sevdiğim gibi evet adım Yağmur, Yağmur İdil Karam ama genellikle Yağmur adını kullanırdım 19 yaşındaydım kumral saçlarım omuz hizamdaydı, burnumun üzerinde belli olmayan çillerim vardı, her kızın istediği renkli gözlere sahiptim ama kendi göz rengimi seçme şansım olsaydı siyah olmasını isterdim. Boyum çok uzun değildi en fazla 1.70 boylarındaydım 50-55 kilo arasındaydım beyaz bir tene sahiptim kırmızı ve dolgun dudaklarım vardı gözlerim hafif çekikti, bebeksi bir burna sahiptim ve kemikli bir yüzüm vardı hiç bir zaman kendini beğenen bir kız olmamıştım çünkü asıl güzelliğin kalpte olduğunu bana küçük yaşta aneannem öğretmişti.

4 yıl önce aramızdan ayrılmıştı, onu çok seviyordum ve şimdide çok özlemiştim dedem ise daha ben annemin karnındayken vefat etmişti . Annem bazen maziden konu açıp büyük bir özlemle dedemden bahsederdi ve ben dedemi görmeden sevmiştim keşke şuan ikiside yaşıyor olsaydı.

Okula bir yıl ara verip çizim kursuna başlamıştım. Sonbahar, sararmış yapraklar , sıcak kahve ve babaannenizin ördüğü sıcacık kazaklar huzur verici bir özelliği vardı bu ayın, nedenini bilmiyorum ama bu yıl kasım ayını çok sevmiştim sanki hayatımın dönüm noktası gibiydi.

Eve gidecektim ahh tabiki otobüsle gidiyordum ehliyetim olmasına rağmen babam henüz araba kullanmama izin vermiyordu. Otobüsün katlanılmaz bir yeri vardı , durağa ulaştığımda otobüsün gelmesine daha 15 dakika olduğunu fark ettim benden hariç 2 yaşlı çift ve bir tanede hamile olan kadın vardı sanırım hamileydi eğer o büyük karnı kilodan değilse neyse insanları bu kadar incelememem gerektiğini kendime milyon kez söylemiştim.

Yağmur çiselemeye başlamıştı neyseki üzerimde kapüşonlu vardı saçlarımı ensemin kökünde dağınık bir topuz yapıp kapüşonlumun başlığını kafama geçirdim. Yağmuru severdim bana yaşadığımı hisettiren bir kaç şeyden biriydi, yağmuru hisettmek, toprağa düşen su damlasından sonra ortaya çıkan o misk kokusu beni mayıştıyordu.

Otobüsün geciktiğini durakta ki yaşlı çiftte anlamış olacak ki hemen taksi çevirip binmişlerdi, hamile olan kadın ise telefonla konuştuktan biraz sonra bir araba onu almaya gelmişti . Ben mi? ben hala yağmurun altında bekliyordum yağmur hızını arttırmıştı.

Neyi bekliyordum birinin gelip arabayla beni almasını mı hayır evle bulunduğum yerin arası 1 saatlik mesafeydi. Bu yüzden 20 dakikalık mesafe olan abimin evine gidicektim yağmur hafifleyincede tekrar eve dönerdim tabi yengem evdeyse . Evet abimle yengemin eviydi henüz yeni evlilerdi balayından daha geçen hafta gelmişlerdi Kuzey ışıklarına gitmişlerdi yengem anlat anlat bitirememişti bir gün bende gidicektim.

Kapıya geldiğimde zile bastım ve kapı açılınca içeriye girdim sitede yaşıyorlardı sessiz sakindi. Kapıya geldiğimde yengem "kim o" diye bağırdı "benim yenge" dediğimde hemen kapıyı açtı.
"Kurstan mı geliyorsun" diye sordu. "Evet durakta otobüs bekliyordum ama yağmur hızla yağmaya başladı, zaten otobüsde gelmedi".

Ayakkabılarımı çıkarıp içeriye geçtim. "Geldiğine iyi yapmışsın canım
Aç mısın yemek hazırlıyım mı" kursta atıştırmalık tarzı şeyler yemiştim aç değildim "sağol yenge aç değilim ama bir kahveni içerim zahmet olmazsa" dedim kahve bağımlısı biriydim. "Ne zahmeti yaparım şimdi" dedi ve mutfağa yöneldi, bazen evde bunalınca kaçar buraya gelirdim, tabiki her kız baba evinde bazen bunalırdı, bazıları arkadaşlarının evine giderdi ama pek arkadaşım olmadığı için evlerine de gitmezdim, burası benim ikinci evim gibiydi.

Kasım YağmuruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin